Darbe girişiminde bulunan askerler medyayı da hedef aldı. O sırada televizyonlarını açanlar TRT'den korsan bildiriyi izlediler. CNN TÜRK binasına ve TRT WORD'e de saldırılar, baskınlar düzenlendi. Dehşet dolu anları diğer yayın organları da yaşadı ama hepsi büyük bir profesyonellik göstererek yayınlarına devame ttiler. TV NET, darbeyi duyuran ilk yayını yaptı. O gecenin tüm ayrıntılarını CNNTÜRK Genel Müdürü Erdoğan Aktaş, Erdoğan'ı cep telefonuyla yayına bağlayan Hande Fırat, darbecilerin kendisini masasından kaldırmasına kadar kameranın önünden ayrılmayan Başak Şengül, TV NET Haber Müdürü Serhat İbrahimoğlu, o gece meydanlara çıkan ve yaralanıp gazi olan TV NET Spikeri Cemallettin Tül, TRT WORLD haber spikeri Andre Sanke ve editör Elif Merve Yediyıldız ile değerlendirdik.
Darbe girişiminde bulunan askerlerin TRT'den sonra ikinci saldırdıkları yer CNN TÜRK televizyonu oldu. Neden CNN TÜRK televizyonunu hedef alındığını CNN TÜRK Genel Müdürü Erdoğan Aktaş, “Bunun yanıtı basit. Türkiye'nin en etkili ve en çok izlenen haber kanalı CNN TÜRK ve bunu herkes biliyor. Her zamanki yayıncılık anlayışını sürdüren CNN TÜRK darbe girişimi başladığı andan itibaren demokrasiden yana tavır koymuştu. Bu çok netti. Herkesin merak ettiği anda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın CNN TÜRK ekranlarından halka seslendiği zaman, bütün Türkiye CNN TÜRK'e kilitlendi. Doğal olarak da darbecilerin ilk medya hedefi haline geldi” sözleriyle açıkladı.
Askerin sadece kendisine değil tüm çalışanlara silah doğrulttuğunu dile getiren Aktaş, “Zaman zaman da zor kullandılar. Ben ilk baştan itibaren askerleri sakinleştirmeye çalıştım ve yaptıklarının kanunsuz olduğunu söyledim. Askerleri, “Durun. Benim sizin yaşınızda oğlum var” diyerek karşıladım. 20-21 yaşındaki çocuklardı zaten ve çok şaşırdılar. Ne diyeceklerini bilemediler. Emir aldıklarını ve bunu uygulamak zorunda olduklarını söylediler. Ben de, “Bu emir kanunsuz ve sizin kanunsuz bir emri reddetme şansınız var. Olup bitenleri anlamamış olabilirsiniz. Bu işler sizin bildiğiniz gibi değil. Yapmayın, hem kendinizi hem de memleketimizi yakmayın” şeklinde konuşarak durumu anlatmaya çalıştım” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk kez CNN TÜRK ekranına Hande Fırat'ın cep telefonundan Facetime uygulaması ile halka seslendi. O anı Hande Fırat şöyle anlattı: “Ben öncelikle işimi yaptım. Cumhurbaşkanını o gece konuşması mesleki anlamda “büyük haber”di. Henüz o gecenin ayrıntılarını o an A'dan Z'ye bilmiyorduk. Ancak şunu söylemeliyim; o konuşma gecenin seyrini değiştirdi. Öncelikle Türkiye ilk kez Cumhurbaşkanının iyi, hayatta, görevinin başında olduğunu gördü. Sonra da “Demokrasiye sahip çıkın” mesajını aldı. Bence çok önemli, çok tarihi mesajdı. O ilk yayın başlangıç oldu. İnsanlar korkmadan demokrasiye sahip çıktılar. İşin aslı hepimiz korktuk. Ama demokrasiden taviz vermek aklımın ucundan dahi geçmedi. Hepimiz için, çocuklarımız için demokrasiye sahip çıkılmalıydı, öyle de oldu.”
Başak Şengül, o gece canlı yayındaydı. Yaşadıklarını “Asker elinde silahıyla stüdyoya girdi, “Burayı boşaltın” diye sürekli bağırıyordu. Stüdyoda sadece ben ve kameraman arkadaşım Sinan Çiftçi kalmıştık. Sonra yanımıza kadar geldi asker ve kameraman arkadaşım beni yayın masasından kaldırdı” şeklinde anlatan Şengül, “Askerle yüz yüze kalana kadar kamera karşısında oturmayı ve izleyicilerimize olup biteni aktarmayı sürdürdüm” dedi.
Darbeci hainlerin bir diğer saldırıya geçtikleri yer Ulus'taki TRT WORLD binasıydı. Yurt dışına yayın yapan TRT WORL'ün o an ekranında haberleri sunan Amerikalı Spiker Andre Sanke vardı. Daha önce 2010'daki Ekvador'daki askeri darbe girişimine şahit olan Sanke: “Canlı yayının ortasında hemen yayını kesmemiz gerektiği söylenince ilk aklıma gelen bir terör saldırısı oldu. Sadece birkaç kişi panik olmuştu. Çoğumuz sakindik. Cüzdanımı telefonumu aldım dışarı çıktım. Dışarıda askerleri görünce hala terör saldırısından şüpheleniyordum. Çok sürrealdi her şey. Ekvador'dan tek farkı orada asker başarılı oldu. Cumhurbaşkanı kaçtı. Burada hiç korkmadım. Burada kendimi güvende hissediyorum. Her ülke için aynı şeyi hissedemezdim. Endonezya, Meksika veya Kolombiya'da olsam böyle hissedemeyebilirdim. Türkiye beni bu bölgede en güvende hissettiren ülke. İnsanlar burada gerçekten birbirlerine sahip çıkıyorlar, koruyorlar. Birbirlerini umursuyorlar.”
Merve Yediyıldız da o gece yaşadıklarını anlattı: “Hiçbirimiz Türk askeri darbe yapıyor diye düşünmedik. Aklımızda hep bir terör saldırısı olabileceği endişesi vardı. Eve giderken radyoda darbe olduğunu duyunca başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Aklıma ilk gelen FETÖ oldu. CNN International sanki darbe girişimi başarıya ulaşmış gibi bir yayın yapıyordu. Sokağa çıktığımda insanların ATM kuyruklarında, markette olduklarını gördüm. Durumun ciddiyetinden korktum. Bir bakkala girip kontörlü telefondan babamı aradım, Vatan'da buluşalım dedim. O sırada CNN TÜRK'te Erdoğan'ı gördüm. Bundan beş dakika sonra sokakta bendeki öfkenin aynısını haykıran insanlar vardı: “Siz kimsiniz, 2016 yılında Türkiye Cumhuriyetine darbe yapmaya kalkıyrosunuz! Siz bizi ne zannediyorsunuz!” O an Elhamdülillah hiçbir şey yapamazlar dedim. Biz mağdur değil muzafferiz.”
Türkiye, FETÖ'cü askerlerin darbe girişiminde bulunduğunu ilk TV NET ve Yenisafak.com.tr'den öğrendi. Resmi bir açıklama gelinceye kadar köprüdeki hareketliliği ekranlara taşımadıklarını söyleyen TV NET Haber Müdürü Serhat İbrahimoğlu, herkesin neden terör saldırısı üzerinde durduğunu da darbecilerin bir planı olduğunu “Bu darbeyi planlayanlar o kısmı da planlamışlar. 'Birkaç bilgi yayılsın, kimse ne olduğunu anlamasın, darbe hissi vermeyelim' dedikleri çok açık. Çünkü bundan birkaç saat önce darbe olacak deseniz size gülerlerdi. Olanları anlamamız bir saat sürdü. Bu da planın bir parçasıydı. Dikkatler hep başka bir yöne kaydı” şeklinde açıkladı.
Ankara'daki arkadaşlarından FETÖ mensubu birkaç subayın böyle bir teşebbüse kalkıştığını öğrenen İbrahimoğlu, “Yönetim kurulu başkanımızla görüştükten sonra Yenişafak.com.tr ile birlikte aynı anda 'FETÖ'cü subayların darbe girişimi' diye yazdık. İlk biz verdik. Artından TRT baskını oldu. Bütün arkadaşları buraya çağırdım. Sonu ne olursa olsun burada oluruz dedim. Öleceksek burada öleceğiz dedim. Geldiklerini haber alırsak yayını bırakıp direnmeye hazırdık. Yedek bir kamera hazırladım oradan yayına devam edelim diye. Çok şükür buraya gelemediler, cesaret edemediler” diyerek yaşadıkları anları anlattı.
TV NET spikeri Cemalletin Tül vurulduğu gece yaşadıklarını böyle anlattı: Evde televizyon izlerken bir hareketlilik olduğunu gördüm. Darbe olduğunu anlayınca bir kuvvet, ben ona kutsal öfke diyorum, vatana karşı olan harekette duyulan öfke kutsaldır, beni sokağa attı. İki çocuğum var hiç düşünemeden sokağa fırladım. Kalabalığa karışıp Aksaray'a gittim. Aksaray'da Valiliğin önündeki polislerden birine “Bakın sizde çelik yelek var. Bizde yok. Biz size siper olmaya geldik” dedim. Sonra Saraçhane'ye geçtik. Kalabalığa yayılım ateşi açıldı ve sırtıma saçma parçaları isabet etti. Elimi arkaya attığımda kan geldi. Beni alıp hastaneye götürdüler. Sokakların sessiz kalmaması, minarelerden salâlar okunması bizi motive etti. Evet, belki gafiliz, belki dinimizi güzel yaşayamıyoruz ama en azından kansız değilmişiz, en azından imanımızın bir kuvveti varmış.
