|

Demokrasi adına yine tarih yazdık

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, “15 Temmuz gecesi demokrasi adına da tarihi bir gün oldu. 15 Temmuz gecesi yaşanan cuntacı darbe girişimini halkın gücüyle püskürtebilmek, Türk ve dünya demokrasi tarihinde altın harflerle yazılacak bir kahramanlık örneğidir” diye konuştu.

Yeni Şafak ve
04:00 - 15/07/2017 Cumartesi
Güncelleme: 09:30 - 15/07/2017 Cumartesi
Yeni Şafak
Demokrasi adına yine tarih yazdık​
Demokrasi adına yine tarih yazdık​
Kahramanmaraş’ta 15 Temmuz gecesi neler yaşandı?

Kahramanmaraş kadim medeniyetimizin en önemli merkezlerinden birisi, istiklalin başkentidir. Kahramanmaraşlılar dönemin en güçlü silahları ile donatılmış ordularına karşı iman dolu göğüslerini siper eden bir ecdadın torunlarıdır. Şehrimiz 1. Dünya savaşı sonrası dünyanın en güçlü orduları tarafından işgal edilmiş fakat kahraman ecdadımız iman dolu göğsüyle dünyanın en büyük ordularından birine karşı askeri destek almadan bu işgale karşı durup ülkemizin kurtuluş meşalesini ateşlemiştir. Tarihten bu yana Kahramanmaraş hep asil bir duruş göstermiştir. Kahramanmaraş geçmişte milli mücadelede olduğu gibi, 15 Temmuz demokrasi mücadelesinde de kahramanların diyarı olmuştur ve tek kelimeyle Demokrasi nöbetinde kıyamda durmuştur.

MİLLİ İRADE DİMDİK AYAKTA

Türkiye’nin bütün şehirlerinde darbecilere destek vermeyerek alçak planın bozulmasını sağlayan milletimiz gibi, Kahramanmaraş’ımızın kahraman halkı da, sokağa çıkarak o korkunç gecede darbeye “dur” demiştir. 15 Temmuz’da olduğu gibi zaman zaman bu aziz millete zincir vurmaya kalkanlar olmuş fakat bu aziz millet esaret zincirlerini hep kırmıştır. Tıpkı 97 yıl önce Kahramanmaraş’ta olduğu gibi 15 Temmuz’da da en modern silahlar aziz milletimizin azim ve inancı karşısında çaresiz kalmıştır. Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en büyük ihanetlerden birini o gece yaşadık. Ülkemiz güçlü bir şekilde geleceğe yürüdüğü bir dönemde alçakça bir suikasta uğradı. Türkiye’yi ateşe atmak isteyen güçler içimizdeki maşalarını kullanarak 15 Temmuz gecesi mili iradeye, aziz milletimize, ülkemizin bağımsızlığına, geleceğine karşı büyük bir saldırı, bir işgal girişiminde bulundular. Amaçları kargaşa çıkartmak, ülkemizi kaosa sürüklemek, Irak gibi Suriye gibi yaşanamaz hale getirmekti.

Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan o gece gösterdiği liderlikle tarihi ve dirayetli bir duruş sergiledi. Allah’a hamd olsun Cumhurbaşkanımız , sergilediği liderlikle büyük bir askeri kalkışmayı halkın desteğiyle püskürttü. Aziz milletimiz bir çağrıyla canları pahasına tankların önüne dikilerek kahramanlığını bir kez daha gösterdi. 15 Temmuz’a kadar hiçbir siyasi lider darbelere karşı halk gücünü kullanarak böyle bir direnç ortaya koyamadı. 15 Temmuz gecesi demokrasi adına da tarihi bir gün oldu. 15 Temmuz gecesi yaşanan cuntacı darbe girişimini halkın gücüyle püskürtebilmek, Türk ve dünya demokrasi tarihinde altın harflerle yazılacak bir kahramanlık örneğidir.


OLAY GECESİ TEDBİR ALDIK
Yaşanılanlara nasıl reaksiyon gösterdiniz?

Bizlerde o günü İstanbul’da sıcağı sıcağına yaşadık. 15 Temmuz günü UNESCO’nun toplantısına katılmak için İstanbul’a gitmiştim. Gaziantep ve Şanlıurfa büyükşehir belediye başkanları ile birlikte UNESCO’nun mozaik şehirler projesiyle ilgili toplantısına katılmıştık. Toplantıdan çıktıktan sonra, saat 22.00’ye doğru havaalanına 5-6 kilometre uzakta bir restoranda yemek yerken olaydan haberdar oldum. Vatan haini FETÖ’cü teröristlerin darbe girişiminde bulunduğunu anlar anlamaz, ilk etapta Kahramanmaraş’ta da böyle bir kalkışma olabileceğini düşünerek hemen genel sekreterimi arayıp talimat vererek Tugay ve Kışla başta olmak üzere askeri birliklerin bulunduğu kışlaları daha saat 24:00 olmadan belediyenin iş makineleriyle çevirdik. Türkiye’de belki de bu talimatı en erken veren belediye biziz. Sayın Valimizle de telefonla konuşarak gerekli tedbirleri Kahramanmaraş’ ta çok hızlı bir şekilde aldık. Telefonla yetkililerle konuşarak valimizle istişare ederek bir kriz masası oluşmasını sağladık. O gece Radyolardan halkımıza hitap ederek, belediye hoparlörlerinden salalar okutarak vatandaşlarımızı meydanlara, sokaklara davet ettik.

Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’da, saat 00:25’te canlı yayına görüntülü şekilde bağlanarak, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin rejimine yapılan bu başkaldırının başarısız olacağını ve halkın tüm iradesiyle meydanlarda demokrasiyi savunması gerektiğini söyleyerek, tüm halkı sokağa davet etti. Bu çağrının ardından İstanbul’ da darbeye karşı koymak ve saygıdeğer Cumhurbaşkanımızı karşılamak üzere, yollar kapalı olduğu için 6-7 kilometre mesafeyi yürüyerek havalimanına geçtik. Aziz milletimiz de demokrasiye milli iradeye canları pahasına sahip çıktılar. Tankların karşısında eğilmediler. Bizde bu olanlara karşı milletin muhteşem duruşuna bizzat şahit olmanın haklı gururunu yaşadık.

DARBE OLSAYDI
NELER OLURDU?

15 Temmuz aslında darbe değil bir işgal girişimiydi. Bu hainlerin darbe girişimi görüntüsü altında sergiledikleri terör, Türkiye’nin işgali provasından başka bir şey değildir. Fethullahçı terör örgütü ülkemize de, millete de ihanet etti. Ülkemizi dizayn etmek isteyenlerin taşeronluğunu yapan bu alçak vatan hainleri, 15 Temmuz’da milletin ülkeyi korumak için namuslarına emanet ettikleri silahları millete çevirerek dünyanın en alçak terör örgütü olduklarını gösterdiler.

HAMDOLSUN UCUZ ATLATIK

Darbe başarılı olsaydı darbecilerin zulümlerine karşı silahlı direniş olacak, Türkiye Suriyeye dönecekti. Gönül coğrafyamızın tamamına yakınını yakıp yıkanlar, harabeye çevirenler, bölgesel güç haritasını yeniden belirlemek, siyasi haritaları yeniden şekillendirmek için bunu yaptılar. Hamdolsun millete çektikleri silah kendi yüzlerinde patladı, bumerang gibi onları vurdu. Ve yine hamdolsun peşkeş çekmek istedikleri ülke tarihinde pek az rastlanır bir birlikle beraberlikle hedeflerine doğru yürümeye devam etti.

Bu tarz girişimlerin yaşanmaması için nasıl tedbirler alınmalı?

FETÖ ihanet çetesi gibi 40 yıldır örgütlenen ve her yere sızan bir örgüte karşı savaş açmak ve onun tüm kazanımlarını bir anda boşa çıkarmak büyük bir liderlik ister. Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız canını ortaya koyarak, Türkiye’nin istiklali ve özgürlüğü açısından tarihi önemde bir liderlik ortaya koydu. Türkiye’de maneviyatı istismar eden bir örgütü ancak Sayın Cumhurbaşkanımız gibi olaylara vakıf birisi bitirebilirdi. Aslında FETÖ ülkemize yönelik tehdidin görünürdeki bir maşasıdır. Türkiye’deki istikrardan, devletimizin tam bağımsızlık için verdiği mücadeleden, millileşmesinden rahatsız olan güçlerin bir maşasıdır. Bu nedenle FETÖ örgütünü tüm mensuplarıyla ortaya çıkarmak ve hukuk dairesinde yok etmek mecburiyetindeyiz. Silahlı Kuvvetlerimizden yargımıza, Polis Teşkilatımızdan istihbarat kuruluşlarımıza, okullarımızdan hastanelerimize kadar her yere sızabilen ihanet şebekelerine karşı kendimizi güçlendirmeliyiz.



#15 Temmuz
#FETÖ
7 yıl önce