|

Güzel anılar biriktirin

Yeşilçam dünyasının unutulmayan isimlerinden birisi de Filiz Akın’dır. Yer aldığı yüzü aşkın filmle Yeşilçam’ın 4 Yapraklı Yoncasından biri olarak gönüllerde yer alan Filiz Akın’ın hayat tecrübelerini aktardığı Hayatın Provası Yok kitabında özellikle gençlere önemli tavsiyeleri var: Meslek seçiminizi erken yaşta yapın, yaptığınız işe karşı tutkulu olun ve bol bol güzel anılar biriktirmeye bakın.

04:00 - 19/09/2021 Pazar
Güncelleme: 00:17 - 19/09/2021 Pazar
Yeni Şafak
Filiz Akın
Filiz Akın
LATİFE BEYZA KAHVECİOĞLU

Yeşilçam’ın bir hayal fabrikası gibi çalıştığı, usta yönetmenlerin yıldız isimlere üst üste filmler ürettiği dönemde Türkiye’nin modern, kentli ve zarif yüzü olarak hemen sivriliyor Filiz Akın. Nazik yüz hatları ile o zamana kadar Yeşilçam’ın sarışın kadınlara biçtiği iyi kalpli kumral veya esmer kızların aşkını elinden alan sarı saçlı vamp kadın imajını yıkan isim olarak beyazperdede seviliyor. Ankara Ekspresi, Oyun Bitti, Acı Hayat, Fadime ve Yumurcak gibi filmler, onu Yeşilçam efsaneleri arasına taşıyor. Zülfü Livaneli’nin kitap için yazdığı önsözde şöyle bir cümle geçiyor: “Film yıldızı olmak ilginç bir deneyim. Kim bilir kaç insanın hayalini süslüyorsun,kim bilir kaç bin duvarda resmin asılı, kim bilir kaç genç kız sana benzemeye çalışıyor. İşte tüm bunlara rağmen ‘sahici, yalın, dost bir insan’ kalabilmek için Filiz Akın olmak gerekiyor.”

SÜREKLİ YAZAR, ÇİZER, NOT ALIR

  • “Hayata Merhaba”, “Güzellik, Zayıflama ve Genç Kalma Üzerine” ve “Lezzete Merhaba & Mönüler, Tarifler ve Anılar” kitaplarının ardından yeni kitabı “Hayatın Provası Yok” ile bu kez yaşam tecrübesini, hayattan çıkardığı dersleri okuyucusu ile paylaşıyor Filiz Akın. İnkılâp Kitabevi etiketiyle çıkan ve Bircan Usallı Silan’ın hazırladığı nehir söyleşisi türündeki kitap, oyunculuk yaptığı yıllarda beyazperdenin Avrupai yüzü, kolejli kızı ve sarışın yıldızı olarak da tanınan başarılı ismin hayatının kapılarını sevenlerine açıyor. Söyleşinin talep eden kısmında olan Silan, “Filiz Akın sürekli yazar, çizer, not alır. Kalite, etik, estetik değerleri, duyarlıkları yoğun içtenliğiyle harmanlayarak biriktirdiklerinden damıttıklarını derler, toparlar” şeklinde bahsediyor Akın’dan. İşte bu kitap da o notlardan yola çıkarak oluşmuş. Kitabı okurken Yeşilçam’daki o zarif kızın halen karşınızda tüm gerçekliği ve samimiyeti ile oturduğunu hissediyorsunuz. Pek çok dostunun da onun için söylediği “daima kendi gibi” tanımlamasını Akın şöyle açıklıyor: “Ben o kadar uzun zamandır göz önündeyim, halkın karşısındayım ki ne olup olmadığımı düşüncelerimden, seçimlerimden biliyorlar. Bu kadar uzun zaman kendini saklayamaz ki insan!”

BEYPAZARI’NDAN TED’E

Beypazarı hakimi bir baba ve ayrılığın ardından kızının eğitimi için terzilik yapmaya başlayan fedakar bir annenin evladı Filiz Akın. Yürümeye başlaması uzun sürse de ayakları yere basınca kimse tutamamış onu. Beş buçuk yaşında okula hayatına başlayıp annesinin çabalarıyla Türk Eğitim Derneği Ankara Koleji’nin minik “civciv”i oluvermiş. Okul hayatı dönemin tüm gençleri gibi biraz Kerime Nadir romanı biraz Rock&Roll geçmiş Filiz’in. Her genç gibi eğlenceli yatılı oku geceleri, nöbetçi öğretmenin sesi ile bölünmüş, 19 Mayıs gösterilerinde çılgınca alkışlanmış. İftiharla geçen senelerin ardından 9,8 ortalama ile mezun olmuş.

126 FİLM VE SONRASI

  • Kitapta geçen bölümlerden birinde çocukken hep farklı olmak istediğini bildiğini ama bu farkın ne olduğunu bilmediğinden bahsediyor Filiz Akın. İmkanı olsa Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde mimarlık ya da iç mimarlık okumak istediğini söylüyor. Ancak genlerinden gelen güzellik ve taklit yeteneği onu çocukken istediği farklılığa taşıyor. Yine de güzellik ve yeteneğin yeterli olmadığını, “Starı, star yapan, bazen fiziğinin ve yeteneğinin ötesine geçen, projedir. Ben de hemen ilk yıllarda olmasa da, daha sonra gişe başarısı olan projeler ve kentli bir kısım yeni seyircinin ilgi duymasıyla dört yapraklı yoncanın yapraklarından biri oldum galiba.” sözleri ile açıklıyor. 126 film sonra, televizyonun gelişi ve Yeşilçam’ın yön değiştirmesiyle birlikte o çok bilindik cümlesini kuruyor ve sinema onu bırakmadan o sinemayı bırakıyor.

ZİRVEDEKİ İSİMLERİN SIRLARINI İNCELEYİN

Kitap, yalnızca Filiz Akın’dan ilham almak için değil, Filiz Akın’ın ilham aldıklarını keşfetmek için de okunabilir. Yakın çevresinde başarısıyla örnek alınabilecek değerli isimleri şöyle sıralıyor; ABD’de Stanford Üniversitesi Gen Teknolojileri Merkezinde çalışan biyomühendis Gözde Durmuş, yeteneğini dünyaya kanıtlamış bir piyanist Fazıl Say, Nobel ödüllü fizikçi Prof. Murray Gell-Man’la hazırladığı makale ile alanında uluslararası tanınan İstanbul Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Çiğdem Yalçın ve polisiye roman türünün en başarılı isimlerinden Ahmet Ümit. Kitapta gençlere ilham vereceğini düşündüğü bu isimlerden gençlere tavsiyelere de yer verilmiş.

“UMUTLARI BERABER ÇOĞALTIN”

  • Filiz Akın tünelin sonundaki ışığı beraber görebiliyoruz sözleriyle tanımladığı Sönmez Köksal ile 27 senelik evliliğinden çıkardığı öğütleri de okuyucusu ile paylaşıyor. Aşkın evlilikle bitmesi gibi bir kural olmadığını, önemli olanın ilk günkü hislerin yıllandıkça sevgiye dönüşmesi ve kaybolmaması olduğunu söylüyor. Akın’a göre doğru kişi ile birlikte olmak, “Geçmişin keşkeleri ve geleceğin endişeleri ile zaman kaybettmemek...Mutluluğu yakaladığını hissettiysen sorgulamamak” demek.

HAYAT BİR KEREYE MAHSUS PROVASI YOK

Yaşamdan öğrendiklerini paylaşmanın çok kıymetli olduğunu düşünen Akın, okurlarına, “İçinize attığınız çöpler dışarı atılmadıkça içinizi çürütür; hasta, hatta kanser bile olursunuz...İşte bu yüzden ya çok güvendiğiniz biriyle dertleşin ya psikiyatra danışın. Biraz deliliğe vurun, şakalaşın, gülün, koşun, bağırın, avaz avaz şarkı söyleyin kırlarda ya da kasım ayında denize girip suyun o efsanevi enerjisi ile yenilenin…Hayatınız bir misafirlik ve bir kereye mahsus. Onu bir sermaya gibi değerlendirin. Provası yok, geriye alabilmek yok, tekrarı yok, ona göre…” tavsiyesini veriyor.


FİLİZ AKIN’INYAŞAMINDAN ÇIKARDIĞI 5 ALTIN ÖĞÜT

1-
Meslek seçimi konusunda ne kadar erken karar alırsanız o kadar iyi. Böylece istikrarlı ve kararlı olacağınız için daha fazla mesafe almanız mümkün olacak.

2- Ne olmak istediğinize karar verirken ihtiraslarınızın; beklentilerinizin, yeteneklerinizin ve kapasitenizin üzerinde olmaması gerekir ki hedefiniz tutsun.

3-
Karar verdiğiniz alanda tutkulu olun. Böylece bilgilerinizi devamlı yenileyip güncelleştirdiğiniz için fark yaratacaksınız. Ne kadar güncel/değişik olursanız o kadar fark yaratabilirsiniz.
4-
Hayatınızdan sevgiyi, anlayışı eksik ettiğinizde çok şeyin eksildiğini görürsünüz.
5-
Madem ki sahip olduğumuz hatıralar kadar çok yaşamış sayılıyoruz, o halde güzel anıları bir yana ayırıp biriktirelim.


#Filiz Akın
#Yeşilçam
#Hayatın Provası Yok
3 yıl önce