Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşuyor

Lokman Özdemir
Lokman Özdemir
12:243/12/2025, Çarşamba
G: 3/12/2025, Çarşamba
Yeni Şafak
Recep Tayyip Erdoğan
Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşuyor.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşuyor.



İşte Erdoğan'ın açıklamaları;

Aziz milletim, değerli milletvekillerimiz, kıymetli yol arkadaşlarım ve kıymetli misafirler, sizleri hürmetle selamlıyor, grup toplantımızda sizlerle olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum.

Grup toplantımızın ülkemiz, milletimiz ve demokrasimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Grubumuza teşrif eden değerli misafirlerimize hoş geldiniz, şeref verdiniz diyorum. Dayanışmanız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Biliyorsunuz, önceki gün bu çatı altında teşriki mesaide bulunduğumuz bir yol arkadaşımızı Dar-ı Dünya’dan Dar-ı Beka’ya yolcu ettik. 26 ve 27. Dönem Giresun Milletvekilimiz Cemal Öztürk kardeşimiz, bir süredir tedavi gördüğü bir şehir hastanesinde emaneti sahibine teslim etti. Merhum yol ve dava arkadaşımız Cemal Öztürk’e Yüce Allah’tan rahmet ve mağfiret niyaz ediyorum. Hep nezaketi, çalışkanlığı, tevazu ve memleketi için çarpan samimi kalbiyle hayırla hatırlayacağız, hayırla iade edeceğiz. Rabbim mekanını cennet eylesin diyorum. Ailesine, yakınlarına, Giresunlu kardeşlerime ve teşkilatımıza başsağlığı diliyorum.

"Ekonomimiz 21 çeyrektir büyüyor"


Aziz kardeşlerim, değerli yol ve dava arkadaşlarım, ekonomide yılın üçüncü çeyrek verileri, geçen aydan itibaren açıklanmaya başladı. Kasım ayının ilk günlerinde, yılın ilk 9 ayına dair turizm istatistikleri TÜİK tarafından milletimizle paylaşılmıştı.

Buna göre, 2025 yılının ilk 9 ayında ülkemizi ziyaret eden kişi sayısı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %1,6 artarak 49.993.000’e çıkmıştı. Turizm gelirlerinde ise ilk üç çeyrekte 50 milyar doları yakalamıştık. Böylece tüm zamanların ilk 3 çeyrek rekorunu kırmıştık.

Pazartesi günü açıklanan büyüme rakamları da oldukça müspet geldi. Ekonomimiz, 21 çeyrektir kesintisiz sürdürdüğü büyüme trendini 2025’in 3. çeyreğinde de devam ettirmiştir. Türkiye ekonomisi, 3. çeyrekte yıllık bazda %3,7 büyüyerek istikrarlı seyrini korumuştur.

Bu oranla OECD ülkeleri arasında 4., G20 ülkeleri arasında ise 5. sırada yer aldık.

Tabii tarımda, zirai don ve kuraklık kaynaklı hiç arzu etmediğimiz bir küçülme yaşadık. İnşallah bu yıl yağışların bol ve bereketli olmasıyla tarımın toparlanmasını bekliyoruz.

Makine ve teçhizat yatırımlarındaki artış ise üretime ilişkin umutlarımızı daha da güçlendirmiştir. Yıllıklandırılmış millî gelirimiz 1,5 trilyon doları aşmıştır.

Büyüme rakamlarımızın milletimiz için hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.

Bir diğer önemli gelişme ise ülkemizin risk primindeki düşüştür. CDS’imiz 233 baz puana gerileyerek son 7 yılın en düşük seviyesine indi.

"Kira enflasyonunda hızlı bir gerileme bekliyoruz"


Bu sabah Kasım ayı enflasyon rakamları açıklandı. Orada da umutlarımızı artıran bir tabloyla karşılaştık. Buna göre Kasım ayı enflasyonumuz %0,87 olarak geldi. Temel mal enflasyonu %18’ler seviyesine indi. Hizmet enflasyonundaki düşüş ise sürüyor.

Deprem konutları ve sosyal konut projelerimizle birlikte kira enflasyonunda da hızlı bir gerileme bekliyoruz. Bu güzel haberlerin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum.

Her zaman söylediğim gibi, Türkiye’nin hedefi, rotası ve izleyeceği güzergâh bellidir. Bu hedef, 86 milyonun tamamının refahını kalıcı biçimde artırmaktır. Bu hedef, 2028 yılında 1,9 trilyon dolarlık bir ekonomik büyüklüğe ulaşmaktır. Bu hedef, gelecek 3 yıl içinde mal ihracatımızı 375 milyar dolara çıkarmaktır.

Hedef, yine 3 yıl sonra turizmde 100 milyar dolar gelir elde etmektir. Bu hedef, ülkemize iki trilyon dolar maliyeti olan terör belasına son vererek Türk ekonomisini şahlandırmaktır.

Bölgemizdeki sıcak çatışmalara, küresel ekonomideki belirsizliklere, gümrük tarifleri üzerinden alevlenen ticaret savaşlarına, Türkiye’nin önünü kesmek için türlü oyunlar çeviren melun ve meyus odaklara rağmen hamdolsun hedeflerimizden kopmadık ve kopmuyoruz.

Bizi cesur kılan, bizi her türlü badire karşısında güçlü ve dirençli kılan işte budur: hedeflerimize ulaşacağımıza olan sarsılmaz inancımızdır. Ekonomi başta olmak üzere her alanda daha aydınlık bir Türkiye’ye inşallah hep beraber vasıl olacağız. Bu ülkeye yeni bedeller ödetmeyecek, bedel ödetmek isteyenlere de geçit vermeyeceğiz. Önce bulandırıp, sonra da bulanık suda sazan avına çıkan simsarların oyunlarına gelmeyeceğiz.

Burada şunu da vurgulamak istiyorum, değerli arkadaşlar: Elbette ekonomide rakamlar, oranlar ve karşılaştırmalar önemlidir. Ama asıl olan, 86 milyonun topyekun düşüncesi, fikri ve kanaatidir.

"Reel sektörden gelen talep ve şikâyetleri daima dikkatle dinledik"


Aslı olan, esnafın, tüccarın, emeklinin, emekçinin ne dediği ve ne hissettiğidir. Bu süreçte sadece rakamlara, sadece oranlara bakmıyor; çarşıya, pazara, esnafa, tüccara ve reel sektörün kalbinin attığı sanayi bölgelerimize de kulak veriyoruz. Reel sektörden gelen talep ve şikâyetleri daima dikkatle dinledik.

Bugün de istihdamımız en üst seviyededir. Kabine toplantımız sonrasında KOBİ’lerimizle ilgili yeni bir müjdemizi paylaştık.

Geçen yıl emek yoğun yönetim yapan tekstil, hazır giyim, deri ve mobilya sektörlerinde başlattığımız koruma programını devam ettiriyoruz. İstihdamını koruyan KOBİ’lerimize, çalışan başına verdiğimiz aylık 2.500 liralık desteği 2026 senesinde 3.500 liraya yükseltiyoruz.

Büyük ölçekli firmalarımızı da dahil edeceğimiz yeni programla, 1 milyon 100 bin istihdamı koruyacak emekçi ve sanayicimizin yanında olacağız. Yeni programımızın ekonomimize hayırlı olmasını diliyorum.


"Türkiye dik ve dirayetli duruşuyla daha fazla takdir topluyor"


Değerli kardeşlerim, kıymetli milletvekillerimiz, son toplantımızdan bu yana uluslararası ilişkiler boyutunda oldukça yoğun bir mesaimiz oldu. Özellikle G20 Liderler Zirvesi vesilesiyle bulunduğumuz Güney Afrika Cumhuriyeti’nde önemli temaslar gerçekleştirdik. Biliyorsunuz, G20 ülkeleri dünya ekonomisinin %85’ini, nüfusunun ise 3’te 2’sini temsil ediyor. Bu ülkeler, gerek iktisadi güçleri, gerek dünya siyasetindeki ağırlıklarıyla küresel sorunlara çözüm arayışında ön plana çıkıyor. Biz de G20’nin en aktif üyelerinden biri olarak çalışmalara gereken desteği veriyoruz. Hatırlayacaksınız, 2015 yılındaki dönem başkanlığımız sırasında düşük gelirli ülkelerin sesi olmuştuk. Johannesburg Zirvesi’nde de “daha adil bir dünya mümkün” şiarıyla küresel sistemin yapılandırılmasına olan ihtiyacı dile getirdik.

Dünya genelinde her 10 kişiden biri hâlâ aşırı yoksullukla mücadele ediyor. Dünyanın birçok ülkesine gittiğimizde, şu ibretlik manzarayla sık sık karşılaşıyoruz: Bir yanda dünyanın en pahalı markalarıyla arzu endam eden bir avuç elit varken, diğer yanda günlük 1 dolar gelirle hayata tutunmaya çalışan milyonları görüyoruz. Zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan mevcut düzenin sürdürülebilir olmadığının altını her zeminde çiziyoruz.

G20’de verdiğimiz mesajların, özellikle Afrikalı kardeşlerimiz nezdinde memnuniyetle karşılandığını gördük. Türkiye, uluslararası platformlardaki dik ve dirayetli duruşuyla daha fazla takdir topluyor, çağrıları daha fazla mâkes buluyor. Bunda elbette ülkemizin son 20 yılda kıtayla ilişkilerini geliştirmesinin büyük payı var.

Birazdan Türkiye’nin Afrika işbirliğinde nereden nereye geldiğini göreceğiz. Ben burada sadece birkaç çarpıcı rakamı sizlerle ve ekranları başında bizleri izleyen vatandaşlarımla paylaşmak arzusundayım.

Şimdi bakınız, değerli kardeşlerim: Son 20 yılda Afrika’daki büyükelçiliklerimizin sayısı 12’den 44’e çıktı. Afrika ülkelerinin Ankara’daki temsilcilikleri ise 10’dan 38’e yükseldi. Kıtayla ticaretimiz 20 senede 5 milyar dolardan 37 milyar dolar seviyelerine geldi. Hedefimiz ise 50 milyar dolar. Doğrudan yatırımlarımız 10 milyar dolara ulaşırken, şirketlerimiz 97 milyar dolar değerinde 2.000’den fazla proje üstlendi. Türk Hava Yollarımız, 41 ülkede 64 noktaya ulaşarak kıtanın en geniş uçuş ağına sahip firmalarından biri oldu.

Türkiye Marif Vakfı’na ait okullarımız 22 bin öğrenciye eğitim hizmeti veriyor. Türkiye mezunu öğrenciler kıtada artık bakan, büyükelçi, bürokrat, iş insanı, akademisyen olarak önemli görevlere geliyor. İnşallah çok daha iyi yerlerde olacağız.
Şunu burada bir kez daha belirtmek isterim: Afrika ve Afrika halkları bizim kardeşimizdir. Bu kardeşlik hukukunun gereklerini yerine getirmek bizim görevimizdir. Bu hukuka 20 yıl boyunca hiç gölge düşürmedik; inşallah düşürmeyeceğiz.

"Türkiye’nin alan elden veren ele dönüşmesi milletimiz adına bir kıvanç vesilesidir"


Şunun da bilinmesinde fayda görüyorum: Biz her şeyden önce vicdan sahibi bir millet ve devletiz. En yakınımızdan en ücra köşeye kadar ulaşabildiğimiz her yere, imkanlarımız ölçüsünde el uzatmak bizim için çekinilecek bir durum değildir. Tam tersine, Türkiye’nin alan elden kolumdan veren ele dönüşmesi, son 23 yılda ülkemiz ve milletimiz adına bir kıvanç vesilesidir.
Nasıl ki 103 bin tonu aşan insani yardımlarımızla Gazze’ye en fazla yardım gönderen ülkelerden biri isek, neredeyse tüm dünyanın derin bir sessizlikle izlediği Sudan’daki trajedide de en fazla hassasiyet gösteren biziz.

AFAD’ımız, Kızılay’ımız, Türkiye Diyanet Vakfı’mız ve bu meseleyi dert edinen insani yardım vakıflarımız, tıpkı Gazze’de yaptıkları gibi Sudan’daki insani felaketi de hafifletmek için seferberlik ruhuyla çalışıyor. Akan kanın bir an önce durması, Sudan’ın daha fazla kaosa sürüklenmemesi için yoğun çaba içindeyiz. Büyük ülke olmak, büyük millet olmak neyi gerektiriyorsa, inşallah içeride ve dışarıda biz işte bu tavır içerisinde olacağız.

"2026 yılı Türkiye açısından bir uluslararası zirveler yılı olacak"


Sizler de takip etmişsinizdir: 2026 yılı Türkiye açısından kelimenin tam anlamıyla bir uluslararası zirveler yılı olacak. COP 31 Zirvesi vesilesiyle 200’e yakın ülkeyi Antalya’mızda ağırlayacağız. Temmuz ayında NATO zirvesini başkentimiz Ankara’da gerçekleştireceğiz. Türk Devletleri Teşkilatı’nın 13. zirvesine de ülkemizde ev sahipliği yapacağız. 2026 senesi boyunca Türkiye’nin itibarına itibar katmayı sürdüreceğiz.

"Dur durak bilmeden çalışıyoruz"


Aziz kardeşlerim, değerli yol ve dava arkadaşlarım, Namık Kemal, bizim iç siyasette hizmet odaklı, dış siyasette vicdan eksenli politikamızı bakın nasıl anlatıyor: "Usanmaz kendini insan bilenler, halka hizmetten; mürüvvet mend olan, mazluma el çekmez."
Günümüz Türkçesiyle ifade edecek olursak şöyle diyor: "Kendini insan bilenler halka hizmetten usanmaz; mert olanlar ezilenlere yardımdan el çekmez."

Gelecek nesillere, bizim devraldığımızdan daha ileri bir ekonomi, daha güçlü bir demokrasi, daha caydırıcı bir savunma sanayi, daha itibarlı bir dış politika ve daha iyi hizmet üreten bir bürokrasi teslim etmek amacıyla dur durak bilmeden çalışıyoruz. İstiyoruz ki, yarın veya ertesi gün değil; bizden 40-50 sene, hatta bir asır sonra bile hayırla, şükranla, minnetle yad edilen eserler bırakalım. İstiyoruz ki, çocuklarımıza her alanda müreffeh ve muzaffer bir ülke emanet edelim. İstiyoruz ki, gençlerimize demokrasi standartları, hukuk standartları ve yaşam standartları çok yüksek bir Türkiye teslim edelim. İstiyoruz ki, yıllardır halının altına süpürülmüş sorunları çözelim. Türkiye Yüzyılı'nın inşasının önündeki büyük küçük bütün engelleri kaldıralım. Bizim yegâne niyetimiz budur. Bizim siyasette varlık gayemiz de budur.


"Savunma sanayimizde küresel bir başarıya daha imza attık"


Değerli kardeşlerim, işte geçtiğimiz günlerde savunma sanayimizde küresel bir başarıya daha imza attık. “KIZILELMA” adını verdiğimiz insansız savaş uçağımız, “MURAT” isimli radarımızla tespit edilen bir savaş uçağını, “GÖKDOĞAN” isimli füzemizle havadan havaya tam isabetle vurmayı başardı.

Böylece KIZILELMA, havadan havaya görüş ötesi hedefi vurabilen ilk insansız savaş uçağı oldu. Türkiye, hava savunmasında çok stratejik bir imkana sahip olma yolunda ciddi bir üstünlük elde etti.


Ayrıntılar geliyor...



#Recep Tayyip Erdoğan
#TBMM
#AK Parti