|

Okulu olmayan bir köyde doğdum

Yapay zeka alanındaki özgün çalışmalarıyla bilim alanında katkı sunan Erciyes Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Derviş Karaboğa, Mehmet Akif Ersoy Sempozyumu ve Bilim Sanat Ödülleri'nde “Fen Bilimleri” alanında ödüllendirildi. Şimdilerde Türk gençliğini bilime yönlendirmek için gönüllü olarak çalışan Karaboğa, "Çocuklarımızı ve gençlerimizi bilime yönlendirip teşvik etmeliyiz. Uluslararası arenada Türkiye'nin ismini daha fazla duyurmalıyız" diyor.

Yeni Şafak ve
04:00 - 17/12/2017 Pazar
Güncelleme: 06:12 - 16/12/2017 Cumartesi
Yeni Şafak
Yapay zeka çalışmalarında bal arılarını örnek alan bilim insanı Karaboğa:
Yapay zeka çalışmalarında bal arılarını örnek alan bilim insanı Karaboğa:

Erciyes Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Derviş Karaboğa, geçtiğimiz hafta Mehmet Akif Ersoy Sempozyumu ve Bilim Sanat Ödülleri kapsamında bilim kategorisinde “Fen Bilimleri” alanında ödüllendirildi. Dünyada yapay zeka alanındaki özgün çalışmalarıyla bilinen ve Türkiye'nin tanıtımına katkı sağlayan Karaboğa, Yapay Arı Kolonisi isimli çalışmasıyla litarütürde yer edinmiş biri. Dünyanın farklı ülkelerinde çok sayıda bilim insanın araştırmalarına konu olan yapay zeka çalışması farklı alanlardaki problemlerin çözümü için kullanılıyor. Bilim insanları ansiklopedisi olarak bilinen Scholarpedia'da makalesi yayınlanan ilk ve tek Türk bilim adamı olan Karaboğa, iki yıldır üst üste 'Dünyanın en etkili bilim insanları' listesinde yer alıyor. Şimdilerde Türk gençliğini bilime yönlendirmek için canla başla çalışan Karaboğa, "Çocuklarımızı ve gençlerimizi bilime yönlendirip teşvik etmeliyiz. Uluslararası arenada Türkiye'nin ismini daha fazla duyurmalıyız" diyor.

* Yapay zekaya alanındaki çalışmalarınızla adınızı dünyaya duyurdunuz. Buraya gelmeden önce neler yaşadınız?

Ben Kahramanmaraş'ta okulu olmayan bir köyde doğdum. Benim annem ve babam okur yazar değil. Eğitimim için her gün başka bir köy okuluna gidip geldim. Üniversite eğitim için Kayseri'ye, master için İstanbul'a, doktora için de İngiltere'ye gittim. Tüm bunları endüstri meslek lisesi mezunu olmama rağmen yaptım. Hiçbir şeyi engel olarak görmedim. Şimdiki neslin bizim zamanımızdaki durumlardan ders çıkarması gerekiyor. Ben buralara gelebildiysem çocuklarımız daha ileri seviyelere gelmeli. Çünkü günümüz imkanları daha fazla ve refah seviyemiz daha yüksek. Bundan sonra daha hızlı ilerleyeceğimize inanıyorum. Bu yüzden ortaokul çocuklarına dönük eğitimlere önem veriyorum.

ÇALIŞILMAMIŞ KONULARI ÇALIŞMAK İSTEDİM
* Yapay zeka ile ilgili çalışmaya nasıl başladınız?

Ben yurtdışına doktora için gittiğim zaman hatırladığım kadarıyla Türkiye'de yapay zeka konusuyla ilgili çalışan pek kimse yoktu. Ülkeye döndüğümüzde yeni bir şeyler götüreyim düşüncesiyle ülkede çalışılmamış konuları çalışmak istedim. Türkiye'ye faydamız olur diye İngiltere'de bile sınırlı sayıda kişinin çalıştığı yapay zeka alanı özellikle tercih ettim. Türkiye'ye döndükten sonra yapay zekanın farklı alanlarında çalıştım.

* Sizin yapmış olduğunuz çalışma bilim litaratüründe önemli bir yer edindi. Var olan çalışmalardan farklı bir anlayış geliştirmek zor olmadı mı?

Yapay zekanın geniş bir bilim sahası var. Bilim alanları içerisinde belki de yapay zeka en geniş kapsama sahiptir diyebilirim. Eskiden insan temelli çalışmalar yapılırdı fakat son yıllarda olayın boyutu çok fazla değişti. Kendi problemlerine zekice çözüm üreten her doğal sistem veya yaratıklarla ilgili çalışmalar yapay zeka alanına girdi. İnsanoğlu kendi problemlerini çözerken de doğadaki diğer yaratıkların sorun çözme yeteneklerini ve yöntemlerini örnek almaya başladı. Ben de bir canlının davranışları üzerinde çalıştım.

* Başarılı da oldunuz...

Evet. 2002 yılından itibaren bal arılarıyla ilgilenmeye başladım ve kendim yeni bir yaklaşım geliştirdim. Bu yaklaşım yapay zeka bilim alanında Türkiye'yi temsil eden bir yaklaşım haline geldi. Bal arılarının zeki yiyecek arama davranışı üzerine dayalı bir yaklaşım. Bal arılarının amacı kovanı kaliteli balla hızlı bir şekilde doldurmak. Bunun içinde kovan etrafındaki en kârlı çiçekleri en hızlı bir şekilde tespit etmeleri gerekmekte. Bu çiçeklerden bal yapıp kovana taşımaları gerekiyor.


DÜNYADAKİ MİLLİ TEMSİLCİMİZ
* Yapay arı kolonisi (Artificial Bee Colony-ABC) ismini verdiğiniz çalışma Scholorpedia diye adlandırılan dünya bilim ansiklopedisinde yayınlandı. Burada makalesi yayınlanan ilk Tük bilim insanısınız. Sizden sonra ansiklopediye giren olmadı değil mi?

Bu herkese açık ama hakemli bir ansiklopedi.Yayın gönderemiyorsunuz. Onların sizi tespit edip davetiye göndermesi gerekiyor. Ben 2010 yılında buna dahil oldum. Türkiye'den şu ana kadar davet edilmiş, yazılmış ve yayınlanmış ilk ve tek makale ABC'ye ait. ABC yapay zeka alanında milli temsilcimiz. Benden sonra doktora öğrencilerim arılar üzerinden çalışmalar yaptılar ve yapmaya devam ediyorlar. Dünyanın farklı ülkelerinde çok sayıda bilim insanları ABC üzerine çalışmalar yürütüyor. ABC mühendislik problemlerinden antibiyotik tasarımına, ekonomiden kimyaya kadar çok farklı problemlerin çözümü için kullanılıyor.

* Geçen yıl ve bu sene 'Dünyanın en etkili bilim insanları' listesinde yer alıyorsunuz. Bu listede yer alan başka Türk isimlerde oluyor. Türk bilim insanı sayısı bir hayli fazla. Bu mutluluk verici değil mi?

Aslında bu listedeki isimlerin yarısı yurt dışında çalışıyor. Keşke hepsi Türk üniversitelerinde çalışıyor olsalar. Bu listeler ülkelerin geleceğini gösteriyor. Bu sayının artmasını sağlamalıyız. İşte o zaman gelişimimizi hızlandırabiliriz. O yüzden bu tarz listelerde Türk üniversitelerinin isminin daha fazla görülmesi gerekiyor.

  • Türkiye her alanda
    ileri olmalı
  • * Türk bilim insanı sayısı nasıl arttırılabilir?
  • Devletin güçlü olmasıyla. Devletin gücü de sadece tek bir alanda değil savunmadan tarıma kadar her alanda olmalı. Devletin her alanda güçlü olabilmesi için olmazsa olmaz şart ise bilimin her alanında ileri olmaktır. Çünkü bilimde ileri olunca bilime dayalı üretimde de ileride olabiliriz. Üretimi bilime dayandırıp kaliteli bilim insanları yetiştirmemiz gerekiyor.
* Devlet gücüyle bilimi, üretimi ve nitelikli insan sayısının arttıralacağını söylüyorsunuz ama insanların bilimle ilgilenmesi, merak etmesi de
gerekmiyor mu?

Elbette. Bu da insanları desteklemek ve teşvik etmekle alakalı. Bilim alanında verilen ödüller, üniversitelerin verdiği teşvikler ve TÜBİTAK'ın yaptığı yarışmalar sayesinde bilime olan merak artırıyor.


Çocukları bilim insanı olmaya teşvik etmeliyiz
* Bilim alanında hızlı ilerlememiz gerektiğini ve bu yüzden bir akademisyen olmanıza rağmen ortaokul çocuklarına dönük eğitimlere önem verdiğinizi söylediniz. Bunun için neler yapıyorsunuz?

Her bilim insanının standart görevlerinin dışında bu ülke için ekstra yapması gereken bir şeyler olduğunu düşünüyorum. Ortaokul, lise ve üniversite etkileşimini daha iyi gerçekleştirmeliyiz. Yazın ortaokul çocukları için bilişim yaz okulu düzenliyorum. Kaymakamlıklar ve ilçe milli eğitim müdürlükleriyle görüşerek onlarla birlikte bilişime yetenekli çocukları belirliyoruz. Bu çocuklara robot programlama, oyun programı yazma, üç boyutlu tasarım ve drone tasarımı gibi eğitimler veriyoruz.

* Ortaokul çocukları dışında yapmış olduğunuz benzer çalışmalar var mı?

Yine bölümden arkadaşlarla bir sosyal sorumluluk projesi geliştirdik. Liseli öğrencilerle bir araya gelip yapay zeka ve yeni teknolojiler konusunda söyleşi serisi başlattık. Yapay zeka çok konuşulan bir konu olduğu için çocukların sorularını yanıtlıyoruz. Onlara rol model oluyor ve bu işleri biz de yapabilirizi gösteriyoruz. Düzenlediğimiz söyleşilerle çocuklarımızın küçük yaşta motive olmalarını sağlıyoruz. Çocuklarımız çok parlak onları bilim insanı olma yönünde teşvik etmeliyiz.

#Derviş Karaboğa
#Mehmet Akif Ersoy
#Eğitim
6 yıl önce