"Hayatta rövanş yoktur."
"Hiçbir şey ele geçince hayalde olduğu kadar güzel kalmaz."
İnsanlar sevdikleri şeyi yok etmeye, daha sonra da yok ettikleri şeyi yeniden sevmeye ve değer vermeye meraklıdırlar
Sen kendi alışkanlıklarını terk etmedikçe onlar senin için değiştirilemez.
Artık, yemeğe karşı ağzını kapa, tatlı oruç geldi. Şimdiye kadar yemenin içmenin hünerini gördün. Şimdi de orucun hünerini seyret. Orucun bazı zorlukları varsa da yüzlerce çeşit hüneri de vardır.
En büyük hükümdarın giysilerinin altında bile sıradan insandan başka bir şey var mıdır?
Mü’minlerin bayramıdır On bir ayın sultanıdır Hakk’ın bize fermânıdır Şehr-i ramazân merhabâ Mâh-ı mübârek merhabâ.1 1şehr, mâh: ay
Mü’minlerin bayramıdır On bir ayın sultanıdır Hakk’ın bize fermânıdır Şehr-i ramazân merhabâ Mâh-ı mübârek merhabâ.1
1şehr, mâh: ay
Üç kişiye el uzatınız: Hastaya, garibe, muhitinde anlaşılmayan bedbahta (bu yüzden kalabalığın arasında yalnız yaşayana).
Analar Allah’ın rahîm sıfatına, babalar da rezzâk sıfatına mazhar olurlar.
Sadece inançlı olmak yetmiyor, inandırıcı da olmak zorundayız.
Allah insana iki kulak, iki göz verdi. Biri ile bu dünyaya bakarsa diğeri ile de ahirete bakmalıdır.
Sahur vakti, ibadete teşvik edilen vakittir. O vakitte sema kapıları açılır, rahmet iner ve dua edilir.
Günahım çok diye ümit kesmemeli, ibadete güvenerek de ifrata gitmemeli.
İlmin süsü şüpheli iş ve yerlerden sakınmak, bir de halim selim olmak, sert olmamak.
Nefsin orucu yemekten, içmekten ve haram işlerden berî durmak, rûhun orucu ümitleri kesmek, amele güvenmemektir.
Edepli kişi, insanların güzel yanlarını anlatan; kötü yanlarını ise örten kişidir.
Kalbi üç şey öldürür: Ölümü unutmak, günâha dalmak, ibâdetten uzaklaşmak.
Sohbet için üç şart vardır: zaman, mekân, ihvan.
Af insanlık dilinin en tatlı kelimesidir.
Bir Müslüman kardeşin hata edip isyâna kaçınca ona darılma! Sakın onu yalnız bırakma! Çünkü o kardeşin bazen düz bazen de eğri yoluna devam eder. Hiç kimseyi işlediği hatadan dolayı ayıplamayınız ve yaymayınız. O isyânı bırakınca yine kardeşindir.
Ezanı İsrâfil’in sûru bil vakti ba’sü ba’de’l-mevt bil namaza kalkışı kabirden kalkış bil cenneti sağında cehennemi solunda sıratı ayağının altında kabri secde yerinde Azrail’i ardında Kâbe’yi önünde hâkim-i mutlak olan Allah’ı seni ve bütün bunları ihâta ve temâşâ ediyor bil.
Evler döşemekti bendeki tasa, Yaptım ettim, nöbet mezara geldi.
Bilgi, Allah saygısı ve sevgisi ile beraberse senin yanında, değilse karşındadır.
Hak ağır ve acı, bâtıl ise hafif ve tatlıdır. Nice şehvetler ve arzular vardır ki, tatmin edildiklerinde uzun süreli üzüntülere yol açar.
Bütün olmaya çalış, eğer ki olamazsan işe yarar bir parça olup bütüne katıl.
Ey arkadaş, istişare edersen kendi yararını düşünmeyen biri ile istişare et. Kendi yararını düşünen kimse, menfaat uğruna, uygun olanı bile reddeder, uygunsuzu tercih eder.
İnsanlar içinde kendini bilenler üç kişidir: Rüzgârı bile incitmeyenler, kendi adlarını söylemekten utananlar, Allah’ın emaneti olan insanlara katı katı gözlerle bakmayanlar.
Cimri (korktuğu) fakirlik hususunda acelecidir; dünyada fakirler gibi yaşar, ahirette ise zenginler gibi hesaba çekilir.