|

Kalem ve kılıç sahibi bir sultan: Yavuz

Bârika, Osmanlı padişahlarından Yavuz Sultan Selim’in Farsça Divanı’ndan 19. yüzyılda yapılmış bir seçme. Latin harflerine aktarılan ve tercüme edilen eseri Gökhan Gökmen yayına hazırladı.

Yeni Şafak ve
04:00 - 4/03/2016 Cuma
Güncelleme: 19:18 - 3/03/2016 Perşembe
Yeni Şafak
M. EMİN YILMAZ


Osmanlı padişahları arasında devleti yönetmek, sefere çıkmak vs. gibi idarî işler dışında hemen hepsinin hobi diyebileceğimiz bir meşgaleleri vardı. Hatta kimileri bu meşgalelerinde ustalık da o kadar ileri gitmişlerdi ki, neredeyse uğraştıkları işin birinci sınıf üreticisi olmuşlardı. Bu alanların içinde en yaygın olarak tercih edileni, hiç şüphesiz şiirdir. Osmanlı padişahları ilk dönemden itibaren şairleri himaye etmişler, kendileri de şiir söylemişlerdir.



Bu konu hakkında önemli bir inceleme kaleme alan günümüzün önde gelen Osmanlı edebiyatı uzmanlarından Prof. Günay Kut hanedanın kültür ve sanata olan eğilimi hakkında şunları söylüyor: “Osmanlı Padişahları, Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşundan itibaren, şairleri ve bilim adamlarını desteklemişler, özellikle Türk dilinin gelişmesinde çok büyük rol oynamışlardır. Şair ve bilim adamlarıyla çok sıkı bir ilişki içinde olmuşlar, pek çok Arapça ve Farsça eserin Türk kültürüne kazandırılmasında bizzat önderlik etmişlerdir. Bunun yegâne sebebi yeni kurulan imparatorluğun bilgi ve kültür seviyesini yükseltmekti. Fakat bunu yapabilmek için kendilerinin de bilgi sahibi olmaları gerekiyordu. İşte bu meseleyi bu yönüyle ele aldığımızda şehzadelerin çok küçük yaştan itibaren özel bir eğitimle yetiştirildiğini de bilmemiz gerekir.”



ŞİİR, ORTAK İSTİDAT


Osmanlı şehzadelerinin devrin en büyük âlimlerinden, hocaların ve üstadlarından aldıkları muhtelif dersler içinde onların estetik duygusunu geliştirecek ve içlerindeki kabiliyeti ortaya çıkaracak bir müfredat vardı. Zira kimisi marangozlukta, kimisi kuyumculukta, kimisi müzikte, kimisi de -birazdan bahsedeceğimiz şair/padişah gibi- şiirde mühim eserler vücuda getiriyordu. Ancak bu işler içinde şiir kabiliyeti neredeyse bütün padişahlarda ortak bir istidattı. Pek çoğu “Divan” adı verilen şiirlerini topladıkları bir kitaba sahipti ve diğer klasik şairler gibi mahlas kullanıyorlardı. Mesela Fatih Sultan Mehmed, Avnî; Kanuni Sultan Süleyman, Muhibbî; Genç Osman, Farisî; II. Mahmud, Adlî mahlaslarını kullanarak şiirlerini kaleme almışlardır.



36 Osmanlı padişahı arasında sadece hükümdarlığıyla değil, sanatçıları koruması, kitaplara merak olması ve kaleme aldığı şiirlerle de gündeme gelen bir isim diğerlerinden ayrılır: Yavuz Sultan Selim. 1512-1520 yılları arasında, 8 yıl gibi kısa sayılabilecek bir zaman diliminde Osmanlı tahtında kalan Yavuz, İmparatorlukta sadece siyasî ve iktisadî konularda değil, dinî misyon ve idare açısından da büyük hamleler yapmış ve kendisinden sonra gelecek olan torunlarına yeni ve farklı bir harita bırakmıştır.


Geçtiğimiz günlerde Büyüyenay Yayınları tarafından neşredilen Bârika: Yavuz Sultan Selim'in Farsça Şiirleri ve Türkçe Tercümeleri adlı kitaptan öğrendiğimize göre Yavuz döneminde Anadolu'da yetişen şairlerin sayısında önemli bir artış olmuş, Safevi ve Timurlu bölgelerinden Osmanlı saray çevresine katılımlar gerçekleşmişti. Peki Yavuz nasıl bir şairdir? Cevabı yine edebiyat tarihçisi Prof. Kut'tan alalım: “Onun zamanında kültür etkinlikleri de yepyeni boyutlar kazanmıştır. Tebriz seferinden dönerken İstanbul'a beraberinde getirmiş olduğu sanatkârlar, musikişinaslar, hasılı kültür adamları kısa sürede ürünlerini vermiştir. Selim'in Türkçe şiirler söylediğine dair rivayetler varsa da Âşık Çelebi'nin de dediği gibi Farsça şiirler söylemeye daha meyyal idi.”



YİĞİTLİK VE KESKİN KALEM


Şiirlerinde Selim ya da Selimî mahlaslarını kullanan Yavuz'un 300'den fazla şiirini topladığı Farsça Divan'ının pek çok elyazması nüshasının yanı sıra matbu versiyonları da vardır. 1889'da İstanbul'da ve Alman imparatoru II. Wilhelm'in emriyle 1904'te Berlin'de basılmıştır. Farsça Divan, 1946'daysa metin şerhinin son büyük üstadlarından, Prof. Dr. Ali Nihad Tarlan tarafından Türkçeye tercüme edilmiştir. 19. yüzyılda mutasavvıf, şair ve muallim Şeyh Vasfî, Yavuz'un Farsça şiirlerinden bazı seçmeler yapmış ve bunları Türkçeye tercüme etmiştir. Bârika adıyla yayınlanan bu seçmeler, eseri neşre hazırlayan Gökhan Gökmen'e göre Yavuz'un şairliğinin gücünü gösterecek ve şiirlerinin genel yapısını yansıtacak düzeyde. Şeyh Vasfi, devrinde daha çok eski tarzda yazdığı şiirlerle tanınan, rüşdiyelerde edebiyat ve gramer dersleri veren, Evhadüddin-i Enverî, Attar ve Molla Camî gibi İran edebiyatının dev isimlerinin eserlerinden tercümeler yapan biri isimdir.



Bârika'nın girişinde “Yavuz Sultan Selim'in isminin başındaki Yavuz lakabı, yiğitliğinden ötürüdür. Yönetimde olduğu gibi, edebiyatta da yegâne idi. Hekîmâne, sağlam fikirleriyle dünya siyasetine yön verip, yiğitliğiyle cihanı kendisine hayran bıraktığı gibi edebiyat (şiir) alanında da keskin kalemini istediği gibi kullanırdı” diyerek Şair-Sultan'ın edebî hususiyeti ortaya konulmuştur. Bir gün Yavuz'un “ince bir bakış açısından çıkmış, ışık saçan” Divan'ına bir göz attıktan sonra hekîmâne, arifane, aşıkane ve şairane 102 gazelden 166 eşsiz beyitle atasözü olmaya layık 12 mısra seçen Şeyh Vasfî, bunları tercüme ederek genç nesillerin istifadesine sunmak istemiş. Eserini Sultan II. Abdülhamid devrinde kaleme alan Şeyh Vasfî, önsözünü şöyle sonlandırıyor: “Cenab-ı Rabbu'l-âlemîn, merhum Osmanlı sultanlarına merhamet ettikçe, Gazi İkinci Abdülhamid Han Efendimiz Hazretlerini, sonsuz esenlik ve yüceliklerle hilafetin mukaddes makamında daim etsin. Amin.”



Yavuz'un Farsça şiirleri ve Şeyh Vasfî hakkında bir incelemeyle birlikte titiz bir şekilde neşre hazırlanan Bârika: Yavuz Sultan Selim'in Farsça Şiirleri ve Türkçe Tercümeleri adlı eseri okuduktan sonra bize düşen Büyüyenay Yayınları'nı kültür hayatımıza yaptığı katkılardan dolayı tebrik etmek ve yeni yayınlarını büyük bir heyecanla beklemek!







Bârika


Şeyh Vasfî


Haz.: Gökhan Gökmen


Büyüyenay Yayınları


2015


120 sayfa




#Kalem ve kılıç sahibi bir sultan
#Yavuz
#Gökhan Gökmen
#Yavuz Sultan Selim
#Bârika
#Şeyh Vasfî
8 yıl önce