Kovid-19 ile 19 aydır mücadele eden dünya, bu süreçte virüsün 7 varyantı ve onlarca mutasyonu ile karşılaştı. Alfa varyantı 25, beta varyantı 21 farklı mutasyon barındırıyor. Çin’de 1 Aralık 2019’da ortaya çıkan salgında dünya genelinde vaka sayısı 190 milyonu aşarken virüsün varyant ve mutasyonları da ortaya çıkmaya devam ediyor. Yüzden fazla ülkede görülen bulaşıcılığı yüksek Delta varyantının, dünya genelinde yayılmaya başlamasıyla salgında dördüncü dalganın yaşanabileceğine dair kaygılar artıyor.
BULAŞCILIK DEĞİŞİYOR
- Mutasyon geçiren virüsler yeni virüs varyantlarının oluşumuna neden olurken, oluşan bu varyantlar önceki genetik yapılarına göre daha farklı etkiler gösterebiliyor. Koronavirüste gerçekleşen mutasyonlar sonucunda dolaşımdaki virüs popülasyonunda genetik varyasyonlar meydana gelerek hastalığın semptomları, seyri ve bulaşıcılığı yönünden çeşitli değişiklikler görülüyor. Birkaç mutasyonların birleşmesinden oluşan varyantlar çeşitli kollar şeklinde giderek artıyor. Mevcut baskın varyantlar arasında Çin’in Wuhan şehrinde ilk olarak tespit edilen, Avrupa’da ilk dalgaya yol açan İngiltere’de yaygın olan alfa varyantı, Güney Afrika’da saptanan beta varyantı, Brezilya’da tespit edilen gamma varyantı Hindistan’da tespit edilen delta varyantı yer alıyor. Bunlar dışında tam yerleşmemiş kolları arasında delta plus, kapa ve eta bulunuyor.
1 VARYANTTA 25 MUTASYON
Üçüncü dalgayı İngiltere’den yayılan alfa varyantı ile yaşayan dünya, dördüncü dalganın delta ile geleceğinden korkuyor. İngiliz varyantı bünyesinde yaklaşık 25 farklı mutasyonu barındırıyor. Güney Afrika’da saptanan beta varyantı ise 21 farklı mutasyon barındırıyor. DSÖ ‘Endişe Verici Varyant’ olarak tanımlıyor.
