|

Dava adamı savrulmaz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘dava adamı’ olmanın niteliklerine vurgu yaparak, “Dava adamı, en ufak bir savrulmada merkezi bırakıp başka yerlere kaçmayacak. Herkes bir yere savrulmaya başladı. Bu, dava adamı olmak değil” dedi.

Yasin Yılmaz
04:00 - 14/04/2019 Pazar
Güncelleme: 01:52 - 14/04/2019 Pazar
Yeni Şafak
Recep Tayyip Erdoğan
Recep Tayyip Erdoğan

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi’nde düzenlenen Önder İmam Hatipliler Derneği 57. Genel Kurulu’nda konuştu. Erdoğan, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu kastederek şunları söyledi: “Son dönemde aslında en büyük medeniyet davamızda omuz omuza olmamız gerekirken, bambaşka mecralara yönelenler olduğunu üzüntüyle takip ediyoruz. Hatta bu kesim öyle bir savrulma yaşamış durumda ki Cumhuriyet döneminde ülkemize kazandırdığımız en büyük cami olan Büyük Çamlıca Camisi için dahi ‘gereksiz’ diyecek bir yere gelmiştir.

CAMİLERİ YENİDEN İHYA EDİYORUZ

  • Biz bu ülkede kimlerin camilerimizi ahır haline dönüştürdüğünü gayet iyi biliriz. Sadece şuracıkta, şu Fatih sınırları içinde, sur içinde 400’e yakın mescit kapatılmıştır. Kim? İşte bu malum CHP tarafından. Bunların bir kısmını biz yeniden inşa ve ihyaya başladık. Bunları onlar yaptı biliyoruz. Ama bunları kalkıp da 6 oka 7. bir ok ilave etmek suretiyle, oradan bir şeyler kapanlar bunu söylemeye gayret ederse kusura bakmasınlar herhalde milletim onlara gereken dersi, gerektiği yerde verecektir.

O ZİHNİYETLE AYNI KULVARDALAR

Günlük siyasette farklı düşünmek, farklı davranmak hatta seçimlerde farklı saflarda yer almak bir yere kadar anlaşılır bir durum. Ama Büyük Çamlıca Cami başta olmak üzere doğrudan medeniyet davamızın sembolleriyle ilgili konularda ortaya koyulan yanlış tavırların hiçbir zaman izahı olamaz. Bu şekilde davrananların tek parti devrinden beri mücadele ettiğimiz zihniyetle tamamen aynı kulvara girdikleri anlaşılıyor. Seçimlerde başlayan iş birliği, öyle anlaşılıyor ki hızla hayatın tüm alanlarına yayılıyor. İşte neymiş, Kadıköy’de 5-6 imam hatip okulu fazla.. derdi bu. Birisi çıkmış diyor ya: ‘Büyük Çamlıca’ya 60 bin kişilik caminin ne gereği var?’ Nereden nereye... Bu hesabı kalk bir de Kanuni’ye, Fatih’e sorsana?”

OKUTULAN DERSLERİ BİLE BİLMİYOR

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Öyle bir şey ki şu an ana muhalefetin başındaki zat ile (Kemal Kılıçdaroğlu) oturuyoruz, nasıl olduysa bir kere Külliye’ye geliverdi. Sayın Bahçeli de beraberiz, üçlü, konuşurken imam hatip okullarında hangi derslerin okutulduğunu dahi bilmiyor. Saf saf duruyor.”

28 ŞUBAT BİN YIL SÜRECEK DEDİLER

Erdoğan, imam hatiplerdeki öğrenci sayısının bir dönem 600 bine çıktığını ancak bunun budana budana 60 bine kadar indirildiğini dile getirerek, şu anda bu sayının 1 milyon 300 bin civarına ulaştığını kaydetti. Erdoğan, şöyle devam etti: “Belki imam hatip binalarının kapılarına kilit vurdular ama milletimizin gönlündeki ateşi söndüremediler. Bugün bin yıl sürecek denilen 28 Şubat zihniyetinden geriye pek bir şey kalmadı. Ama köklerini kurutmaya çalıştıkları medeniyet ağacımız çok daha gür şekilde yaşamaya devam ediyor.”

DAVA ADAMI SAVRULMAZ


  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, imam hatipli olmanın aynı zamanda dava adamı olmak veya buna talip olmak anlamına geldiğini belirterek, şöyle devam etti: “Dava adamı önce davasının ne olduğunu bilecek. Öğrendiklerinden hareketle kendi nefsinden başlayarak, ailesine, arkadaş çevresine, şehrine, ülkesine ve nihayet tüm aleme uzanan bir silsile içinde nerede durduğunun da farkında olacak.
  • SENDİKA DEĞİŞTİREN VAR
  • “Bunun yanında davasını hayatında da yaşayacak. En ufak bir savrulmada merkezi bırakıp başka yerlere kaçmayacak. Çok önemli. Şu anda bakıyoruz bazı yerlerde işte seçimlerde de filan falan... Allah selamet versin. Hemen anında sendika değiştirmeler, şunlar bunlar. Herkes bir yere savrulmaya başladı. Bu dava adamı olmak değil.”
  • FEDAKÂRLIKLARI UNUTMAYIN
  • Bu kutlu dava yolunda verilen mücadelenin ve yapılan fedakarlıkların değerini asla unutmayacaklarını aktaran Erdoğan, “Kendi öz evlatları veya onlardan ayrı tutmadığı gençler imam hatiplerde okuyabilsin diye hayatlarını bu davaya adamış nice ak sakallı büyüğümüzün hatıraları gözlerimizin önündedir. İmam hatip okullarından ayrılmayı reddettikleri için eğitim hayatları zorlaşan hatta biten nice gencimizin, onların ailelerinin fedakarlıkları halen hafızalarımızda dipdiri durmaktadır. Hepsinin ötesinde şahsen kendi hayatımız ortadadır” şeklinde konuştu.
  • PINARHİSAR’DAN MEKTUP
  • Erdoğan, Pınarhisar Cezaevi’nde bulunduğu için mezuniyet törenine katılamadığı oğlu Bilal Erdoğan ile arkadaşlarına yazdığı mektubu okudu. Mektupta, özetle şu ifadeler yer aldı: “Sevgili gençler, sizin için bugünün ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Yanınızdayım, çünkü ben de sizden birisiyim, imam hatipliyim. Bu sıfatı hep onurla taşıdım. Hüznünüz, imam hatipli olmanız dolayısıyla size reva görülen muameleden dolayıdır. Değil mi ki yaprak dökümü gibi arkadaşlarınızın her biri bir yere savrulurken siz buradaydınız, imam hatip lisesindeydiniz. Öyleyse üzülmeyin. Yarına ilişkin umutsuzluğa düşmeyin.”
  • OKUL AYRIMI YAPMAM
  • Erdoğan, şunları kaydetti: “Bir imam hatip markası çıkmıştır. Yani bunu söylerken imam hatip okullarını bir kenara, fen liselerini, diğer meslek liselerini bir kenara, böyle bir ayrım yapmak için söylemiyorum. Benim için imam hatipte okuyan da evladımdır, Galatasaray Lisesinde okuyan da evladımdır, Kabataş’ta okuyan da evladımdır, tüm Anadolu Fen Lisesinde okuyan evladımdır.”



#Recep Tayyip Erdoğan
#ÖNDER
5 yıl önce