|

Milli Eğitim Bakanı Özer: Tüm öğrencilerimize yaz okulu açacağız

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, ilk kez bu yaz itibarıyla bilim ve sanat merkezlerinde yaz okulu açılacağını açıkladı. Yaz okulu kararının 2'nci sınıftan 12'nci sınıfa kadar tüm öğrencileri kapsayacağı bildirildi.

11:40 - 16/05/2022 Pazartesi
Güncelleme: 14:26 - 16/05/2022 Pazartesi
IHA
Milli Eğitim Bakanı Özer
Milli Eğitim Bakanı Özer

Milli Eğitim Bakanı Özer, bu yaz itibarıyla bilim ve sanat merkezlerinde 2'nci sınıftan 12'nci sınıfa kadar tüm öğrenciler için yaz okulu açılacağını belirtti.

Bakan Özer, "İlk kez bu yaz itibariyle BİLSEM'lerde, sadece BİLSEM'lere seçilmiş öğrencilere değil, tüm öğrencilerimize yaz okulu açacağız" ifadelerini kullandı.

  • Artık bilim sanat merkezlerini destekleme ve yetiştirme kapsamına aldıklarını söyleyen Bakan Özer, "Bu kapsamda tüm öğrencilerimize bilim ve sanatla ilgili hazırlamış olduğu programı paylaşacaklar. Biz artık MEB olarak sadece akademik eğitim öğretim yılına değil 12 aya bakacağız." diye konuştu.

"ÖZEL YETENEKLİ ÖĞRENCİLER YENİ PROGRAMLARLA SÜREKLİ DESTEKLENİYOR"

Özer, Yenimahalle Bilim ve Sanat Merkezi'nde BİLSEM'lerin Altyapısının Güçlendirilmesi Projesi Atölye Tanıtım ve Açılış Programı'nda son 20 yılda eğitime erişim ve eğitimin demokratikleşmesinin önündeki engellerin kalktığını ve bu dönemde ilk kez kız çocukların okullaşma oranlarının erkek çocukların sayısını geçtiğini söyledi.

Ülkelerin gelişmesinde insan kaynağının önemine dikkati çeken Özer, Türkiye'nin her tarafındaki bilim sanat merkezlerinde özel yetenekli öğrencilerin yeni programlarla sürekli desteklendiğini anlattı.

"4 AYDA HEDEFİMİZİ AŞTIK"

Bilim sanat merkezleriyle ilgili üç hedeflerinin bulunduğuna, bunlardan birinin erişimi kolaylaştırmak olduğuna işaret eden Özer, şöyle devam etti:

  • "81 ilde 183 bilim sanat merkezimiz vardı ancak saha ziyaretlerinde ilçelerden ilçelere 50, 60 ya da 100 kilometre uzaktaki bilim ve sanat merkezine gitmek için çocuklarımızın uzun yollar kat ettiğini gördük. Dedik ki erişimi kolaylaştıracak şekilde imkan olan tüm noktalara bilim sanat merkezi kuralım ve 2021'in sonunda bilim sanat merkezlerinin sayısını 225'e çıkarttık. 2022 yılında hedef olarak 350'yi koymuştuk. 4 ayda hedefimizi aştık ve 355'e ulaştık. Şu anda 81 ilde 355 bilim sanat merkezimiz, gençlerimizin, çocuklarımızın hizmetindedir. İnşallah bu sayı daha çok artacaktır."
İkinci olarak tüm bilim sanat merkezlerine en az 1000 kitaptan oluşan kütüphane oluşturma hedefini tamamladıklarını bildiren Özer, bunun yanında tüm okullara kütüphane kurduklarını hatırlatarak,
"2021 yılının son 2 ayında 16 bin 361 yeni kütüphane kurarak göğsümüzü kabartarak 'Kütüphanesi olmayan tek bir okulumuz bile yok.'
diyebildik." ifadelerini kullandı.

"1305 ÜRÜNÜN TESCİLİ ALINDI"

Yıl sonuna kadar okul kütüphanelerinde 60 milyon olan kitap sayısını 100 milyona ulaştırmayı hedeflediklerini kaydeden Özer, çocukların bilim ve akademik becerilerin yanında kültür, sanat, spor alanlarında donanımlı olmak üzere sunulan imkanlardan faydalanmasını istediklerini dile getirdi.

Üçüncü hedeflerinin fikri mülkiyet ve sınai haklar olduğunu belirten Özer, ülkelerin gelişmelerinde en kritik olan konulardan birinin fikri mülkiyet ve sınai haklara ağırlık veren şirketlerin ihracat kalemleri olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

  • "Artık katma değeri yüksek olan üretim, inovasyon, farklı yaklaşımlarla ülkeler rekabet güçlerini artırmaya çalışıyorlar. Biz de Bakanlık olarak bu özel çocuklarımızın kümelenmiş olduğu bilim sanat merkezlerini, fikri mülkiyet ve sınai hakların merkezi yapmak istedik. Onun için Türk Patent ve Marka Kurumuyla iş birliğine giderek tüm bilim sanat merkezlerimizin yöneticilerini, öğretmenlerini, öğrencilerini fikri mülkiyet ile ilgili bilgilendirici eğitimlerden geçirdik ve çok kısa sürede bu çalışmalar meyvesini verdi. 2021 yılında, 225 bilim sanat merkezinde 2 bin 657 tane fikri mülkiyet ürünü tescil için başvuru yaptı ve bu başvurulardan 13 patent, 39 faydalı model, 8 marka ve 1245 tasarım olmak üzere 1305 ürünün tescili alındı.

Artık bu özel yetenekli çocuklarımız, fikri mülkiyetin, inovatif yaklaşımların yaygın bir kültür olarak yerleştiği, geliştiği bilim sanat merkezlerinde vakitlerini geçilecektir. Bu ülkemizin geleceği adına uzun vadede attığımız en önemli adımlardan biridir. Çünkü bu çocuklarımız bu kültürle yetişerek yükseköğretim kurumlarına gittikleri zaman aynı yaklaşımla orada da arayacaklardır. Dolayısıyla bizim gerçekten güçlü bir şekilde kalabilmeniz için fikri mülkiyet ve sınai haklar ile ilgili kültürün, temel eğitimden yükseköğretime kadar eğitimin tüm kademelerinde yaygınlaştırılması gerekiyor. Bununla ilgili çalışmalarımız da verimli bir şekilde ilerliyor."

#Milli eğitim bakanlığı
#BİLSEM
#Eğitim
2 yıl önce