|
Kimin yaptığı ne fark eder ki?

Suriye"de yaşanan iç savaştan öyle görüntüler yansıyor ki, testere ile kesilen başlar mı dersiniz, kalbi bıçakla yerinden söküp dişlerinin arasında çiğnerken pis pis sırıtan vahşi insanlar mı dersiniz...

Gözleri bağlı yan yana sıralanmış onlarca gencecik insanın bir yandan enselerine birer kurşun sıkılırken, diğer yandan tekbir sesi getiren vahşiler mi dersiniz?

Söyler misiniz Allah aşkına...

Böyle bir vahşeti kimin yaptığının zerre kadar kıymeti var mı?

Esed"in askerlerinin ya da Özgür Suriye Ordusu mensuplarının yapmış olması neyi fark ettirir ki?

Böyle bir vahşeti hangi gerekçe masum gösterebilir?

Gözümüzün önünde 100 Bin insan hunharca katledildi Suriye"de...

Milyonlarcası evsiz barksız, yersiz yurtsuz kaldı.

Olan yine kadınlara ve çocuklara oldu.

Bosna mezalimi sırasında Sırp gavuru derdik, Müslümanlara her türlü zulmü reva görenlere...

Suriye"de Müslümanın Müslümana yaptığının yanında Sırp"a, Hitler"e birşey diyemez hale geliyor insan....

Tüm insanlığın gözünün önünde, Hitler"e rahmet okutan vahşet yaşanıyor şu an Suriye"de...

İmkanınız olsa, Hitler"in yaptığı zulmü daha da büyümeden önlemek istemez miydiniz?

Hollywood tarafından film olarak perdeye aktarılmasa, dünyanın büyük bölümü Hitler"in işlediği vahşetten belki de bu ölçüde haberdar olmayacaktı. Gözümüzün önünde Suriye"den aktarılan vahşet görüntüleri ise, "insanlık böyle bir zulme şimdi dur demeyecekse, başka ne zaman diyecek?" sorusunu sorduruyor yüreklere...

Dün yeterli imkanları olmadığı için Hitler"in zulmünü gecikmeksizin önleyemeyenler, bugün imkanları olduğu halde Esed zulmünü bertaraf etmemiş olmanın utancından gelecekte kurtulamazlar.

Hitler"in katlettikleri daha değerli, Esed"in katlettikleri daha değersiz mi ki, insanlık bu kadar sessizce bu vahşeti seyrediyor.

İnsan, insandır…

Hiçbir milletin diğerine doğuştan kaynaklanan üstünlüğü yoktur.

Başbakan Erdoğan haklı...

Bugün Suriye"de yaşananlara sessiz kalanlar, yarın evlatlarının ve torunlarının yüzüne bakamayabilirler..

Libya"da İtalyan işgaline karşı verilen kurtuluş mücadelesi sırasında ele geçirilen İtalyan askerlere kötü muamalede bulunmak isteyen mücahitleri liderleri Ömer Muhtar uyarır. Aldığı cevap, "ama onlar bizden ele geçirdiklerine çok kötü muamele ediyorlar" olur. Bunun üzerine Ömer Muhtar, "onlar sizin hocanız mı ki?" şeklinde karşılık verir. İtalyan esirlere iyi muamele edilmesini ve yediklerinden yedirmelerini ister.

Muhterem Fethullah Gülen, "Başkasının size yaptığı kötülük, sizin başkasına yaptığınız kötülüğü mazur kılmaz" der.

Bu nedenle, Suriye"deki vahşeti Esed yanlılarının ya da Özgür Suriye Ordusu mensuplarının yapmış olması neticeyi değiştirmez...

Dünyanın gözünün önünde bir katliam yaşanıyor Suriye"de…

Tüm insanlık çok gecikmeksizin bu konuda bir adım atmalıdır.

Tüm insanlığa sesleniyorum; Durdurun şu vahşeti...

Giderek Gayretullaha dokunmaya başlayan bu vahşet korkarım ki, tüm insanlığı ateşe atacak bir tetiklemeye neden olacak. Seyircisi olduğumuz vahşetin ruhlarımızda oluşturduğu günahın kefareti olarak, belki de bambaşka musibet kapıları aralanacak. Zulme karşı sessizlik, buna ortak olmaktır.

İç savaş; savaşların en kötüsü, en acımasızı, en vahşi olanıdır.

Haliç Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Onay"ın verdiği bilgilere göre, Soğuk Savaş sonrası (1989-2009 yılları arasındaki) 20 yıllık dönemde gerçekleşen toplam 128 silahlı çatışmanın sadece 8 tanesi devletler arasında meydana gelmiş. Diğerlerinin büyük bölümü iç savaş şeklinde cereyan etmiş…

Aslında çok tehlikeli bir veri bu…

"Nükleer Kabus" korkusu nedeniyle birbiriyle savaşmaya cesaret edemeyen küresel güçler, çıkar ve nüfuz alanları üzerindeki ülkeler üzerinde bilek güreşi yaparak güçlerini hissettirmek ve biz de varız diye mesaj vermek istiyorlar… Suriye"deki savaş da böyle bir oyunun tamamen dışında değil.

Türkiye çok kritik bir coğrafya üzerinde...

Benzer hesaplar ülkemiz için de sözkonusu olduğunda, yarın Türkiye"nin de içini karıştırmak istemeyeceklerini kim garanti edebilir. Hele ki bu coğrafyada…

Mesele sadece Suriye"deki yangının yayılmasını önlemek değil, yangını tam da merkezinde, yani Suriye"de söndürmek olmalıdır. Neticede Suriye"de yananlar da insandır.

Ne kadar da çok alıştık vahşet görüntülerine, ne kadar da duyarsızlaştık.

Vahşet daha hangi boyuta ulaşırsa, "tamam, yetiversin artık" der ki bir insan... Suriye"deki savaşın kazanından değil, kaybedeninden söz edebiliriz ancak... O da tüm Suriye halkı ve insanlıktır. Bugün Suriye, insanlığın öldüğü yerdir.

11 yıl önce
Kimin yaptığı ne fark eder ki?
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi