Üzülmeyin, hüzünlenmeyin,
, bu sonuçları bir hezimet olarak görmeyin.
On üç yıldır iktidarda olan bir parti,
dünkü seçimlerde yine Türkiye'nin
oldu.
aldı, diğer siyasi partilerden açık ara öne geçti.
Türkiye'de 11. kez üst üste birinci parti olmuş bir siyasi yapı var. Kendisinden sonra gelen ilk partiye yüzde 16 fark atmış bir parti var.
Kazanan partiyi cezalandıran seçim sisteminin azizliğine uğrasa da, bu bir
Yüzde on üç oy alan partinin zafer konuşması yapması, oy kaybeden CHP liderinin
birinci parti olmuşçasına nutuklar atması
yaptığı bir seçim sonucu konuşuyoruz. Onlar hiçbir zaman
'yi geçemeyecek, sadece bir kaç puan oyu düştü diye seviniyorlar.
bu. Zafer anlayışları bu. AK Parti'nin olmadığı hiç bir siyasi arayış mümkün değildir. Türkiye'de
ezici bir çoğunluk Ak Parti'yi terci etmiş,
ona yine iktidar misyonu vermiştir.
Tek başına iktidar olamasa da, oy kaybetse de
Türkiye'nin birinci partisi, en güçlü partisi
olma özelliğini koruyor AK Parti. Böyle kalmaya, Türk siyasetinin
olmaya devam edecek. Kendini sorgulayacak, nerede hata yaptığını tespit etmeye çalışacak, buna göre
elbette. Belki şimdikinden daha güçlü bir parti olarak kendini yeniden kuracak. AK Parti'de bu
siyasi akıl, yetenek, tecrübe
fazlasıyla var.
CHP yerine HDP'yi ikame etme
Ancak bu seçimler çok iyi analiz edilmesi gereken başka şeyler de gösterdi. Türkiye'nin siyasi yapısını
dönük proje,
CHP yerine HDP'yi ikame etme projesi
başarılı oldu. On üç yıldır, Türkiye'yi değiştiren anlayışa karşı
statükocu iktidar odakları
önemli ölçüde mevzi kazandı.
Dünkü seçimlerden
tek parti iktidarını sona erdiren
bir sonuç elde ettik. Bundan sonra
koalisyon, azınlık hükümeti ve erken seçim
dışında bir seçenek yok. Türkiye için
gelmiş olmasının endişesini taşıyoruz.
oldu. Başından beri HDP'nin
inanıyordum. Ancak bu kadar başarı kazanacağını tahmin etmemiştim.
yükselişi ile MHP'nin yükselişi birbirini besledi ve bu iki değişiklik sonuçları ters yüz etti.
AK Parti'den ciddi oranda oy MHP'ye kaymış, Kürt muhafazakar seçmen de HDP'ye
yönelmiş görünüyor.
HDP'nin oy yükselişi önemli ölçüde CHP'den
geldi. CHP'nin merkez statükocu rolü bu seçimlerle sona ermiş görünüyor. Bu çerçevede,
CHP'nin rolü büyük oranda HDP'ye ihale edilmiş
diyebiliriz. Seçin sonrası neşeli nutuklar atsa da
için çok
başladı demektir. Seçimin en büyük kaybedeni o oldu çünkü.
Aydın Doğan ve malum cephe
Aydın Doğan ve ait olduğu çevre çok ciddi bir siyaset mühendisliğine imza attı.
Belki bu seçimlerin
en çok tartışılması gereken tarafı
burası olacak. Türkiye'nin siyasi karakteri üzerinde
olan bir projeydi bu. HDP üzerinden bir
üretmeye çalıştılar. Daha önce
Türk ulusalcılığı üzerinden yürütülen iktidar oyunu bu sefer Kürt milliyetçiliği üzerinden yürütüldü.
Bu da, HDP siyasi aklının ciddi anlamda bu iktidar kurucularının
geçtiğine işaret ediyor.
HDP'yi CHP yerine
etmeye,
Kürt milliyetçiliği üzerinden yeniden bir rejim kimliği
inşa etmeye çalıştılar. HDP'nin yükselişinin asıl nedeni bu. Dolayısıyla bu seçimde HDP üzerinden,
Kürt milliyetçiliği üzerinden bir proje
servis edildi. Kısa vadede HDP zafer kazanmış gibi görünse de uzun vadece Türkiye'nin yıllardır iktidar aygıtlarını belirleyen
kazanmış görünüyor.
ve partisinin son dönemde
bir kimlik görüntüsü vermesinin tek
nedeni de bu.
Seçim öncesi
de bu projeye destek verdi. AK Parti'ye karşı Türkiye içinde
milliyetçisinden sosyal demokratına ve Saadet gibi İslami eğilimli olanlara kadar tam bir cephe
şekillendi. İşte mühendislik buydu.
Türkiye'nin istikrarı hedef alındı
Dışarıdakiler ve içeridekiler,
bir partiyi iktidar yapmak için değil, AK Parti'nin tek başına iktidar olmasını engellemek
için çalıştılar ve başarılı da oldular. Türkiye'de tek parti
hedef aldılar. Daha doğrusu, Türkiye'nin son yıllarda yakaladığı
ivmeyi, güçlenmeyi, meydan okur tavrı
hedef aldılar. Türkiye onlar için bölgesel bir güç olma yolunda
ezici bir siyasi söylemle
hareket ediyordu ve burnu sürtülmeliydi. Bu sonuçlarla hem AK Parti'yi hem Türkiye'yi vurdular.
Bu yüzden dünkü seçim Türkiye tarihinin
seçimlerinden biri oldu.
siyasi kimliğin aşındığını, dönüştüğünü gördük. Seçimin kazananı HDP oldu, asıl kaybedeni ise CHP. Artık CHP kimliği ciddi biçimde sorgulanacaktır. Türk ulusalcılığı üzerine iktidar kuranların Kürt milliyetçiliğini keşfetmesi ve CHP'nin rolünü ona yüklemesi
bir durumdur.
Peki bu sonuçlardan bir
çıkar mı?
AK Parti ile MHP koalisyona girer mi?
Demirtaş AK Parti ile koalisyon seçeneğini sıfırladı. Bu siyasi tablonun projesini geliştirenler
CHP- MHP ve HDP'yi tek çatı altında birleştirebilir mi? Bunu düşündüklerinden ve planladıklarından kuşkum yok.
Cepheyi oluşturanlar bu ittifakın da hazırlığını yapmış olabilir. Böyle bir durumda MHP'nin çok büyük bir
yaşayacağı muhakkak.
MHP aklı koalisyon konusunda, belki bütün bu projelerin dışında Türkiye'nin geleceği için bir
gösterebilir. AK Parti-MHP koalisyonu güçlü bir iktidar olabilir. Yine de böyle bir ihtimal için çok erken ve bu zor görünüyor.
AK Parti koalisyon konusunda istekli olmayabilir.
Belki
CHP-MHP koalisyonu ve HDP'nin
dışarıdan destekleyeceği bir hükümet
düşünenler vardır. Bu da ülke için felaket olacaktır ve uzun ömürlü olmayacaktır.
Eski Türkiye'ye dönüş mü?
Tabi bugün itibariyle bunların hepsi spekülasyon. Ancak her haliyle Türkiye için
Kimse kazanamadı ama
Böyle bir sonuçta AK Parti'nin olmayacağı bir siyasi yapı
Türkiye'nin eski günlerine dönmesi
olacaktır.
Tekrar edeyim, bu sonuçlara göre bile
AK Parti'nin olmadığı hiçbir siyasi denklem Türkiye'de kalıcı olmayacaktır.
AK Parti bu seçimlerden bile
Türkiye'nin en güçlü siyasi partisi
olarak çıkmıştır. Karşısında kurulan cepheye bakılınca bu da bir