19. yüzyılın en önemli bestekarlarından Tanburi Ali Efendi'nin hayatı hakkında çok az bilgiye sahibiz. 1885 yılında İzmir'e yerleştiğini ve bestelerinin büyük kısmını burada yaptığını biliyoruz. Bildiğimiz şeyler ise 100 civarında bestesinin olduğu, Abdülaziz döneminde sarayda müezzinliğe, daha sonra da 'Kudüs Payesi' verilerek ikinci imamlığa getirildiği... İzmir Devlet Türk Dünyası Dans ve Müzik Topluluğu ses sanatçısı ve araştırmacı Ümit Yazıcı, Tanburi Ali Efendi'nin besteleri ilk kez bir araya getirdi.
Tanburi Ali Efendi'nin dönemin en büyük bestekarları arasında olduğunu söyleyen Yazıcı, bugün bestekarın hak ettiği değeri görmediğine dikkat çekiyor. "Tanburi Ali Efendi, dahi bestekarlardan. Benim için o dönemin bütün bestekarları kıymetli. Sadece Tanburi Ali Efendi'yi değil diğer bestecilerimizi de hatırlamamız lazım. Bugün pek fazla çalınan eseri yok. Türk müziği yapan korolar onun genellikle suzidil takımını çalıyorlar. Rast makamında 'Anlatayım halimi dildare ben', hüseynik makamında 'Senden bilirim yok bana bir faide ey gül'. Birkaç eseri etrafında dönüyor" diyor.
Yürük semai, ağır semai, murabba, şarkı ve dini musiki formların her türünde besteler yapan Tanburi Ali Efendi'nin yaşadığı çağ romantik bir dönem. Ancak Yazıcı, Tanburi Ali Efendi'nin bestelerinden romantik bestekar olarak addedemeyeceğimizi söylüyor: "Klasik ekol içerisinde romantizmi de içine katarak yeni bir harman haline getirmiş bir bestakarımız. 100 civarında bestesi var. Aşağı yukarı 93- 94 tanesini bir araya getirdim. Çok çeşitli makamlarda eserleri var ama suzidil ağırlıklı diyebiliriz."
Ümit Yazıcı, 1902 yılında hayatını kaybeden Tanburi Ali Efendi'nin ilgisizlikten mezarının bile tescillenemediğine işaret ediyor. Müzik dünyasına seslenen sanatçı, mezar yerinin tespit için çalışma yapılmasını istiyor. Türk musikinin geçmişi hakkındaki çalışmalarını sürdüren müzisyen. Perşembe günleri TRT Nağme'de 20.00- 21.00 arasında program yapıyor. Yazıcı "14. yüzyıldan başladık günümüze doğru geliyoruz. Yaklaşık dört senede 17. ve 18. yüzyıla kadar geldik" şeklinde konuşuyor.
