Suudi film yapımcısı Abdulmohsen Aldhabaan’ın ilk uzun metrajlı filmi “Last Visit”, Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen Karlovy Vary Uluslararası Film Festivali'nde seyirci ile buluştu. Suudi Arabistan'ın geçen yıla kadar sinema olmadan otuz yıldan fazla geçtiği göz önüne alındığında, krallıktan gelen bir filmin festivallere girmesi haberi bir hayli dikkat çekici.
Filmin yönetmeni Abdulmohsen Aldhabaan’a gelelim. Yapımcılıktan önce Suudi Arabistan'da bir gazete muhabiri ve film eleştirmeni olarak çalışıyordu. Hafta sonlarında film izlemek için Bahreyn'e gitmek zorunda kalan Abdulmohsen, 2008 yılında kendi yapım şirketini kurar. Sinemaya olan aşkı, onu ilk uzun metrajlı filmini çekmeye yöneltir.
KUŞAK ÇATIŞMASI
“Last Visit” filmi, 40'lı yaşların sonunda bir dul olan Nasır (Osama Alqess) ile 16 yaşındaki oğlu Waleed (Abdullah Alfahad) arasındaki sorunlara odaklanıyor. Oğlu ile arasındaki ilişkiyi düzeltmek isteyen Nasser, onu bir düğüne götürmeye karar verir. Ancak yolda iken, babasının hastlandığını haberi gelir. Nasser, düğün yerine oğluyla köyünün yolunu tutar. Waleed , yol boyunca kulaklıkların çıkarıp babasıyla konuşmak istemez. Waleed, teknoloji meraklısı ve asi, eski geleneklerden uzaklaşmak ve köklerinden farklı bir hayat tarzı arzular. Nasseri se bu yolculukta oğlunu yakından tanımaya kararlıdır. Köye vardıklarında, yaşlı adamı ölüm döşeğindedir. Film, günümüzde geçmesine karşın köydeki tutumlar ve gelenekler geçmişe bir geri dönüş gibi görünür. Aldhabaan, yaklaşmakta olan bir ölüm hikayesi anlatma kararının altında, geçmişi ve bugünü karşılaştırmak olduğunun altını çiziyor.
WAJİB FİLMİNE BENZİYOR
Filmde baba-oğul, yaşlı- genç nesil arasındaki ayrılık tamamen gün yüzüne çıkarıyor. Yönetmen Abdulmohsen Aldhabaan, yeni bir Suudi neslinin toplumda nasıl şekilleneceğine ve geleneklere hangi değerin verilmesi gerektiğine yönelik değişen tutumları anlatmaya çalışıyor. Yönetmen “Son Ziyaret” filiminde taraf tutmamakla kalmayıp izleyicilerin kendi sonuçlarını çıkarma özgürlüğü de veriyor. Eleştirmenler , Aldhabaan'ın filminde bir baba ve oğlunun yola çıkma hikayesi yönüyle ödüllü Filistin filmi “Wajib - The Wedding Invitation”dan esinlendiği yorumunu yapıyorlar.
Utanç ve şeref tanımı farklı
Fİlmde, genç Suudi neslin İslam’a yaklaşımını da anlatılıyor. Yönetmen, Waleed karakterinin sabah namazına gitmek istememesini şu sözlerle açıklıyor: “ Utanç ve şeref, Arap ve Müslüman kültürünü tanımlayan en önemli kelimlerden ikisi. Kesinlikle baba bu duyguları ve ahlaki değerleri taşıyor. Ancak bu oğlunun onlara sahip olmadığı anlamına da gelmez. Waleed aynı zamanda İslam kültürüne bağlı bir çoçuk. Sadece onun utanç ve şeref tanımı, babasından farklı.”
