|

Kültürel zenginliğimiz Anadolu Kokusu’nda

Etnomüzikolog türkücü Yrd. Doç. Dr. Mehtap Demir, Anadolu'nun kültürel zenginliğini Anadolu Kokusu isimli albümde topladı. Türkiye Yahudilerinin Göçleri ve İsrail'de Türk Müziğinin İcrası üzerine çalışmak için bir yıl Ortadoğu'nun kalbi Kudüs'te kalan Demir, Kudüs'te üç türlü Türk müziğinin yaşadığını söylüyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 11/09/2016 Pazar
Güncelleme: 19:14 - 10/09/2016 Cumartesi
Yeni Şafak

Kendini 'endişeli, iyimser, etnomüzikolog türkücü' olarak tanımlayan Yrd. Doç. Dr. Mehtap Demir, Anadolu şehir halk ezgilerini seslendirerek 19 türkülük bir külliyata dönüştürdü. Çok bilinmeyen ve bugüne kadar plaklardan sonra repertuvara pek alınmayan anonim ezgileri Anadolu Kokusu adını verdiği albümde seslendiren Demir, başka kültürlerin müziklerine dair ciddi araştırmalar yapıyor. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Etnomüzikoloji ve Folklor Anabilim Dalı kurucusu ve başkanı olan Demir, Türkiye Yahudilerinin Göçleri ve İsrail'de Türk Müziğinin İcrası üzerine doktora tezini hazırlamak için bir yıl Kudüs'te ve Bat Yam'da kaldı. Son on yıldır İsrailli genç müziseyenlerin Türk müziğine ilgi duyduğunu ve araştırmak için Türkiye'ye geldiklerini ve enstrüman dersleri aldıklarını söyleyen Demir, "Kudüs'te üç türlü Türk müziği var. Arabesk, etnik müzik ve Akdenizli pop kültürü" diyor.



HALA TÜRKÇE KONUŞUYORLAR


Mehtap Demir, Bat Yam'ı İstanbul ve İzmir'e benzetiyor. Esnafın hala Türkçe konuştuğunu, Türkiye'den göç eden Yahudilerin burada Türk gelenekleriyle yaşadıklarını sözlerine ekleyen Demir, onlardan da biraz İbranice öğrenmiş. Türk müziğinin İsrail'deki temsili noktasındaki detaylı görüşleri ise şöyle: "Bizim arabesk dediğimiz müzikler orada 'muzika mizrahit' adıyla yapılıyor. Doğulu İsraillilerin, şehir kültürü altında ezilen az eğitimli insanların dinlediği müzikler bunlar. Hatta Sibel Can ve İbrahim Tatlıses'in taklitleri çok ve ciddiye alınıyorlar. Bizim arabesk müzikler alınıp üzerlerine İbranice sözler yazılıyor. Tanburi Cemil Bey eserlerini, semahları, deyişleri çalmaya çalışıyorlar. Sinagoglarda ilahiler Türk makamlarıyla söyleniyor. Akdenizli pop kültürü ise Yunanistan, Türkiye ve İsraili içine alıyor. Yüzü batıya dönük ama ne Avrupalı ne de çok doğulu."



EVDE TÜRKÜ DİNLEMEM


Mehtap Demir, İsrail'de yaşadığı tecrübelerin kültür kodlarını daha iyi okuyabilmesine vesile olduğunu dile getiriyor. "Türkücü profilini değiştiren bir yaklaşımım var. Türkücü tanımını arabeskle ve yoğun kültürün alt kademeye inmesiyle yapmamalıyız. Bu yüzden kendimi 'endişeli, iyimser, etnomüzikolog türkücü' olarak tanımlıyorum" diyen Demir, evde hiç türkü dinlemediğini itiraf ediyor. Orijinal kayıtlardan türküler dinleyen Demir, hırsla söylenen türküleri de çok sevmiyor. Sadece iyi çalıp söylemekle de sanatçı olunamayacağını kaydeden Demir, "Ben daha iyi türkü söylemek için çalışmıyorum. Ben bu kadim geleneği daha iyi temsil etmek için çalışıyorum" diyor.



ARKEOLOG GİBİ KAZDIM


Anadolu Kokusu uluslararası bir albüm. Hem Fransızca hem de İngilizce kapakları var. Mehtap Demir, albümün Fransızca ve İngilizce isimlerinde neden Andolu değil de Asya kelimesini tercih ettiğini şöyle açıklıyor: "Anadolu deyince biz hep doğu illerini aklımıza getiriyoruz. Türkiye'nin doğusundan bahsederiz ama aslında Selanik, Atina ve Balkanlar'a kadar bir Anadolu tarifi var. Ben şehri vurgulayan hem anonim karakter gözeten hem de çok kültürlülüğü ifade eden bir repertuvar seçtim." Demir, repertuvarı hazırlarken tabiri caizse bir arkeolog gibi kazı yaptığını söylüyor.







Batı'daTürk müziği üç türlü temsil ediliyor


Dünya festivallerinde sesi ve kabak kemanesiyle yer alan Mehtap Demir'e Türk müziğinin yurt dışında nasıl temsil edildiğini soruyoruz. Demir, gözlemlerine dayanarak şöyle bir yanıt veriyor: "Türk müziği üç alanda temsil ediliyor. Bir tanesi çok moda olan sufist akım. Sufi sema gösterileri, ney ile icra edilen ilahiler... İkincisi Anadolu'dan çıkan Kürtçe halk müzikleri. Özellikle Fransa destekliyor. Ben bunu politik buluyorum. Festivalde konuk ülke olarak Türkiye yazıyor ama Türkçe eser yok. Ayrımcılık için söylemiyorum. Üçüncüsü ve diğerlerine göre daha az temsil edilen Alevi müzikleri. Yalnız bir sorun var. Yurt dışında festivale giden Türk ekip, nereye gittiğini çok araştırıp öğrenmediği için Türk izleyicisine hazırlar gibi bir repertuvar hazırlıyor. Halbuki hem gidilen yere göre hem de festivalin konusuna göre hazırlanmalısınız. Ancak Türk müzisyenler nereye giderlerse gitsinler performanslarıyla bir pırlanta gibi parlıyorlar. Onu da söylemeden geçemeyeceğim. Bizim tek eksiğimiz vizyon."


#Mehtap Demir
#Etnomüzikolog
#Türk Müziği
8 yıl önce