Çocuklar bir kış boyunca başlarını ödevlerden kaldırmadan çalıştı. Birinci sınıflar çoktan okumaya geçti, ortaokullar sınavları verdi, liseliler ilk defa trigonometriyle tanıştı. Şimdi hepsi karneleri ellerine alacak olmanın heyecanını yaşıyor. Peki bu 15 gün nasıl verimli bir şekilde geçirilir? Özellikle son dönemlerde giderek artan ekran bağımlılığı nedeniyle Yeşilay, çocukları ve anne babalara teknolojiye bağımlı olmadan sadece yararlanabilmek için bazı önerilerde bulunuyor bunlardan biri de çocukların sanal değil gerçek bir arkadaş çevresinde bulunarak, aktiviteler oluşturmaları. Biz de çocukların arkadaşlarıyla berbaer gezebileceği, farklı bilgiler öğrenip, deneyimleyebilecekleri harika bir gezi rotası hazırladık.
Uçurtma Müzesi, Üsküdar’ın merkezinde yer alıyor. Mehmet Naci Aköz tarafından 1986 yılından itibaren toplanan ve bugün itibarıyla 6 kıta, 33 ülkeden toplam 2 bin 500›den fazla ürünlük (uçurtma, yayınlar, malzemeler ve çeşitli objelerden oluşan) koleksiyona sahip. Bu geniş koleksiyon la da Türkiye’nin tek ve dünyanın 18 uçurtma müzesinden biri. Üstelik aynı anda 200 öğrencinin kendi uçurtmasını kendisinin yapabileceği «Uçurtma Okulu» da bu müzeye dahil. Müzeyi gezdikten sonra etkinlik alanında çocuklar kendi uçurtmalarını yapmaya öğreniyor. Uçurtma Müzesi’nden çıktıktan sonra yapılacak ilk iş Üsküdar sahilindeki parkta uçurtma uçurmak!
15 tatilde doğayla iç içe bir tur yapmak isteyenlerin Anadolu yakasında uğraması gereken başlıca mekânlardan biri de Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi. Bu bahçede binlerce bitki çeşidini çocuklar gözlemleyebiliyor. B bahçede rehberli turlara katılmak da mümkün.
Oyuncak Müzesi şair ve yazar Sunay Akın tarafından kurulan bir mekân. Onlarca ülkeden, yüzlerce oyuncak çeşidini bir araya toplayan müze 1700'lü yıllardan günümüze oyuncaklar sergileniyor. Bu müze Akın’ın 20 yıl boyunca biriktirdiği oyuncaklarla oluşturulmuş. 40’tan fazla ülkedeki koleksiyonerler, antikacılardan toplanılan bu oyuncaklar çocukları oyuncağın tarihi içinde farklı bir serüvene götürüyor. Yetişkinleri ise çocukluklarına götürüyor. Kurulduğu günlerde bin oyuncaklık bir koleksiyona sahip olan müzede şu an 4 bini aşkın oyuncak görülebiliyor.
Farklı deneyimlere açık çocuklar için bir gezi mekânı da Beykoz’da bulunan Cam Ocağı. Cam Ocağı, sömestr günlerine özel etkinlikler de yapıyor. Tatil günlerinde eğlenmek, eğlenirken öğrenmek, yaratıcılıklarının farklı yanlarını ortaya çıkarmak isteyen çocuklar için bu yolculuk harika bir fırsat. Yolunuz Beykoz’a düşmüşken iskeledeki küçük vapurlarla Boğaz hattı üzerinde ufak bir yolculuk yapabilirsiniz. Başka bir seçenek de Kanlıca’ya geçip, yoğurt yemek!
Anadolu yakasından Avrupa’ya geçiyoruz. İlk hedef vapur iskelesi! Tabi Üsküdar’dan karşıya geçince Eminönü’nde balık ekmek yemeden de olmaz! Mısır Çarşısı’nı da gezdikten sonra ilk hedef tramvaya atlayıp soluğu Gülhane parkında almak. Parkı gezdikten sonra iki seçeneğiniz var. Ahmet Hamdi Tanpınar Müze Kütüphanesi ve Fuat Sezgin İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi. Müze, toplam 570 alet, cihaz kopyaları, maket ve model koleksiyonu ile alanındaki Türkiye’de tek olarak biliniyor.
Yeşilay’ın ekran bağımlılığından korunmak için diğer önerileri ise şunlar;
Teknoloji kullanımınızı sınırlayın. Böylece kendinize sınır çizmiş olursunuz. Mesela akşam oyun oynamak yerine ailenizle birlikte vakit geçirebilirsiniz.
Zaten sınırlı zamanlarda yaptığınız teknolojiyle ilişkili işlerinizin ve calışmalarınızın hemen ardına bir arkadaş buluşması veya zorunlu bir iş planlayın. Böylece ölçüyü kaçırmazsınız.
Günde ne kadar teknoloji vs. kullanacağınızı aile ve öğretmenlerinize sorarak belirleyin. Belirlediğiniz süreye mutlaka uyun.
Arkadaşlarınızla oyun oynamaya ve spora vakit ayırın.
Yapmak istediklerinizi listeleyin, listenizdekilerinden birini yaptıktan sonra listenizin en sonuna yeni bir isteğinizi yazın.
Şimdi ki durağımız Yıldız Korusu. Beşiktaş İskelesi’nden uzun bir yürüyüş sonrası da bu nadide koruya ulaşabilirsiniz. Koru 46 hektarlık alan üzerine kurulu. Bu da onu kentin en büyük yeşil alanlarından biri yapmaya yetiyor. Geçtiğimiz aylarda yapılan son çevre düzenlemelerinden sonra Yıldız Korusu hem gençler hem de çocuklar için harika bir gezi rotası. Ağaçlar arasında yaptığınız gezintilerde sincaplara ve yeşil İstanbul papağanlarına rastlarsanız şaşırmayın! Özellikle sincaplar, korudaki piknikçilere o kadar alışık ki, elinizden beslenmekten çekinmiyorlar.
Miniatürk, hem yetişkinlere hem de çocuklara eğlence vaat eden bir etkinlik alanı. Antik Çağ’dan Roma’ya ve Bizans’a, Selçuklu’dan Osmanlı’ya kadar, Anadolu’da iz bırakmış medeniyetlerin eserlerini bir araya getiren Miniatürk, binlerce çocuğu bu yarıyıl tatilinde de ağırlayacak. Alanda Türkiye ve Osmanlı coğrafyasından seçilen İstanbul’dan 61 eser, Anadolu’dan 9 eser, Türkiye sınırları dışında kalan Osmanlı coğrafyasından 12 eserin 1/25 oranına küçültülmüş minyatür modellerinin yer alıyor.
Son zamanlarda İstanbul’da en merak edilen gözde mekanlardan biri de Atatürk Arboretumu. Arboretum, İstanbul’da doğanın keyfini yaşayabileceğiniz yerlerin başında geliyor. Alan, İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi tarafından 1949 yılında oluşturulmuş. 1961’e dek süren çalışmaların ardından da kullanıma açılmış. Alan iki binden fazla bitki çeşidine ev sahipliği yapıyor. Özellikle sonbahar ve kış günlerinde farklı bir manzaraya sahip olan arboretum, çocukların şehir merkezinde doğayı keşfetmesini de sağlayabilir. Ayrıca fotoğraf çekimleri için de ideal bir mekân.
