Dünyayı göçler değiştirecek
Aktüel Arkeoloji Dergisi 54. sayısıyla okuyucularıyla buluştu. “Göç” konusunu ele aldığı 54. sayısında, saklı kimliğimiz göçmenliği mercek altına alarak, tarihteki büyük göç hareketlerini inceliyor. Aslında birer göçmen olduğumuz gerçeğini unutmamak gerektiğini belirten, göç etmeninin insanlık tarihinin en büyük metaforu ve kimliğinin bir parçası olduğuna değinen dergide, kendimizi bir yere ait hissetmek için bu durumu reddettiğimiz öne sürülüyor. Antik DNA ve insan göçleri konusunu inceleyen dergi, milyon yıllık bir tarihten günümüze süregelen bütün göç hareketleriyle kültürlerin birbirine nasıl karıştığını, geliştiğini, etkileşimin ilerlemenin en önemli unsuru olduğunu okuyucularına aktarıyor. “Göç dünyayı değiştirir” tezini savunan dergide, 21. yüzyılın en büyük korkusunun, göçmenlerin dünyayı nasıl değişmeye ittiği gerçekliği olduğu belirtiliyor.
Yarının sineması için yarışacaklar
Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı ile 'Yarının Sineması İçin' sloganıyla yola çıkan ve SETEM (Sinema ve Televizyon Eseri Sahipleri Meslek Birliği) “2.Koruncuklar İçin B.A.K Liselerarası Senaryo ve Kısa Film Yarışması” için start verdi.Tüm lise öğrencilerine açık olan yarışmaya 30 dakikayı aşmayan kurmaca filmler katılabilecek. Aday olacak kısa filmlerde senaryolar "Mülteci çocuklar" olcak. Belirlenen filmler sektörün profesyonelleri tarafından oluşturulacak jüri tarafından oylanacak ve Aralık ayı içerisinde yapılacak ödül töreni ile duyurulacak. Ayrıca yarışma için adaylar 11 Aralık Pazar gününe kadar internet üzerinden başvuruda bulunabilecek. Ayrıntılı bilgi ve başvuru katılım koşulları www.setemakademi.com veya www.koruncuk.org adreslerinden ulşabilirsiniz.
Kahkaha tufanına hazır olun
Ali Kobanbay'ın yazdığı, yönetmenliğini Kenan Öztürk'ün yaptığı PPM yapımı komedi filmi “Oldu mu Şimdi!” 16 Aralık'ta Özen Film dağıtımıyla vizyona giriyor. Yanlış anlaşılmaların hayat bulduğu kişi olan Yaşar'ın başından geçenlerin konu edildiği filmin oyuncusu kadrosunda Yavuz Seçkin, Orhan Aydın, Serkan Şengül, Seda Güven, Emre Mutlu, Haldun Boysan, Oğuzhan Yıldız, Esra Sönmezler ve Yakup Yavru gibi isimler yer alıyor. Bir yanlışlık sonucu hapse düşen Yaşar, hapiste en yakın dostu olacak Ömer'le tanışır ve şanssızlık bu sefer ikiye katlanır. İkilinin hayata tutunma çabaları ve arkasından gelen kötü şans, ikilinin birçok defa içeri girip çıkmasını sağlar. Tövbe etmek için camiye gittiklerinde ise hayatlarının fırsatı ayaklarına kadar uzanır.
Bilim insanları Üsküdar'da buluşuyor
Üsküdar Belediyesi ev sahipliğinde bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Uluslararası Üsküdar Sempozyumu, dünya çapında çalışmalar yapan 153 bilim insanını ağırlamaya hazırlanıyor.
Geçtiğimiz yıllarda yapılan sempozyumlarda Üsküdar'ın tarihi, kültürü, mimarisi, eğitim hizmetleri ve kurumları, sağlık hizmetleri, arşiv kaynakları, şehirleşme ve şehir kültürünün yerleşmesine katkı sağlamış öncü kimlikler gibi başlıklar altında yaklaşık bin tebliğ yayınlandı. Bu tebliğler her sempozyumun ardından kitaplaştırıldı ve ortaya 16 ciltlik bir kaynak çıkarıldı. Bu yıl gerçekleşen sempozyumda tebliğ sunumları ise 12-13 Kasım tarihlerinde 09:30-17:30 saatleri arasında Çamlıca Sabahattin Zaim Eğitim Merkezi'nde düzenlenecek paralel oturumlarla devam edecek. Tüm tebliğlerin yine basılı bir kitap olarak derlenmesi ve kütüphanelerdeki yerini alması bekleniyor.
Tohum Takas Şenliği başlıyor
Bu yıl 4'üncüsü düzenlenecek olan Şile Tohum Takas Şenliği bugün saat 10.00'da Şile Yeryüzü Pazarı'nda başlıyor. Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi'nin de katılacağı şenlikte, yıllardır koruma altında olan “yerli tohumlar” takas edilecek. Tüm Türkiye'den aktif katılımın olacağı ve “ata tohumların” takas edileceği şenlikte doğal tohumların korunması, yaşatılması ve geliştirilmesi amaçlanıyor. Şenlikte ayrıca tohum ekme atölyesi, ekşi mayalı ekmek yapımı atölyesi, şifalı bitkiler çayı demleme atölyesi, narlı ekmek ve narlı içecek atölyesi, müzik dinletileri ve çocuklar için puzzle atölyesi de yer alacak.
Klarnetin genç yıldızları İş Sanat'ta
İş Sanat'ın genç müzisyenlere sahne deneyimi kazandırmak amacıyla Millî Reasürans'ta gerçekleştirdiği Parlayan Yıldızlar serisinin 17. sezondaki ilk konukları keman sanatçısı Bade Daştan ve klarnet sanatçısı Batı Aktaş oluyor. Bade Daştan, genç yaşına rağmen şimdiye kadar Muhammedjan Turdiev'in sınıf konserleri başta olmak üzere pek çok etkinlik kapsamında sahne aldı. Klarnet eğitimine 2009 yılında İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda Orhan Doğaner ile başlayan Batı Aktaş ise, 2010 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarına girdi. Feza Çetin ile çalışmalarının ardından klarnet eğitimine Ebru Mine Sonakın Çeliker ile devam etti. İkilinin konseri 21 Kasım Pazartesi akşamı saat 20.30'da ücretsiz olarak gerçekleşecek.
Al Di Meola İstanbul'a geliyor
Latin ve Flamenko'yu caz ile buluşturan gitar virtüözü Al DiMeola, 15 Kasım'da Zorlu PSM sahnesinde müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşatmaya hazırlanıyor. Latin sıcaklığını İstanbul'daki müzikseverlerin enerjisiyle buluşturmak için gün sayan İtalyan asıllı Amerikalı sanatçı Al Di Meola, Lennon&McCartney şarkılarından Astor Piazzolla'nın tangolarına kadar yepyeni besteleri ile Zorlu PSM sahnesinde yerini alacak. Piu Entertainment organizasyonu ile müzikseverlerle buluşacak olan Al Di Meola konseri biletlerine ise yoğun ilgi devam ediyor.
Gezgin ressam ışık denizinde
Pera Müzesi, 29 Ocak tarihine kadar “Félix Ziem: Işık Denizinde Bir Gezgin” sergisini sanatseverlerle buluşturuyor. Sergi ile 19. yüzyıl resmine damgasını vuran ve çoğunlukla deniz ve kentin iç içe geçtiği İstanbul ve Venedik'i konu alan yağlıboyalarıyla tanınan Ziem'in eserleri, Türkiye'de ilk kez Pera Müzesi'nde bir araya geliyor. Küratörlüğünü Lucienne Del'Furia ve Frédéric Hitzel'in üstlendiği sergide Ziem'in, izlenimci ressamlarla üslupsal ilişkilerini yansıtan yağlıboyaları ile Kırım Savaşı döneminde İstanbul'da gerçekleştirdiği desen çalışmaları öne çıkıyor.
Kudüs'ü buradan tanıyın
Simon Sebag Montefiore tarafından kaleme alınan ve Pegasus Yayınları arasından okuyucuyla buluşan Kudüs- Bir Şehrin Biyografisi raflardaki yerini aldı. Kudüs'ü içi akrep dolu altın bir kadehe benzeten yazar kitabın önsözünde şu ifadelere yer veriyor: "Montefiore yeni arşivler, güncel akademik çalışmalar, kendi ailesine ait belgeler ve tüm yaşamı boyunca süren araştırmasından hareketle, kutsal ve mistik olanın, kimlik ve imparatorluğun özünü, Kıyamet'e sahne olacağına inanılan bu şehrin benzersiz tarihi içinde açıklığa kavuşturuyor. Bu tarih, hem ilahi hem de dünyevi bir mevcudiyete sahip tek şehir olan Kudüs'ün nasıl Kudüs olduğunun hikâyesidir"
