|

Kelebeklerin peşinde dünyayı dolaştı

Uzun yıllardan bu yana Türkiye’de ve dünyanın farklı ülkelerinde kelebek gözlemciliği yapan Ahmet Baytaş, bu narin hayvanların peşinde sayısız maceraya atılmış. Türkiye’nin Kelebekleri Arazi Rehberi’ni hazırlayan Baytaş, bazen günlerce kelebek peşinde koştuğunu, bazen de en ender türleri birkaç dakika içinde bulduğunu söylüyor.

Merve Akbaş
04:00 - 24/03/2019 Pazar
Güncelleme: 13:32 - 23/03/2019 Cumartesi
Yeni Şafak
Sarı Bantlı Kadife (Nymphalis antiopa) kış aylarını ergin kelebek olarak geçiren ve 10-11 ay kadar uzun bir süre yaşayabilen en görkemli türlerden biridir.
Sarı Bantlı Kadife (Nymphalis antiopa) kış aylarını ergin kelebek olarak geçiren ve 10-11 ay kadar uzun bir süre yaşayabilen en görkemli türlerden biridir.

Kelebek ve kuş gözlemcisi Ahmet Baytaş, üzerine uzun yıllardan bu yana çalıştığı kitabı Türkiye’nin Kelebekleri Arazi Rehberi’ni geçtiğimiz günlerde meraklılarıyla buluşturdu. Doğayı Koruma Merkezi Yayınları’ndan çıkan bu kitapta, Türkiye’de dağılım gösteren 377 kelebek türüyle ilgili önemli bilgiler yer alıyor. New Jersey’de eyaletinde Montclair State Üniversitesi’nde ekonomi profesörü olarak görev yapan Ahmet Baytaş’la kelebek merakını konuştuk.


Kelebek merakınız nasıl başladı? Kaçkar Dağları’nda başlayan çocukluğunuzun etkisi var mı?

Türkiye’nin kelebek çeşitliliği ve sayısı açısından en zengin yerlerinden biri olan Kaçkar Dağları’nın güney yamaçlarında doğmuş olmam gerçekten ilginç, ama bu gerçeğin benim doğa sevgime doğrudan bir etkisi olduğunu söyleyemem. Ben daha üç yaşına basmadan ailece köyümüzden İstanbul’a göç ettik. Çocukluğumu Beyoğlu’nda, doğadan görece uzak, tam anlamıyla büyük bir şehirde geçirdiğim söylenebilir.

Yani bu ilgi ilerleyen yaşlarda ortaya çıktı...

Benim için de kelebek merakı, birçok insanda olduğu gibi kuş gözlemciliği ile başladı. 1984 yılında doktora yaparken yaşadığım Brooklyn’de New York’un en büyük parklarından Prospect Park’ta gezerken, bir grup kuş gözlemcisinin dürbünleri ile karşılarındaki haşmetli bir meşe ağacında bir kuşa heyecanla baktıklarına tanık oldum. Gruptan bir gözlemciye yaklaşıp neye baktıklarını merakla sordum; o da dürbününü boynundan çıkarıp bana verdi ve o ağacın gövdesine odaklanmamı söyledi. Bakınca gözlerime inanamadım—siyah, kırmızı ve beyaz renklerle süslü oldukça çarpıcı bir kuşa odaklanmıştım. Kuş gözlemcileri bana bu kuşun Kızıl Başlı Ağaçkakan olduğunu söylediler. Ağaçkakan neredeyse rüyalarıma girdi. Birkaç gün sonra bir kitapevinde dolaşırken gözüme takılan bir kuş kitabını aldım ve gözlemciliğe başladım. O günden beri dünyada yaşayan 10 binin üzerindeki kuş türünün yaklaşık dörtte birini görmüş tutkulu bir kuş gözlemcisiyim. Hiç unutmam, bir gün bir kuş gezisinde bir yaprak üzerinde dinlenen inanılmaz güzellikte bir saçkelebeği dikkatimi çekti. O akşam bu kelebeğin adının Kırmızı Bantlı Saçkelebeği olduğunu öğrendim. O günden beri de birçok ülkede hem kuş hem de kelebek gözlemcisi olarak dolaşıyorum.

Hangi ülkeleri gezdiniz kelebekler için?

Hemen aklıma gelenler arasında Kanada, ABD, Meksika, Beliz, Guatemala, Kosta Rika, Panama, Ekvator, Peru, Brezilya. Malezya, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Avusturya ve tabi Türkiye var. Seneye de Güney Afrika ve Botswana’ya gidiyorum.

Fotoğrafını çekemediğiniz türler var mı?

Tabii ki, dünyanın her köşesinde, özellikle aradığım kelebekleri bazen becerisizlik veya şanssızlık bazen de kötü hava koşulları nedeniyle bulamadım. Türkiye’de gördüğüm ama fotoğrafını çekemediğim için birkaç gün uyuyamadığım türlerin başında Şehzade (Euapatura mirza) gelir. 2005 yılı temmuz ayında yurdumuzun sadece güneydoğu köşesinde yaşayan bu türümüzden en az dört bireyi Çatak Vadisi’nde gördüm; hatta yürürken farkında olmadan yere oturmuş bir bireyin neredeyse üstüne basacakken, kelebek hızla uçup gözden kayboldu.

Arayıp bulamadıklarınız...

Bunların başında Kafkas Apollosu (Parnassius nordmanni) gelir. Kaçkar Dağları’nın 2 bin 800 - 3 bin metre yükseklikteki taşlık dik yamaçlarında birkaç gün geçirmeme rağmen bir birey bile bulamadım. Ama doğa gözlemciliğinin en güzel yanlarından biri, bazen hiç beklemediğiniz bir yerde bir kuş ya da kelebek görmek ya da çok ender bir tür görmek, yani keşfetmektir.

EN ENDER TÜRÜ İLK 20 DAKİKADA BULDUM

Tesadüfen bulduklarınız da var mı?

Örneğin, 2005 yılında Türkiye’de sadece Erzurum ilinde İspir ile Çayırözü arasında çok sınırlı bir alanda yaşadığı bilinen Teberda Çokgözlüsü (Aricia teberdina) adlı bir kelebeği bulmaya gittim. İspir’den sadece 15-20 dakika ayrıldıktan sonra araba penceresinden yol kenarında çiçek dolu bir yamaçta yoğun bir kelebek aktivitesi gözüme çarptı. Çok sayıda mavi kelebek arasında minik bir esmer kelebek hemen dikkatimi çekti. Bu bir Teberda Çokgözlüsü idi; mutluluktan kalbim duracaktı neredeyse. Bulabilmek için en az birkaç gün uğraşacağımı beklediğim, Türkiye’de en ender görülen kelebeklerden birini, arazi gezimin ilk 20 dakikası içinde görmüştüm. Teberda Çokgözlüsü pek de çarpıcı bir kelebek değildir, ama benim için onu görmek ve fotoğrafını çekmek, Brezilya’da bir tropik ormanda kanatları mor, kırmızı, metalik gümüş ve sarı dahil akla gelen her renkten pullar taşıyan göz kamaştırıcı bir kelebekten bile daha unutulmaz bir anıdır.

Kelebek takibi zor mu?

Birçok güzel ve unutulmaz anıların yanısıra, arazide bazen hiç beklemediğimiz, pek de hoş olmayan deneyimlerimiz de olur. Türkiye’deki gezilerim sırasında birkaç kez polis ya da jandarma, ucu bucağı olmayan bozkırlarda ve uzak dağ yamaçlarında boynumda dürbün, elimde bir fotoğraf makinasıyla ne yaptığımı öğrenmek için beni sorguladı. Amerika’da bir menekşe kelebeğinin resmini çekerken, kafamı çevirdiğimde hemen arkamdaki çalılar arasından gelen bir hışırtının kocaman bir ayı tarafından yapıldığını gördüm. Çok şükür ki, bana 5 metreden şöyle bir baktıktan sonra, beni rahatsız ettiği için özür dilercesine yoluna devam etti. Meksika’da nedense adı El Eden yani Cennet olan ve kelebek açısından oldukça zengin olan bir alanda gezerken, kendimi bir anda uyuşturucu madde ticareti yapan ve birbirleri ile bağırarak tartışan silahlı çetelerin arasında buldum. Neyse ki biri bana, hadi sen buralardan hemen uzaklaş demek ister gibi bir el işareti yaptı ve ben de hızla ortadan kayboldum.


Amazon havzasına rehber hazırlıyorum

Amerika’da Kosta Rika ve Amazon Havzası’nda nasıl çalışmalar yürütüyorsunuz?

Amerika’da her yıl kelebek sayımları, çevre eğitimi ve korumacılığı gibi alanlarda birçok etkinliklere katılıyorum. Amazon Havzası içinse en yaygın 500 kadar tür kelebeğin fotoğraflarını içeren bir kitap hazırlama sürecindeyim. Ayrıca, tropik yağmur ormanlarında hangi renk kelebeklerin hangi yükseklikte uçtuğuna dair veri toplamaya çalışıyorum.

#Ahmet Baytaş​
#Kelebek
#Amazon Havzası
5 yıl önce