Şüphesiz bu konuda adım atması gereken ABD yönetimidir. Türkiye'nin

, bölgede yüzleştiği

söz konusu olan.

Bu tehditlerden biri

üzerinden gelmiş,

yönelik olmuş ve ABD'den gelmiştir. O

hala orada korunmaktadır. Yani tehdit

.

Diğeri de

üzerinden gelmektedir ve yine

, Suriye'nin kuzeyinde uyguladığı

ndan gelmektedir. Bu tehdit de hala

etmektedir.

ABD ile Türkiye yıllardır

ama Washington yönetimi Türkiye'nin

nı daha da artırıcı uygulamalar yapmaktadır. Bir şekilde dolaylı yoldan

etmektedir. Adeta

muamelesi yapmakta ama

olarak bunu reddetmektedir. Öyleyse, ilişkilerin eski haline gelmesi için, ABD'nin Türkiye'ye

vermesi bir zarurettir.

Genel anlamda, çok

merkez ülkenin biçimlendireceği yeni

ile ilgili, özel anlamda ise Suriye ile ilgili çözüme odaklı bir işbirliği tesis edilebilir mi?

ABD yönetimi, daha doğrusu

, Türkiye'nin kaygılarını giderme yolunu tercih edebilir mi? Yoksa

ve

'nın yakın çevremizdeki

nı daha da pekiştirip, Türkiye'nin endişelerini artırıp güven krizini daha mı derinleştirir?

ABD yönetiminin, PKK/PYD'ye verdiği

destek, terör örgütü üzerinden

uygulaması, ülkemizin

ye çalışması, hiçbir şekilde

. Bunu biliyoruz.

. Bu, Suriye'nin

, Suriye üzerinden

. Bu coğrafyanın

hazırlanması projesidir ve bütün bölgeyi tehdit etmektedir.

parçalayacak bir süreçtir.

Öyleyse, sadece

. ABD yönetimi, bir

ülkesine karşı bu niyetlerini artık gizleyemez hale gelmişse, konuşmanın, pazarlığın, tartışmanın, tavır almanın, ortaklığın

değişmektedir.

Türkiye, ABD ile ilişkilerini geliştirme konusunda

. Bu konuda yaklaşımı apaçık ortadadır. Buna rağmen, Türkiye'ye güvence verme yerine,

devam ederse, Türkiye

.

nin Suriye'de yürütülmesi, bu politikanın

pazarlanması önümüzdeki en büyük tehlikelerden biridir. Türkiye bunu görüyor, görecek ve ona göre pozisyon alacaktır.

Çünkü

. Her ülke

kararlara zorlanmaktadır, her ülke, özellikle de bizim coğrafyamızdakiler, kendi geleceklerinin

gücüne bağlı olduğunun bilincindedir.

. Bedeli ne olursa olsun. Çünkü bu bir gelecek meselesidir.

. Bu dünya çok dar

arasındaki

na göre biçim alacaktır. ABD bu ülkelerin en önemlisi ama sadece bir tanesidir. Terör örgütleri üzerinden

vermeye kalkışılmasına Türkiye teslim olmayacaktır.

Cumhurbaşkanı'nın ziyaretinden önce ABD'ye giden

,

ve

'ın temaslarında PKK/PYD konusunda ciddi

yaşandığına dair sinyaller gelmektedir. Erdoğan-Trump görüşmesinde umulur ki, ilişkiler

çekilir,

hatta yeni ortaklıklar kurulur.

Ama olmazsa, ABD ordusu

pozisyonunu devam ettirirse Türkiye ne yapacak?

var mıdır ve nedir?

Bildiğim tek bir şey var:

. Başarılı olması durumunda etkisi bu

devam edecektir. Terör meselesi, PKK meselesi de değildir. Bir

.

.

.

. Bunu kabul ettirmeye, normalleştirmeye dönük her girişim bu ülkenin geleceğini tehlikeyle atar.

ABD, PKK/PYD konusunda ikna edilemezse

. O da

etmektir.

Bunu

bulanlara tek bir şey söyleyeyim:

Türkiye'nin geleceği her şeyin üstündedir.

. Bunu bugün yapmazsak gelecekte hiç yapamayacağız,

mahkum olacağız..