|

Sanatla Göbeklitepe’yi anlatacağız

Göbeklitepe'yi anlatan Bereketli Hilal sergisi açıldı. Sergiye eserleriyle katılan heykeltraş Özge Günaydın, “Ben heykellerimle, Fırat Neziroğlu dokumayla ve Eren Şahan Bağcı da mücevher koleksiyonuyla sergiye katıldı. Sembol olarak seçtiğimiz bereketli hilal bizim coğrafyamızı anlatıyor” ifadelerini kullandı.

Hatice Saka
04:00 - 27/10/2019 Pazar
Güncelleme: 01:13 - 27/10/2019 Pazar
Yeni Şafak
Bereketli Hilal Sergisi
Bereketli Hilal Sergisi

42 Dünya Miras Komitesi Toplantısı’nda Dünya Mirası Kalıcı Listesi’ne dahil edilen Göbeklitepe için sanatçılar bir araya geldi. Anadolu Kültürel Girişimcilik sponsorluğundaki Bereketli Hilal sergisi Fırat Neziroğlu, Eren Şahan Bağcı ve Özge Günaydın’ın katkılarıyla hazırlandı.

ÖZGÜN AMA SORUMLULUĞU BÜYÜK


Projenin fikir sahibi heykeltraş Özge Günaydın, Bereketli Hilal’in yaşadığımız toprakların bereketini sembolize ettiğini dile getirdi ve şöyle devam etti: “Göbeklitepe milattan önce 12 bin yıla ait olan kült bir yapı, buğdayın orada bulunmasıyla tarihi konumu ve yeri oldukça değişti. Buna kayıtsız kalamazdık.Göbeklitepe yılı olması sebebiyle de üç sanatçı bir araya geldik. Ben heykellerimle, Fırat Neziroğlu dokumayla ve Eren Şahan Bağcı da mücevher koleksiyonuyla sergiye katıldı. Ülkemizin tanıtımına birazcık katkıda bulunmak istedik.” Günaydın, 11 ay süren çalışmalarını ise şöyle anlattı: “ Defalarca Göbeklitepe’ye gittim, notlar tuttum. Aslında özgün bir iş ortaya koyuyorsunuz ama esinlendiğiniz bir yer var. Ülkenizin dünya mirasını tanıtmakla görevlisiniz. Dolayısıyla çok fazla inceleme, araştırma yaptım. Konuyu tüm boyutlarıyla ele almaya özen gösterdim. O yüzden uzun bir süreçten ve yoldan geçtik diyebilirim.” Göbeklitepe kült yapısının içerindeki T sembollerinin stilize edilmiş minyatürünü yapan Günaydın, Bereketli Hilal sembolünün eş zamanlı olarak bronz mühür koleksiyonlarını da yapmış. Serginin bütün Türkiye’yi gezeceğini belirten sanatçı, özellikle gençlere yönelik çalışmalar yapacaklarının altını çizdi ve ekledi: “Gençlerimiz maalesef dünya miraslarımızın ve topraklarımızda neyi barındırdığımızın bilincinde değiller. Okullarda konfresanlar vereceğiz ve onlara Göbeklitepe’yi anlatacağız.”

TASARIMLARIMDA ANADOLU HEP OLACAK


Dokuma sanatçısı Fırat Neziroğlu, dönemin sosyal hayatını buğday ve başak gibi figürlerde imgeledeği çalışmalarıyla sergide yer aldı. Göbeklitepe ile bütün tarihin yeniden yazıldığına vurgu yapan Neziroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bildiğimiz her şey bitiyor. İnsanların mağaralarda bir kültürü olmadan yaşadığını düşündüğümüz zamanların çok ötesinde Göbeklitepe’yi buluyoruz. Orada bir kültür ve toplanma merkezi olduğunu biliyoruz. Bu eski medeniyetin elleriyle böylesine iyi ürünler ortaya çıkarabilmesi çok kıymetli. Ben dokumacıyım ve zaten ellerimle işler yapıyorum. Bugün zaten temel sorun ellerimizi kullanmıyor oluşumuz, iki parmakla her şey sanal alemde yaşanıyor. Bu yaşamda insanın bir şeyi var etmesi gerek ve bunun için eller bizim temel aracımız. Göbeklitepe’yi dokuma performansıyla ortaya koymak benim için bu anlamda çok önemli.” Şubat ayında New York Fashion Week defilesinde Anadolu’dan topladığı giysi kalıplarını kullanan Neziroğlu, bundan sonraki çalışmalarının haritasının bir yerinde Göbeklitepe olacağını söyledi.

GİYELİBİLİR HEYKEL GİBİ


Mücevher tasarımcısı Eren Şahan Bağcı ise kazı bölgesinde keşfedilen motiflerden oluşan bir mücevher ve takı koleksiyonu ile sergiye katıldı. Genellikle bronz ve gümüş üzerine çalışan sanatçı, bu sergi için aylar süren bir araştrıma sürecinden geçmiş. Göbeklitepe’ye dair koleksiyon hazırlamanın büyük bir onur olduğunu belirten Bağcı, sözlerine şöyle devam etti: “Göbeklitepe’ye özgü maskülen son derece sert hatları mücevher ile birleştirmek aslında çok zevkliydi. Çünkü giyilebilir heykel bakış açısıyla tasarımlarıma yaklaşmak istiyorum. Özellikle modelleme üzerine çalışıyorum ve burada Göbeklitepe’nin sembollerini takılarda belli başlı objelerde kullanarak ruhunu hiç zedelemeden bir araya getirmeye çalıştım. Tabiki o dönemde ilk tarımın yapılmış olması çok önemli. O yüzden başak ve buğday figürleri, tilkiler, yılanlar gibi hayvan figürleri kullandım.” Göbeklitepe’nin kendisi için bir serüven olduğunu söyleyen Bağcı, kalıntılar çıktıkça koleksiyonumu geliştirmeyi düşündüğünü belirtti.

  • Tarih yeniden yazılıyor
  • #TarihYenidenYaziliyor etiketini kullanılan sergi 28 Ekim tarihine kadar İstanbul Harbiye Askeri Müzesi’nde açık olacak. Sonrasında da çeşitli illerde bir roadshowa çıkarak daha fazla insana ulaşacak. Okullarda düzenlenen konferanslara ek olarak sanatçılar atölye çalışmalarıyla da projeyi anlatacak.
#Göbeklitepe
#Bereketli Hilal
4 yıl önce