"Victory", yani "zafer" kelimesinin dünyadaki hemen herkes tarafından kullanılan sembolü "V" harfidir. Her ne kadar, Ortaçağ Fransa"sına dayanan bir efsanesi olsa da, bu sembolün yaygınlaşması 2. Dünya Savaşı yıllarında gerçekleşmiştir.

"V", özellikle "başka bir dünya mümkün" sloganıyla yola çıkan 68 kuşağının da sıkça kullandığı bir semboldür.

Neresinden bakarsak bakalım "V", "Batılı değerlerin ihdas ettiği" bir şey olarak varlığını sürdürmektedir.

Mısır"da Mübarek döneminin sonunu getirecek ve Muhammed Mursi"nin devlet başkanlığıyla sonuçlanacak "Tahrir Süreci"nin en çok başvurulan sembollerinden biriydi "V". Mısırlılar, yıllarca sürmüş "dikta rejimi"nin sonunun gelişini "V" ile kutlamışlardı.

İşe bakın ki, Mursi"nin meşru iktidarını hedef alan darbeyi Tahrir"de havai fişeklerle kutlayan "az, azgın kalabalığın" yaptığı işaret de "V" idi.

Sonrası malum. Benim "izzet ve şeref direnişi", dünyanın "darbe karşıtı" olarak isimlendirdiği meydan gösterileri başladı Mısır"da. İşte tam bu noktada olağandışı, hatta bence olağanüstü bir şey oldu. Mısır"da göstericilerin eylem alanı haline gelen Rabiatül Adeviyye Meydanı"ndaki insanlar, son derece ilham verici bir şeye imza attı. Dört parmaklarını havaya kaldırarak, başparmaklarını da avuçlarına doğru kapatarak dünya Müslümanlarına yepyeni bir direniş ve zafer işaretini hediye ettiler: R4BIA sembolünü yani.

"Rabia", "dördüncü" demek… İlk bakışta bu sembolün ilk göndermesinin, Rabia Meydanı"ndaki direniş olduğunu söylemek lazım… Ancak, R4BIA sembolü artık bundan çok daha fazlasıdır.

R4BIA, "özgün bir direnişin, kendine mahsus bir hak arayışının" sembolüdür.

R4BIA, Batı"ya "alın "victory"inizi başınıza çalın" demektir.

R4BIA, "sizin sembollerinizi, sizin değerlerinizi, sizin helvadan putlarınızı, sizin bize dayattığınız düzlemi, sizin ikiyüzlülüğünüzü artık istemiyoruz" demektir.

R4BIA, "artık sizinle mücadelemizi sizin bize öğrettiğiniz yöntemlerle değil, kendi bildiğimiz yöntemlerle sürdüreceğiz" demektir.

R4BIA, "Müslümanlar artık yeniden dünya sahnesindedir" demektir.

R4BIA, ezilen, hakları ellerinden alınan Müslüman halklar için umudun, özgürlük isteğinin, mücadelenin, kendine mahsusluğun sembolüdür.

R4BIA, Müslümanlar için yeni bir kardeşlik dalgasının, yepyeni bir dayanışma bilincinin yaygınlaşıyor oluşunun sembolüdür.

R4BIA, adalet ve özgürlük isteğinin sembolüdür.

Ve R4BIA, Batı"nın bütün "sahte" değerlerini yok saymanın, "yeni bir dünya mümkün" diye haykırmanın sembolüdür.

Hatırlayalım. Yüzyıllar boyunca Batı ve Doğu dünyasının karşılıklı iki sembolü "haç" ve "hilâl" idi… Bu sembollerden hangisini desteklediğiniz, hangisine gönül verdiğiniz aynı zamanda sizin kim olduğunuzu da gösteriyordu.

Haç ile hilâlin bitmeyen savaşında "hilâl severler" son 300 yıldır epey yara almışlardı. Kendi değerlerini, kendi inançlarını, kendi aşklarını, kendi yöntemlerini, kendi sembollerini unutacak kadar yorulmuşlardı. İşte R4BIA, bir anlamda bu yorgunluğun sona erdiği ilk adım, bu unutuşun yeniden "kuvvetli bir hatırlayışa" dönüştüğü ilk hafıza tazeleme anı oldu.

Bu adımın, bu hafıza tazelemenin sürüp sürmeyeceğinin kararını "dünya Müslümanları" olarak biz vereceğiz, başkası değil. Mısır"da başlayan süreçte dört parmağımızı göğe kaldırıp başparmağımızı da avucumuzda kapatırsak bu iş olacak. İşaret ve orta parmaklarımızla "V" yapacaksak bir süre daha "zillet" bizi bekliyor olacak.

Çünkü R4BIA, bize "yalpaladığın artık yeter; ait olduğun dünyayı seç ve kim olacağına karar ver" diyor.

Elleri görelim.