Terörsüz Türkiye süreciyle ilgili çalışmalar adım adım ilerliyor. MHP lideri Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan süreç, PKK kongresinin toplanmasıyla sürüyor. Teröristlerin silah bırakması için başlatılan süreçte gözler, örgütün pek çok terör kampının bulunduğu Irak’a çevrildi. Pek çok terör kampının bulunduğu Irak'ta da önemli gelişmeler var. Teröristlerin bir bölümü Süleymaniye'ye yerleşirken, silahlar Bağdat'a teslim edilecek. Teröristlerin gözetimi de buradan yapılacak.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan Terörsüz Türkiye süreci, terör örgütü PKK’nın kongresini toplamasıyla devam ediyor. Adım adım silah bırakma sürecine yaklaşılırken, gözler PKK’ya ait Kandil, Gara, Metina, Zap ve Avaşin- Basyan bölgelerinde pek çok sözde eğitim kampı, sığınakları ve lojistik merkezlerinin bulunduğu Irak’a çevrildi.
ÖNCE KOMİSYON KURULACAK
Terör örgütünün Irak’taki varlığı, Türkiye’nin güvenlik politikalarında önemli bir yer tutarken, ülkenin Terörsüz Türkiye sürecinde de kilit rol üstlendiği ifade ediliyor. Irak Türkmen Cephesi (ITC) üyesi eski Erbil Milletvekili İmdat Terzi, süreç kapsamında PKK’nın silah bırakmasının adım adım gerçekleşeceğini belirterek, “Örgütün bir bölümü Süleymaniye’ye yerleşecek. Türkiye ile Irak arasında oluşturulması planlanan bir komisyon var. Bu komisyonla yapılacak görüşmelerden sonra silahların Bağdat’a teslim edileceği belirtiliyor” diye konuştu.
SİLAH BIRAKANLARA GÖZETİM
Türkiye’nin süreçteki tavrının çok net olduğunu vurgulayan Terzi, "Silah bırakanlar Süleymaniye, Irak ve Bağdat hattının gözetiminde olacak. Zaman içinde atılacak adımlarla ilgili yine bu komisyonda birtakım görüşmeler yapılacak” şeklinde konuştu.
İRAN KOZUNU BIRAKMIYOR
Terör örgütünün şu an kongre aşamasında olduğunu hatırlatan Terzi, “Örgütün büyük bir kısmı silahların bırakılarak feshedilme meselesine olumlu yanıt verdiği belirtiliyor. Yalnızca İran'ın domino ettiği bir grubun silah bırakmaya yanaşmıyor. Bu sebeple görüşmeler devam ediyor" vurgusu yaptı.
IRAK’TA DESTEK VAR
Irak’ta genel olarak PKK’nın silah bırakmasının desteklendiğini anlatan Terzi, “Her ne kadar bazı ülkeler PKK’yı Türkiye’ye karşı bir koz olarak kullansa da NATO ülkelerine yönelik PKK’ya desteğinizi kesin çağrılarının özellikle Avrupa’da ciddi yansımaları oldu. PKK’nın tepe kadroları artık eskisi kadar destek görmediklerini düşünüyor” diye anlattı.
TALABANİ’NİN SÜRECE KATKISI ÇOK
Örgütün Kandil’deki sözde üst yönetimiyle bu süreçte KYB lideri Bafel Talabani’nin sık sık görüştüğünü ifade eden Terzi, “Talabani özellikle süreçte Kandil'deki yönetimle çok görüşerek, onları Terörsüz Türkiye sürecine ikna etmiş. Kandil’deki yöneticilere, artık Türkiye ile birlikte hareket etmeleri gerektiğini anlattı” şeklinde konuştu. Terzi, “Talabani de tamamen PKK’ya yaklaşınca bunun sonuçları olacağını gördü. Bu sebeple artık başka bir yol deniyor. Bakın Irak’ta seçimler oldu, halen hükümet kurulamadı. Bunların hepsi üstüne düşülmesi gereken önemli konular. Birtakım paradigma değişiklikleri şarttı, Talabani de bunu yaptı” değerlendirmesi yaptı.
APARAT GİBİ KULLANDILAR
Terör sorununun çözülmesi gereken bir problem olduğuna vurgu yapan Terzi, “PKK Türkiye’ye karşı bir aparat gibi kullanıldı. Terör Türkiye’yi son derece zor duruma da soktu. Ancak bir taraftan da Türkiye gerçekten bölgenin güçlü bir ülke konumu haline geldi. Bana kalırsa bir de dağa çıkan gençlerin de bakış açısında önemli değişiklikler var. Günün sonunda Türkiye ile iş birliği yapmak zorunda kaldılar. Özellikle Gazze’de yaşananlardan sonra Ortadoğu’da dikkat edilmesi gereken önemli noktalar var. Her ne olursa olsun bu süreci Türkiye’nin iyi yönettiğini düşünüyorum. PKK’nın farklı ülkelerce Türkiye’ye karşı kullanıldığı aşikâr. Devlet aklı da bunu bildiği için böyle bir süreci başlattı. PKK’nın gücü elindeki silahtır, silah alındığında o eski gücünün kalmayacağını hepimiz biliyoruz. Bu sebeple kazanan PKK değil Türkiye olacak” vurgusu yaptı.
