|
Oyun içinde oyun

Önce, 12 Temmuz 1991''e gidelim: Yani, 22 yıl önce bugüne! İstanbul''daki terör operasyonunda 10 terörist öldürülmüş, 11''i yaralı olmak üzere 23 terörist ele geçirilmişti. Ertesi günkü Milliyet''in manşetinde ''İstanbul polisinin son yılların en büyük terör operasyonunu düzenlediği'' yazılıydı.

13 Temmuz''daki Milliyet''in ilk sayfasında bir başka haber daha dikkat çekiyordu. ''İnfaz gibi cinayet'' başlıklı haber, Dev-Sol''un eski liderlerinden Paşa Güven''in Paris''te ensesinden vurularak öldürüldüğünü duyuruyordu.

Milliyet''in 14 Temmuz''daki sürmanşetinde ise ''Bush''a Suikast Kurşunu'' başlığı altında…

Polisin Beşiktaş, Balmumcu ve Nişantaşı''nda düzenlediği terör operasyonunun birkaç gün sonra Türkiye''ye gelecek olan ''ABD Başkanı Bush''u hedef alan bir suikast girişimini sonuçsuz bıraktığından'' söz ediliyordu.

ANAP Kongresi''ni kazanan Mesut Yılmaz''ın ''çiçeği burnunda'' başbakan olduğu günlerdi…

Birinci Bush, 19 Temmuz''da Türkiye''yi ziyaret edecekti. İçişleri Bakanı Mustafa Kalemli, Bush''un ziyareti öncesinde terör örgütünün eylem hazırlığı yaptığını söylüyordu. İstanbul''da operasyona uğrayan örgüt Dev-Sol''du! (1994''ten itibaren DHKP-C)

16 Temmuz 1991 tarihli Milliyet''te ''Bush için uzaktan kumandalı bomba hazırdı'' üst başlığıyla verilen ''Suikast Planı'' sürmanşetinde, ''Bush''un Anıtkabir''de, iki Amerikan koruma görevlisinin de İstanbul''da öldürüleceğine dair'' planların ele geçtiğinden bahsediliyordu.

Haberin spotunda ise önemli bir ayrıntı vardı:

''İstanbul polisinin örgütle girdiği çatışmalarda ölenlerden birisinin, Hiram Abas Suikastı''nda görev alan Niyazi Aydın olduğu'' belirlenmişti.

*

Hiram Abas, 26 Eylül 1990''da İstanbul''da Dev-Sol tarafından öldürüldüğünde, Cumhurbaşkanı Özal ABD''yi ziyaret ediyordu. MİT yöneticilerinden Abas, Başbakan olduğu dönemden itibaren Turgut Özal''a yakınlaşmış, bu yüzden Gizli Devlet''i yönetenlerin hışmına uğramış bir isimdi.

*

Özal, büyük itirazlara rağmen 31 Ekim 1989''da Cumhurbaşkanı seçilmişti. İdamla yargılanan Dev-Sol liderleri Dursun Karataş ve Bedri Yağan da 27 Ekim 1989''da ellerini kollarını sallaya sallaya cezaevinden kaçmışlardı! 22 Kasım 1989''daki Milliyet''in manşeti ''Dev-Sol''un toparlandığını'' işaretliyordu!

1990, laik aydınlara yönelik suikastların birbiri ardına geldiği yıldır; ''faili meşhur''lara yönelik ''sefer görev emri'' Dev-Sol''a (DHKP-C) verilmişti!

*

Hürriyet''in 12 Şubat 1992''deki ''Bush''tan Demirel''e: Özal Bitti'' manşetini ve Mesut Yılmaz''ın Hürriyet''e ''Özal''la hesaplaşacağız'' dediğini (15 Kasım 1992) bir defa daha hatırlatmak istiyorum…

O yayınların hangi süreçte ne amaçla yapılmış olduğunu bu sütunda çıkan ''Özal''ın yerine Çini Tabak koymuşlardı'' başlıklı yazıda okumuştunuz!

*

Şimdi, bakın ne diyeceğim?

Ekim 1989''da liderlerinin cezaevinden kolaylıkla kaçırılması ''derin eller'' tarafından organize edilen Dev-Sol, o dönemde ''kısa bir süre zarfında toparlanmış'' ve örgüt militanları 1990 yılı ağırlıklı olmak üzere sarsıcı suikastlarda kullanılmıştı!

Dev-Sol adlı ''kontra'' örgütün işbu tetikçileri…

Yine aynı derin ellerin talimatları doğrultusunda ''filmin sonunda'' öldürülmek suretiyle (12 Temmuz 1991) sahneden alınmışlardır!

İstanbul''daki Dev-Sol operasyonunun yapıldığı zaman diliminin, ABD Başkanı Bush''un Türkiye''ye gelmesinden sadece 7 gün önceye rastlaması boşuna değildir.

''Bush''a suikast düzenleyeceklerdi'' haberleri pek kullanışlıydı; senaryo gereği idi!

Böylelikle, polis operasyonuyla ''büyük darbe vurulan'' örgütün ''Amerikan Karşıtı'' olduğu algısı (yalanı) pekiştiriliyor; ayrıca Dev-Sol''un aslında Gizli Devlet''in kontra örgütü olduğu hakikati de sumen altı edilmiş oluyordu.

Mesela…

Kamuoyu, Hiram Abas suikastının tetikçisi olan Dev-Sol militanının çatışmada öldürülmüş olduğunu öğrendiğinde suçluların ''polisle çatışma neticesinde cezalandırıldığını'' düşünüyor; buna mukabil, Dev-Sol örgütüne bu sarsıcı cinayetleri işleten Gizli Devlet''in (Üst Yapı) üzeri sıkıca örtülmüş olduğu için ''aslında neler yaşandığını'' bilemiyordu.

*

ABD Başkanı Birinci Bush, 19 Temmuz 1991''de Türkiye''ye resmi ziyarette bulunmuştu. Bu tarihten sadece bir gün önce ne mi olmuştu? Mesut Yılmaz''ın başbakanlığındaki hükümet Çekiç Güç''ün Türkiye''de konuşlanmasına izin vermişti!

*

Yirmi iki yıl sonraya/bugüne dönecek olursak, DHKP-C militanlarının Gezi Kalkışması esnasında Başbakanlık ofisini basma girişiminin içinde yer almış oldukları gerçeğinin derin anlamı üzerine daha fazla düşünmek zorundayız.

Örgüt, 13 Haziran 2012''den itibaren yeniden ''uyandırılmıştır!'' 1 Şubat 2013''de ABD''nin Ankara Büyükelçiliği''nde kendisini patlatan ''canlı bomba'' da DHKP-C militanıydı. Bu, ''ters kanat operasyonu'' bir saldırıydı. Saldırı, ABD elçiliğine yapılıyordu, hayatını kaybedense bir Türk güvenlik görevlisiydi.

11 yıl önce
Oyun içinde oyun
Rabbine hasım kesilen insan!
Sosyal çürüme yazıları 8: Sıkıntı yok cumhuriyeti
Belirsizlik ‘algılamayı’ öldürür
Reisi’nin manidar ölümü
İran bu sancılı günleri nasıl atlatacak?