
AK Parti MYK toplantısı devam ederken açıklama yapan parti sözcüsü Çelik, Kılıçdaroğlu'nun Kaşıkçı cinayetine ilişkin sözlerine cevap verdi. Çelik, yaptığı açıklamada "Utanmadan Sayın Erdoğan cinayetten haberdardı diyor. Dünyada herkes tam tersini söylerken, Türkiye'nin tavrını takdir ederken dünyada sadece Kılıçdaroğlu kara propaganda yapıyor. Kaşıkçı cinayetini örtbas etmeye çalışıyor. " ifadelerini kullandı.
AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MYK toplantısı devam ederken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Çelik'e, Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının açıklamaları hatırlatılarak, Türkiye'nin beklentilerinin karşılanması için bundan sonra atılacak adımların ne olacağı soruldu.
Çelik, şöyle devam etti:
- "İkinci olarak, Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı tarafından söylenen, Türkiye'deki yerli iş birlikçi kimdir? Üçüncüsü, bütün uluslararası kamuoyunun dikkat ettiği şey şu; bu talimatı kim vermiştir? Bu yüksek düzeyden bir talimat verilmeden gerçekleştirilecek bir eylem değildir. Eylemin organizasyonu, önceden planlanmış olması ki önceden planlandığını Suudi Başsavcısı da söylüyor. Bu kadar hunharca bir şekilde, girer girmez öldürülmüş ve daha sonra parçalara ayrılmış. Bu kadar vahşi, bu kadar alçakça bir eylem ne kadar zamanda organize edildi ve bunlar kimler, bu talimatı verenler kimler? Bunu net bir şekilde görmek durumundayız. Baştan beri söylüyoruz, kimseyi peşinen suçlamıyoruz ama hiçbir şeyin örtülmesine de müsaade etmeyeceğiz."
"Yargılamanın İstanbul'da yapılması gerekir"
"Türkiye burada en güçlü sınavı vermektedir"
Fransız Dışişleri Bakanının, "Bu soruşturma, Sayın Erdoğan'ın baskısı, dirayeti ve uluslararası baskıyla yürüyor." yönündeki açıklamaları ile New York Times'ta çıkan makaleye işaret eden Çelik, bütün dünyada bunun örtbas edilmemesi, olayın açığa çıkarılması için bu kadar yüksek performans ortaya konulmasının arkasındaki iradenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunun yazılıp çizildiğine dikkati çekti.
Çelik, "Burada, bu konuda hukuktan yana olmaksa mesele, mesele bir gazetecinin bir hayat hakkını savunmaksa, ifade hürriyetini savunmaksa Türkiye burada en güçlü sınavı vermektedir. Dünyanın pek çok tarafında geçerli olabilecek siyasi rüşvetlerin Türkiye'de söz konusu olmadığını pek çok kimse yazıyor, net bir şekilde bunu ortaya koyuyor. Hatta Cumhurbaşkanımız, 'bu talimatı kim vermiştir?' dediğinde Başkan (Donald) Trump çıktı, 'Erdoğan, çok sert bir açıklama yaptı' dedi, Suud makamlarına karşı. Halbuki ortada sert bir açıklama yok. Birileri geri durduğu zaman biz hukuktan, haktan yana bu duruşumuzu sürdürüyoruz." ifadelerini kullandı.
"Kılıçdaroğlu kara propaganda unsuru olarak kullanıyor"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu kronolojiyi hiç takip etmediğini dile getiren Çelik, şöyle konuştu:
Kılıçdaroğlu'nun "Bize bu kasetler niye dinletilmiyor?" dediğini aktaran Çelik, burada devletler arası münasebetlerdeki paylaşımlardan söz edildiğini vurguladı.
"Ülkesine karşı artık duygusal angajmana girmiş birisi"
Çelik, Kılıçdaroğlu'nun "Gitmelerine niye izin verdiniz?" sözlerini dile getirirken, "Bu olayla ilgili bir ihbarda bulunulmuş değil. Olayla ilgili bir şüphe yok, bir arama kararı yok. Hukuk, emniyet ve istihbarat birimleri adli otoritenin talimatlarıyla çalışıyorlar." diye konuştu.
Kılıçdaroğlu'nun örnek verdiği 1942'de Irak Konsolosluğu ile ilgili bir olayı örnek gösterdiğini bu olayda konsolosluk içinden dışarıya doğru ateş edildiğini, olayda bir kişinin vefat ettiğini ve otoritelerin de "bu ateş edeni verin" diyerek aldığını aktaran Çelik, "Ortada açık ve görünen bir saldırı var." dedi.
Hukuki kurallar belli
Kılıçdaroğlu'nun "niçin geç girildi" dediğini de aktaran Çelik, "Nasıl gireceksiniz? Hukuki kurallar belli. Suud yetkililerine ilk andan itibaren başvurulmuş. Ne zaman buna izin vermişlerse, tabii baskı yapılmış, yoğun bir diplomatik çaba gösterilmiş, en sonunda girilmiş. Burada Türkiye'nin eksik yaptığı bir iş yoktur." dedi.
"Esad'la gurur duyuyor Türkiye ile gurur duyamıyor"
Ömer Çelik, şunları kaydetti:
- "Ne zaman Türkiye'nin başka bir dış odakla bir problemi olsa CHP Genel Başkanının durduğu yer otomatikman hiç tartışmaksızın Türkiye'nin karşısındaki odak oluyor. Dolayısıyla çok ağır bir problemle karşı karşıyadır CHP Genel Başkanlığı. Bu problem, kendilerinin çözmeleri gereken bir problemdir. Biz her zeminde cevap veririz ama bu Kaşıkçı olayı ile ilgili yaptığı ithamlar baştan aşağı yalandır. Dünyada hiç kimse, bu iddialarda bulunmamıştır, tam tersine Cumhurbaşkanımızın bu iradesiyle ortaya koyduğu dirayetle oluşturduğu bu soruşturmanın gittiği Batı basınında yazılıyor, Batılı liderler tarafından ifade ediliyor. En son dörtlü zirvede de bu ifade edildi ve Türkiye'ye teşekkür edildi. Ne olursa olsun Kaşıkçı meselesinde hep beraber göreceğiz, ne varsa Türkiye ortaya çıkaracaktır. Başkaları, başka saiklerle unutturmaya çalışabilirler, hafifletmeye çalışabilirler, örtbas etmeye çalışabilirler ama Cumhurbaşkanımızın iradesi, kurumlarımızın iradesi sayesinde bunu yapanların kim olduğu bilindiği gibi bu eylemi nasıl yapıp nasıl organize oldukları ve buna talimat verenin kim olduğu net bir şekilde ortaya çıkarılacaktır."







