Yıllarca okuyup çok iyi eğitimler aldıktan sonra nihayet idealinizdeki işi elde ettiniz. Çok büyük bir şirkette iyi bir pozisyona geldiniz. Bir gün bilgisayarın başında otururken kendinizi "Ben burada ne yapıyorum?" sorusuyla karşı karşıya bulabilirsiniz. Iskaladığınızı düşündüğünüz hayallerinizi gerçekleştirmek için kariyerinizi bırakıp küçük bir kasabaya yerleşebilirsiniz. O kadar cüretkar olmayıp hem kariyerini hem hayallerini gerçekleştirenler soluğu Ofisten Sahneye ve Ofisten Mutfağa yarışmalarında alıyor.
HY Tanıtım’ın kurucusu Hakan Yanar, “Şirket çalışanları plazalar içinde sıkışıyor. Onların yapmak isteyip de profesyonel olarak yapamadıkları hobileri var. Yemek yapmak, şarkı söylemek gibi... Bunları ortaya çıkaralım” diyerek bu iki yarışmayı düzenliyor. Ofisten Sahneye bu yıl 8. yaşını kutluyor. Ofisten Mutfağa da 3. yaşında. Yedi yıldır sadece İstanbul’da yapılan Ofisten Sahneye bu yıl ilk kez Ankara ve İzmir’de de gerçekleşecek. Ofisten Sahneye yarışmasına her yıl 30 kadar şirket katılıyor. Yarışma yaklaşık on gün sürüyor. Şirket çalışanları izleyici olarak katılıyor. Yarışmanın müzik dünyasının profesyonellerinden oluşan bir de jürisi var. Jüride bu yıl Yalçın Birol, Selim Öztürk ve Seran Bilgi bulunuyor. Birinci, yüzde 70 jüri kararıyla yüzde 30 da seyirci oylamasıyla seçiliyor.
İş Sanat’ın kurucularından olan Yanar, sekiz yıl boyunca birçok şirketle çalıştıktan sonra HY Tanıtım’ı kurmuş. Yanar, “Ofisten Sahneye yarışmasına her şirket bünyesinde çalışan minimum üç, maksimum sekiz kişilik orkestralarla katılabiliyor. Buradaki tek ve en büyük kriter orkestra üyelerinin bordrolu çalışan olması. Yarışmaya bireysel başvuru almıyoruz. İnsan kaynakları aracılığıyla başvuru yapılıyor. Grup hem çalıp hem söylüyor. Sahnede her orkestra üç şarkı söylüyor ve on beş dakika kalıyor. Şirketlerde biz kültürünü, aidiyet duygusunu çok geliştiriyor, beraber çalışma isteğini artırıyor. Kol kola sahne alıyorlar yöneticiler müdür gibi davranmayıp ekibin bir parçası oluyor” diyor.
“Kravatlı, döpiyesli veya takım elbisieli insanlar sahneye çok farklı bir kimlikle geliyorlar. CEO davul çalarken asistan şarkı söyleyebiliyor. Burada title, ego, kariyer işlemiyor. Ekip olmayı hissediyorsunuz” diyerek devam eden Yanar’ın en büyük gayesi bu yarışmayı yurt dışına taşımak. Yanar, yarışmanın önümüzdeki yıl Dubai'de yapılabileceğinin sinyallerini veriyor. Ofisten Sahneye yarışmasına 23 Mart’a kadar başvuru yapabilirsiniz.
Hale Dizer dört senedir MAN Türkiye A.Ş.'de çalışıyor. Gruplarının adı Lion’s Band. Profesyonel olarakmüzikle ilgilenen Dizer, “Özellikle sektörümüzdeki firmalar ile kurumsal rekabeti sosyal alanlarda da yaşamak istedik. Aynı zamanda gerçek bir sahnede kendi dinleyicilerimiz dışında farklı dinleyicilere çalmak fikri de bizi oldukça cezbetti. Ofiste istek yapanlar olmuyor değil tabi. Şaka bir yana, yarışmaya katılacağımızın belli olmasıyla birlikte şirketimizin ve çalışma arkadaşlarımızın desteklerini tüm yarışma süreci boyunca çok yoğun hissettik" diyor.
*Gamze İşgüden 2005 Marmara Üniversitesi mezunu. Son 3 yıldır Odeabank’ta Organizasyon, Süreç ve Performans Yönetimi Bölümü’nde çalışıyor. Gruplarının ismi Odeaband. Aileden gelen bir mirasla müziğin içinde büyüyen İşgüden, ortaokulda ilk enstrümanı gitar ile tanışmış sonrasında piyano ve keman ile devam etmiş. “Enstrüman çalıyor olmak bana şarkı yazabilme özgürlüğü sundu ve şarkı söylememi geliştirdi. Sonrasında şan dersleri almaya başladım ve halen bir vokal koçu ile çalışmalarımı sürdürüyorum” diyen İşgüden, içindeki müzik aşkını şöyle anlatıyor: “Müzik benim hayatımın olmazsa olmazı. İşimin de bir parçası olması keyif veriyor. İş arkadaşlarımla her hafta düzenli prova almak, müzik yapmak bana motivasyon sağlıyor.”
* Ofisten Mutfağa yarışmasının jüri üyelerinden Elif Edes Tapan, “Katılanların amatör olduğunu düşünerek değerlendiriyoruz. Onları yüreklendirmek gerektiğini unutmadan” diyor. Yarışmanın bir diğer jüri üyesi Eataly İstanbul Executive Chef Claudio Chinali ise değerlendirmenin nelere göre yapıldığını “Takım olarak nasıl çalışıyorlar, mutfağı temiz bırakıyorlar mı, yaratıcılık var mı, çünkü bütün malzemeleri vermiyoruz. Sunum ve tabi ki lezzet olarak da oy veriyoruz” şeklinde özetliyor.
Flormar da Ofisten Mutfağa yarışmasına iki yıldır katılıyor. Çok profesyonel olarak hazırlandıklarını söyleyen görsel düzenleme ve pazarlama departmanı çalışanı Ömer Sezgin, “Biz zaten genel olarak çok sosyal bir ekibiz. Yıl içerisinde birçok aktivitemiz oluyor. Kendi içimizde de ön eleme yaptık. On ekip katıldı beşi elendi beş ekip kaldık. Bu sene kazanamazsak seneye yine katılacağız. Kendi restoranımızı açana kadar devam edeceğiz. Ekip çalışması olunca herkes egosunu bir kenara bırakıyor. Herkes kimliğini unutup bir amaç için yarışıyor” diyor.
Bengü Ayyıldız 13 yıldır BDH Bilişim Destek Hizmetleri’nde çalışıyor. Şu anda 3. Havalimanı Wireless Network kuruluş projesinde Kalite Kontrol Müdürü olarak görev alıyor. Şirketin müzik grubu Out Of Office’te ise bas gitar çalıyor. 2011’de Ofisten Sahneye ile tanışan Ayyıldız, “15 dakikalığına da olsa sahnede kendimizi rock star gibi hissettiğiniz bir yarışmadan vazgeçmek pek mümkün değil. Şahsen benim özgüvenim tavan yapıyor bu yarışma sonrası" diyor. Ayyıldız, iş yüzünden hep ertelemek zorunda kaldığı hobilerinden biri ile uğraşmanın işteki motivasyonunu da artırdığını söylüyor.
- Gastro kulübümüz bile var
- Ofisten Mutfağa yarışması da tıpkı Ofisten Sahneye’de olduğu gibi aynı amaçlarla düzenleniyor. Ofisten Mutfağa’nın finali 27 Şubat’ta yapılacak. Ford Otosan, yemek yarışmasına iki yıldır katılıyor. Ford Otosan Ürün Geliştirme Mühendisi olan Utku Sancar, “Biz şirket içinde Fogastro diye bir kulüp de kurduk. Bu tarz etkinlikler düzenleyip katılıyoruz. Geçen sene dört erkektik. Bu sene kadın eli değsin istedik. Biz yağla çok haşır neşiriz ama unla da haşır neşir birileri olsun istedik. Bizim en büyük stratejimiz planlı yemek yapıyor olmamız” diyor.
