Süt ve süt ürünleri üzerine bilimsel çalışmalar yürüten Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih Özdemir, kalsiyumun tek kaynağının süt ve süt ürünleri olduğunu, demirin ana kaynağının da et olduğunu belirtti.
Sütü çok önemsediğini belirten Özdemir, şunları kaydetti: "Maalesef ülkemizde süt ve süt ürünlerini yeteri kadar tüketmiyoruz. Türkiye'de kemik hastalıkları erken yaşlarda görülürken, Avrupa Birliği ülkelerinde 70'li yaşlardan sonra başlıyor. Biz günlük ihtiyacımız olan süt ve süt ürünlerinin dörtte birini bile tüketmiyoruz. Türkiye'de yıllık içme sütü 25 litre civarında. Avrupa Birliği ülkelerinde 70-80 litre, hatta bazı ülkelerde 120 litreye çıkıyor kişi başına tüketim. Hakikaten biz az tüketiyoruz ileri yaşlarda bunun problemini yaşıyoruz."
Özdemir, "Sadece kalsiyumu almak önemli değil, onu vücuda lokalize etmek gerekiyor. O da hareketle oluyor. Yani kalsiyumu alıp, oturuyorsanız bunun kaslara, kemiklere lokalize olmadığı zaman bundan da bir sonuç alamıyorsunuz. Kalsiyumu günlük ağırlıklı olarak sütten ve yoğurttan almak gerekiyor. Bunun yerine peynir de tüketilebilir" ifadesini kullandı.
"100 gram peynir 600 miligram kalsiyumu karşılar. 100 gram kaşar peyniri yerseniz kalsiyum ihtiyacının hepsini karşılarsınız ama hem ekonomik olarak hem de vücudumuza her gün bu kadar peynir iyi gelmeyebilir" diyen Özdemir, herkesin kalsiyum konusunda bilinçli olmasını istedi.
Annelere de uyarıda bulunan Prof. Dr. Özdemir, "Çocuklara süt içirip, hemen uyutmamak gerekiyor. Çocuk sütünü içip, biraz hareket etmeli. Kalsiyumun vücuda lokalize olması açısından hareket etmesi önemli ama tabii çocuklar sütü günün her öğünü tüketmeli" dedi.