|

Akşam namazı nasıl kılınır, kaç rekattır? İşte Akşam namazı kılınışı

Akşam namazı nasıl kılınır ve kaç rekattır? Akşam namazı kılınışını öğrenmek isteyenler haberimizdeki açıklamalardan faydalanabilirler.

Yeni Şafak
20:05 - 10/12/2016 Cumartesi
Güncelleme: 20:20 - 10/12/2016 Cumartesi
Diğer
Akşam namazı nasıl kılınır, kaç rekattır?

İşte bu sorunun yanıtını öğrenmek isteyenler haberimizden detaylı açıklamaları görebilirler. Müslüman alemi için oldukça önemli aylardan biri olan Rebiülevvel ayının 11. günü Mevlid gecesi idrak edilecek. Bu değerli günler içinde Akşam namazının nasıl kılındığı ise merak ediliyor. Akşam namazında okunacak duaları ve kılınışı haberimizde sizlerle paylaşıyoruz.



Akşam namazı nasıl kılınır?

Akşam namazında hangi dualar okunur ve kaç rekattır? İşte bu gibi soruların yanıtını öğrenmek isteyenler haberimizden detaylı olarak açıklamaları görebilirler. İslam aleminin en değerli ibadeti olan namaz hakkındaki bilgileri de buradan sizlerle paylaşıyoruz. Akşam namazının nasıl kılındığını ve okunacak duaları buradan ayrıntılı olarak görebilirsiniz.



Akşam Namazı

önce “3 rekat Farz” sonra ise “2 rekat sünnet” olarak kılınır.

Akşam Namazı

önce "3 rekat Farz" sonra ise "2 rekat sünnet" olarak kılınır.



Akşam Namazının 3 Rekat Farzının Kılınışı

Akşam Namazı Farzının 1. Rekatı



Kamet getirilir.


Niyet edilir: "Niyet ettim Allah rızası için bu günkü Akşam namazının üç rekat farzını kılmaya"


Tekbir getirilir: İki elin avucu açık olarak baş parmakların kulak yumuşağına değeceği şekilde eller kaldırılır ve "Allah'u Ekber" denir.


Sübhaneke okunur.


Euzü Besmele çekilir: "Euzubillahimineşşeytanirracim – Bismillahir rahmanir rahim" Fatiha okunur: Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az üç ayet ) okunur.


"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.


Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve İkinci rekat için ayağa kalkılır.



Akşam Namazı Farzının 2. Rekatı


Besmele çekilir: "Bismillahir rahmanir rahim"


Fatiha okunur: Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az üç ayet ) okunur.


"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.


Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.


Ettehıyyatü okunur.


"Allah'u Ekber" denir ve Üçüncü rekat için ayağa kalkılır.



Akşam Namazı Farzının 3. Rekatı


Besmele çekilir: "Bismillahir rahmanir rahim"


Fatiha okunur:


"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.


Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.


– Ettehıyyatü okunur.


– Salli ve Barik duaları okunur.


– Rabbena atina ve Rabbenağfirli duaları okunur.


Selam verilir. Önce sağa sonra ise sola selam vermek sureti ile selam verilir. Selam şöyle verilir. "Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah" denir.


"Allahümme entesselamü ve minkes selam tebarekte yazel celali vel ikram" dedikten sonra, sünneti kılmak için hemen ayağa kalkılır.



Akşam Namazının 2 Rekat Sünnetin Kılınışı

Akşam Namazı Sünnetinin 1. Rekatı



Niyet edilir: "Niyet ettim Allah rızası için bu günkü Akşam namazının iki rekat sünnetini kılmaya"


Tekbir getirilir: İki elin avucu açık olarak baş parmakların kulak yumuşağına değeceği şekilde eller kaldırılır ve "Allah'u Ekber" denir.


Sübhaneke okunur.


Euzü Besmele çekilir: "Euzubillahimineşşeytanirracim – Bismillahir rahmanir rahim" – Fatiha okunur: Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az üç ayet ) okunur.


"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.


Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve İkinci rekat için ayağa kalkılır.



Akşam Namazı Sünnetinin 2. Rekatı


Besmele çekilir: "Bismillahir rahmanir rahim"


Fatiha okunur: Zamm-ı sure (Kuran ı Kerimden en az üç ayet ) okunur.


"Allah'u Ekber" denir ve Rükü'a eğilinir: "Subhane Rabbiyel Azim" üç kere denir.


Rükü'dan doğrulur: "Semi Allahulimen Hamide – Rabbena lekel Hamd" denir.


"Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir.


-"Allah'u Ekber" denir ve Doğrularak oturulur, sonra tekrar. "Allah'u Ekber" denir ve Secdeye gidilir: Secdede üç kere "Subhane Rabbiyel Ala" denir. "Allah'u Ekber" denir ve Oturulur.


– Ettehıyyatü okunur.


– Salli ve Barik duaları okunur.


– Rabbena atina ve Rabbenağfirli duaları okunur.


Selam verilir. Önce sağa sonra ise sola selam vermek sureti ile selam verilir. Selam şöyle verilir. "Es Selamu Aleykum Ve Rahmetullah" denir.



NAMAZIN MAHİYETİ ve ÖNEMİ


Kur'an'da bizim Peygamberimiz'den önceki peygamberlerin namaz kılmakla emrolundukları değişik vesilelerle belirtilmektedir (bk. el-Bakara 2/83; Yûnus 10/87; Hûd 11/87; İbrâhim 14/37, 40; Meryem 19/30-31, 54-55; Tâhâ 20/14; el-Enbiyâ 21/72-73; Lokmân 31/17). Bundan anlaşıldığına göre namaz ibadeti sadece Muhammed ümmetine has olmayıp önceki dinlerde de bulunmaktaydı.



Siyer kitaplarındaki mevcut bilgilere göre, ilk vahyin sonrasında Hz. Peygamber'e risâlet yüküne dayanmasını, sabretmesini öneren âyetler gelmiş ve bunu izleyen fetret döneminden sonra namaz farz kılınmıştır. Namazın daha önceki dinlerde de emredilmiş olduğu hatırlanınca, namazın güçlüklere direnç göstermede bir fonksiyonu bulunduğu anlaşılmaktadır. Nitekim bir âyette "Ey inananlar sabır ve namaz (salât) ile yardım isteyin" (elBakara 2/153) buyurulmaktadır.



Namaz farz kılınınca Cibrîl, Hz. Peygamber'e gelerek onu vadi tarafına götürmüş, orada fışkıran su ile önce Cibrîl sonra Hz. Peygamber abdest almış ve beraberce iki rek'at namaz kılmışlardır. Hz. Peygamber mutlu bir biçimde eve gelmiş, eşi Hatice'nin elinden tutarak oraya götürmüş ve aynı şekilde Hatice ile birlikte abdest alıp iki rek'at namaz kılmışlardır. Kimi bilginlere göre İsrâ sûresindeki "Namazda yüksek sesle okuma" (el-İsrâ 17/110) âyeti, bu gizli namaz dönemiyle ilgilidir.



İslâm'ın başlangıç yıllarında namaz, sabah ve akşamleyin kılınan ikişer rek'attan ibaret iken, yaygın kabul gören görüşe göre, Mi'rac olayından sonra beş vakit namaz farz kılınmıştır. "Kendi nefsinde bir yakarış ve ürperiş içinde ve pek yüksek olmayan bir sözle sabah ve akşam Rabbini an; gafillerden olma" (el-A'râf 7/205) âyeti namazın başlangıçtaki durumuyla ilişkili görülmektedir.



Yine yaygın kabule göre, Cibrîl'in Hz. Peygamber'e Kâbe'de, namazın vakitlerini göstermek üzere imamlık etmesi Mi'rac olayının ertesi günü olmuştur.



Her din, yaratıcı kudret karşısında boyun eğmek ve kutsal ile bağlantı kurmak temeli üzerine kurulur ve her dinde bunu sağlamak üzere öngörülen merasimler bulunur. İslâm dininde yüce yaratıcı Allah'a yaklaşmanın yolu, ona yükselmenin basamağı ve bu bakımdan en parlak ve önemli ibadet, namaz ibadetidir. Bu özelliğinden dolayı namaz diğer bütün ibadetlerin özü ve özeti sayılmıştır. Nitekim Hz. Peygamber bir hadislerinde "Namaz dinin direğidir" (Tirmizî, “Îman”, 8; Müsned, V, 231, 237; Aclûnî, Keşfü'l-hafâ, I, 31-32) buyurmuş, secdeyi de kulun Allah'a en yakın olduğu hal olarak nitelendirmiştir (Müslim, “Salât”, 215; Nesâî, “Mevâkýt”, 35).



Kelime-i şehâdetten sonra İslâm'ın en önemli rüknü olan namaz, günde beş ayrı zaman diliminde olmak üzere kadın ve erkek her müslüman için bir görevdir. Esasen namaz ibadetinin hiçbir amaç ve hikmeti olmasa bile, diğer ibadetlerde olduğu gibi, namaz ibadetini sırf inanılan dinin bir gereği, yüce yaratıcının bir emri olduğu için, hiç değilse bunun için yerine getirmelidir.



İbadetler, akla aykırı olmamakla birlikte, yapı ve muhtevaları itibariyle akıl yoluyla kavranabilir, açıklanabilir konular dışında yer alırlar. Fakat namazın, salt emredilmiş şekillerden ibaret anlamsız bir şey olmayıp amaç ve hikmetlerinin bulunduğuna işaret eden âyet ve hadisler bulunmaktadır. Bir kere, namaz diye tercüme ettiğimiz salât kelimesi, Arapça'da “dua etmek, övmek, tâzim etmek” gibi anlamlara gelmektedir. İlgili âyet ve hadislere göre namazın farz kılınmasındaki hikmetlerden biri de, namaz kılan kimsenin Cenâb-ı Allah'ın kudret ve kuvvetini, azabını, rahmetini, hayal ve hâfızasına nakşederek nefsini tehzip etmesi ve bu suretle kendisini her türlü fenalıklardan, hatalardan, suçlardan alıkoymasıdır. Allah düşüncesi ve kalbi



Allah'a bağlama, insanı her türlü fenalıktan alıkoyar. Namaz da Allah'ı sürekli hatırlamanın en büyük vesilesidir. Nitekim âyette "Beni hatırlamak/anmak için namaz kıl" (Tâhâ 20/14) buyurulmaktadır. Namaz emrini, Allah Teâlâ'nın yeryüzüne melek aracılığıyla göndermeyip Mi'rac gecesi Hz. Peygamber'in huzuruna çıktığında ona tebliğ etmesi de (Buhârî, “Salât”, 1; Müslim, “Îmân”, 263), bu ibadetin müslümanın dinî ve ruhanî hayatı açısından önem ve anlamını göstermektedir. Bu sebeple de dinî literatürde namaz ibadetinin bu yönünü, namazın kulun Allah'a ulaşması, kavuşması yolunda önemli bir araç olduğunu anlatmak için"Namaz müminin mi'racıdır" denilmiş, ümmetin namazla ilgili ortak bilinç ve değerlendirmesi âdeta bu cümleyle özetlenmiştir.



Namaz belli eylemler ve özel rükünler ile yüce Allah'a kulluk etmektir. Namazın dış görünüşü birtakım şekiller ve zikirden ibaret ise de, içerisi ve gerçek mahiyeti, yüce yaratıcıya münâcât etmek, O'nunla konuşmak, O'na yakınlaşmak ve O'nu müşahede etmektir. Bu özelliğinden dolayı, yani yüce yaratıcı ile teklifsiz, aracısız buluşma ve konuşma anlamına gelişinden dolayı, namaz ilâhî bir lutuf olarak kabul edilmiştir.



Namazı terketmek, kılmamak büyük günahtır. Peygamberimiz, kıyamet gününde hesabı sorulacak ilk amelin namaz olacağını bildirmiştir (Tirmizî, “Salât”, 188). Namaz kılmak, Müslümanlığın dışa yansıyan temel göstergelerinden biri sayıldığı için İslâm bilginleri farziyetini inkâr etmeksizin namazı terkeden kimse için, mevcut bazı rivayetleri de kendi anlayışlarına göre de ğerlendirerek, bazı müeyyideler öngörmüşlerdir. Gayet tabiidir ki namaz ve diğer ibadetler Allah rızâsı için ve içten gelerek yapıldığında anlamını ve amacını gerçekleştirmiş olur. Bunun dışında birtakım zorlamalarla veya gösteriş için kılınan namazların bir değeri olmadığına göre, namazı terkedenler için fakihlerin kendi zamanlarına göre öngördükleri müeyyideleri kamu düzeni ve genel ahlâk ilkesi açısından değerlendirmek gerekir. Esasen bu müeyyidelerin dayandırıldığı hadislerin büyük çoğunluğu, namazın terkedilmesinin müeyyidesini değil, İslâm dininde namaz ibadetinin önemini gösterme amacına yönelik bulunmaktadır. Kimsenin kimseyi zorla müslüman etme hak ve yetkisi bulunmadığına göre, bu dine mensup olanlar kendi özgür iradeleriyle bu dini seçmiş olacaklar ve bu dinde oldukça önemli bir yeri bulunan namaz ibadetinden haberdar olacak ve bunu zevkle yerine getireceklerdir.



#Akşam Namazı nasıl kılınır
#Akşam namazı kılınışı
#Akşam namazı kaç rekat
7 yıl önce