|
Bir dizi, bir "tekzib" üzerine (2)
Şimdi de, "Tan" matbaasında basılan ve "imtiyaz sahibliği"ni M. Kemal Öke'nin yaptığı "Türk Mason Dergisi"nin ilk sayısında yer alan "Bu mecmua niçin çıkıyor?" başlıklı yazıya bir nazar atf edelim:

"Bu mecmua, Türk Masonları tarafından, Masonluk fikrini yaymak maksadıyla çıkartılıyor. Masonluk fikirleri, Masonlar kadar münevver vatandaşlar için de yabancı fikirler değildir."

"Masonluğun gayesi, insan cemiyetlerinde din, politika, ekonomi ve aile gibi çeşitli sebeplerin meydana getirdiği ihtilatları ve ihtilatların doğurduğu farkları ortadan kaldırmaktan ibarettir. Masonluk, başı ve sonu ızdırap olan bu farklar kaldırıldığı gün, insanlığın manevî birliği kurulacağı kanaatindedir." (1/1, Ocak 1951)

Mason Dernekleri, bu ilkeleri topluma hakim kılmak için, 60 İhtilali'ne, yani Üçüncü Cumhurbaşkanı'nın "devrilmesine" kadar çalışmalar sürmüş, bu dönem içinde, hükümette yer alan "Mason bakan"ların listesini de, merhum Celal Bayar imzalamıştır.

Nitekim, Masonluğu ile iştihar etmiş, çeşitli "mahfil"lerde yer almış siyasiler, bakanlık koltuklarını işgal etmişlerdi:

Z. Hilmi Velibeşe (Ekonomi ve Ticaret), H. Özyörük (Adalet), R. Şevket İnce (Savunma, not: Emin Çölaşan'ın ana tarafından dedesi), R. Nasuh oğlu (İçişleri), H. Ayan (Maliye), N. Reşat Belger (Sağlık), H. Hüsmen (Gümrük ve İnhisar), N. Eğriboz (Tarım), H. Köymen (Çalışma), M. Mete (Ticaret) ve M. Turhan (Çalışma) bakanlıklarında bulunmuş yüksek dereceli Masonlardı.

Ayrıca, on yıllık DP döneminde, değişik bakanlıklarda, bakanlık yapmış 19 mebus vardır. Bunların "kararname"leri de "merhum" Bayar tarafından imzalanmıştı.

Bu arada, Mason Dernekleri'nin başı, M. Kemal Öke'nin vefatı üzerine, "Cumhuriyet"te çıkan bir haberde (3 Şubat 1955), cenazeye kimlerin "çelenk" gönderdikleri ifade edilip, "tören" hakkında şu bilgi verilmektedir:

"...Cenazeye gönderilen yüzlerce çelenk arasında Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Millî Savunma Bakanı E. Menderes, İstanbul vali ve belediye başkanı vekili F. Kerim Gökay, Ankara belediye reisi, DP il idare heyetinin ve bazı şehir ve konsoloslarının çelenkleri bulunmaktaydı. Cenazede bir askerî bando matem havası çalıyor, kara ve deniz birlikleri ile polis ve jandarma kıtaları da cenazeyi takip ediyordu." (M. Kemal Öke'nin aziz hatırasına, Becid Basımevi, 1955, sh: 9)

Görülüyor ki, bu "üstad mason"un cenazesi Teşvikiye Camii'nde, ikindi namazından sonra, cenaze namazı kılınmış, Edirnekapı Şehitliği'ne defn edilmiştir.

Ardından da onun yerine, "eski" DP mebusu, Fuad Hulusî Demirelli geçmiştir.

Daha sonra, başbakanlık müsteşarı Ahmet Salih Korur, aynı makama getirilip, 31/01/1959'da, Mason Dernekleri genel kurulunda yaptığı konuşmada;

"Türkiye Masonluğuna faydalı olabiliriz ümidiyle iki yıllık bir devre için bizleri vazifeli kılmış ve mütevâzî şahsıma da Büyük Üstadlık görev ve yetkisini tevcih etmiştiniz."

Hele, A. Salih Korur'un konuşmasındaki dua faslı, bugün için de ilginç bir sonuç doğurur:

"Ulu Tanrım, inancımızı zaafa uğratacak hallerden bütün kardeşlerimizi korusun!.. Amin!.." (Büyük Üstad'ın nutku, TMD, 9.34/ 1854 /1955, Nisan 1959)

Şimdi, sormak gerekir:

"Merhum" Celal Bayar, masonluk cereyanının üyesi olsun, veya olmasın, Masonluğa hizmet etmiş değil midir?

Nitekim, bizim son asır siyasî tarihimizde, pek çok devlet adamı mason olmuş, hatta bir kaç "şeyhülislâm" da bu "örgüt/dernek" içinde yer almıştır.

Biz, "Siyasi Kavgalar" dizisini, özenle takip ettiğine göre, muhterem Nilüfer Hanımefendi'den şunu bekliyoruz:

Babaları, Üçüncü Cumhurbaşkanı hakkında yalan-yanlış bir çok bilgiler, siyasî rakibleri tarafından ortaya atılmış, tarih önünde "müttehem" konumunda da bırakılmıştır; 60'dan sonra...

Sanıyorum, 8 cild olarak yazıp, 1968'de bastırılan "Ben de Yazdım" adlı hatıratının 1920'lerde kalan kısmının, daha sonraki safhalarını derler ve yayınlar da, 60 yıllık "karanlık" dönem açığa çıkar!
#Türk Masonları
#Celal Bayar
#Tekzib
23 yıl önce
Bir dizi, bir "tekzib" üzerine (2)
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset