Bir dostum, belki bu rakamlara şaşırarak başka türlü bir tepki verdi. “Acaba bu okuma oranları okunan kitapların niteliği hakkında da bir şey veriyor mu? Zira görebildiğim kadarıyla mesela çok okunan popüler kitaplar var, o kadar boş, o kadar fabrikasyon kitaplar ki, bu tür kitapların okunmasından faydadan çok zarar gelebileceğini düşünüyorum. Çünkü kötü, alabildiğine sığ ve zararlı ideolojileri kitap yoluyla yaymış oluyorlar.”
Kitap okuma sayılarının son yıllardaki artışında tabii ki zorunlu eğitim süresinin 12’ye çıkarılması ve üniversite sayısının bütün yurt sathında yaygınlaşacak şekilde 210’a çıkarılmış olmasının da büyük etkisini görmeliyiz. Yine de bu konuda daha fazla üniversitesi ve çok önceden zorunlu eğitimini bu seviyeye çıkarmış sözkonusu toplumlara attığımız bariz bir fark var.






