|

Maziye bir bakıver...

Sadberk Hanım Müzesi, 40. yılını “Maziyi Korumak: Sadberk Hanım Müzesi’nden Bir Seçki” başlığı altında özel bir sergiyle kutluyor. Türkiye’nin ilk özel müzesi Sadberk Hanım Müzesi’nin 19 bin parçalık derya deniz koleksiyonundan seçilen 210 eser “Mâziyi Korumak” sergisinde izleyiciyi, M.Ö 6 bin yılından 20.yüzyıla doğru keyifli bir yolculuğa çıkarıyor.

Seray Şahinler Demir
04:00 - 3/01/2021 Pazar
Güncelleme: 22:46 - 2/01/2021 Cumartesi
Yeni Şafak
Sergi 1 Ağustos’a kadar gezilebilir.
Sergi 1 Ağustos’a kadar gezilebilir.

Vehbi Koç Vakfı’nın kurumlarından olan Türkiye’nin ilk özel müzesi Sadberk Hanım Müzesi 40.yaşını özel bir sergiyle kutluyor.

İş insanı, koleksiyoner Ömer Koç’un önerisiyle, müzenin derya deniz arşivinden hazırlanan “Mâziyi Korumak: Sadberk Hanım Müzesi’nden Bir Seçki” Meşher’de ziyarete açıldı. 19 bini aşkın eserin bulunduğu müzenin Arkeoloji ve Türk-İslam Sanatı koleksiyonlarından seçilen 210 nadide eser, ziyaretçileri uygarlıklar tarihine doğru keyifli bir yolculuğa çıkarıyor.


Sadberk Hanım Müzesi’nin temeli, Osmanlı dönemi kadın kıyafetleri ve işlemelerini biriktiren Sadberk Koç’un, eşiyle birlikte Yunanistan’a yaptığı ziyarette atılıyor. Sadberk Hanım, kişisel koleksiyonunda yer alan geleneksel kıyafetler, işleme, tuğralı gümüş ve porselenlerden oluşan eserleri bir müzede sergilemek istiyor fakat bu arzusu yaşadığı dönemde mevzuatlar gereği yerine getirilemiyor.




HER BİRİ HAZİNE DEĞERİNDE

Vefatından sonra özel müzeciliğin gelişmesiyle birlikte eşi Vehbi Koç ve çocukları bu hayali gerçekleştirerek Sarıyer’deki Azaryan Yalısı’nı müzeye çeviriyor. Bir hayalle başlayan müze fikri, Türkiye’nin ilk özel müzesi unvanıyla adını tarihe yazdırıyor. Özellikle Sevgi Gönül, kuruluşundan vefat ettiği 2003 yılına kadar, müzenin her şeyiyle özenle ilgileniyor.




Meşher’in üç katına yayılan sergide, Sadberk Hanım’ın özel koleksiyonuyla başlayan, zamanla müzeye hibeyle kazandırılan çok özel eserler yer alıyor. En erken tarihli geç neolitik dönemden başlayan ve Helenistik, Roma, Bizans ve Osmanlı’ya uzanan eserler, hem sanatseverler hem araştırmacı ve tarihçiler için birer hazine niteliğinde.


Peki sergide neler var? Milattan önce 5 bin 700 yılına uzanan pişmiş toprak kadın figürü serginin en eski tarihli eserlerinden. Geçmişi milattan önceye dayanan tarihi büstler, heykeller, testiler ile arkeolojik izleri sürerken, Roma’dan Osmanlı’ya uzanan süreçte tanık olacağınız çini, topuz, miğfer, buhurdan, rahle, hat, traş takımı, hilye-i şerif gibi kıymetli parçalarla kültür tarihine doğru bir yolculuk yapacaksınız. Maziyi Korumak bu yönüyle hem tarih okuması yaptırıyor hem ziyaretçilere toplumsal ve kültürel ipuçları sunuyor. Giriş katta Anadolu Uygarlıkları’ndan objeler, 1.katta Selçuklu ve Osmanlı Sanatı’ndan eserler, 2.katta ise Osmanlı’daki toplumsal yaşama ışık tutan örnekleri görebilirsiniz.




Bugüne dek titizlikle korunmuş eserler, tarihi mirası koruma ve geleceğe aktarma noktasında önemli bir misyon üstleniyor. Müze müdürü Hülya Bilgi maziyi korumanın ve var olanı gelecek nesillere aktarmanın önemine dikkat çekiyor. Bilgi, “Bu eserler bizim değil, dünyanın ortak mirası. Bu bize gelecek kuşakların emaneti. Onlara en iyi şekilde ulaştırmak bizim görevimiz” diyor. Sergi 1 Ağustos’a kadar gezilebilir.



#Sadberk Hanım Müzesi
3 yıl önce