|

Emine Erdoğan vali eşlerini ağırladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Avrupa'daki yurttaşlardan anne babalarını kaybetmiş, kimsesiz kalmış çocuklara sahip çıkmalarını istedi.

Yeni Şafak
16:26 - 25/02/2015 Çarşamba
Güncelleme: 14:30 - 25/02/2015 Çarşamba
AA

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, 2012'den itibaren himayesinde gerçekleşen Gönül Elçileri Projesi kapsamında 81 ilden gelen vali eşlerine Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda öğle yemeği verdi.


Erdoğan, konuşmasına, "81 ilimizden buraya, ülkemizin kalbi Ankara'ya, milletin sarayına hepiniz hoş geldiniz. Sizleri burada misafir etmekten duyduğum memnuniyeti, öncelikle ifade etmek istiyorum" sözleriyle başladı.


Gönül elçileriyle ilk buluşmayı Aralık 2012'de yine Ankara'da gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, "O zaman sizlerle kutsal bir vazifeye, korunmaya muhtaç çocuklarımıza kol kanat germeye, onları koruyucu ailelerle buluşturmaya niyetlenmiştik. O günden bugüne sizler köprü oldunuz, kimsesiz çocuklarımız sıcak yuvalar buldu, nice aile yeni evlatlara kavuştu" ifadelerini kullandı.


Öncelikle Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına, valilere ve gönül elçilerine bu özverili çalışmaları için teşekkür eden Erdoğan, gerek bir önceki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin gerekse şimdiki Bakan Ayşenur İslam'ın projeye sahip çıktığını, bu işe gönül verdiğini belirtti.


"Bu çocuklarımızın hayatı bambaşka olacaktı" 

Emine Erdoğan, 4 bin 109 çocuğun, 3 bin 354 koruyucu ailenin himayesi altına girdiğine işaret ederek, şunları kaydetti:


"Şayet gönül elçiliği projemiz hayata geçmemiş olsaydı, bu çocuklarımızın hayatı bambaşka olacak, şefkat ve merhamete susamış bireyler olarak huzur ve güven duygusunun eksikliğini hissederek topluma karışacaklardı. Sonrası malum, travmalar, girilmemesi gereken yollar ve nice toplumsal sorunun kaynağı haline gelmek gibi problemler. Gönül elçiliği yaparak onları sıcak yuvalara yerleştirmek yanında geleceklerin de teminat altına aldınız. Sizleri bu çabalarınızdan dolayı yürekten kutluyorum."


Şefkate ve merhamete muhtaç çocuklara evlerini açan koruyucu ailelere de özel olarak teşekkür eden Erdoğan, "Onlar küçük yaşta yetim ve öksüz kalmış bir Peygamber'in takipçileri olarak yetimin halinden anladılar, öksüze, kimsesize kucak açtılar. Mayasında şefkat ve merhamet olan bir medeniyetin varisleri olduklarını, en güzel şekilde ortaya koydular. Sayıları 3 bin 354 olan koruyucu ailelerimizin her birine tek tek teşekkür ediyorum ve sayılarının daha da artmasını diliyorum" diye konuştu.


"Gönül tahtı bütün tahtların üstünde"

"Gönül ne güzel bir kelime. Türkçemizin en eski sözcüklerinden. Biliyorsunuz, gönül kelimesinin başka dillerde karşılığı da yok. Ne kalp ne sevgi ne yürek onun ifade ettiği anlamı karşılamıyor" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:


"Gönül tahtı bütün tahtların üstünde. Gönül sultanı olmak her şeyin fevkinde. Aynı şekilde gönül elçiliği de emsali olmayan bir mevki. İnanıyorum ki sizler de bu mevkinin değerini bilip hakkını verenlerdensiniz.


Şehrinizde güzel çabalar içinde olduğunuzu biliyorum. Hatta tatlı bir rekabet içinde olduğunuzdan da haberdarım. Ne kadar gönüllü, o kadar faydalı iş demek. Hayırda yarışmak ne güzel. Fakat sayılarımız üzerinden değil yaptığımız işlerin mahiyeti üzerinden yarışalım. Sizlerin öncülüğünde, devletimizin sıcak eli her yere ulaşsın, daha iyi bir gelecek inşa edelim." 


Erdoğan, gönlün, kendisini başka gönüllere açtıkça, başka sevinçleri, başka dertleri kendisinde misafir ettikçe varlığını sürdürebileceğini dile getirerek, bu nedenle gönüllülük hareketlerine yeni boyutlar katılarak onun diri tutulmaya çalışılmasını istedi.


"Bu seferberliğimizi sınırlarımızın dışına taşıyalım. Yeni gönül elçilerimiz vasıtasıyla uluslararası arenaya da açılalım" ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle devam etti:


"Buradan özellikle Avrupa'daki yurttaşlarımıza seslenmek istiyorum, anne babalarını kaybetmiş, kimsesiz kalmış evlatlarımıza oralarda sahip çıkın. Şefkat ve merhamete muhtaç çocuklarımıza gurbette ikinci bir gurbet yaşatmayın. Onları farklı inançlara, farklı geleneklere, farklı kültürlere mecbur bırakmayın. Koruyucu aile olma misyonunu orada sizler de icra edin.


Kimsesiz tek bir çocuğun bile başının hiç okşanmadan büyümesi, bizim hepimizin üzerinde ağır bir vebaldir. Onları kendi kültür ve medeniyet dairemizden uzaklaştırmamak ise bir başka sorumluluktur."


"Koruyucu ailelik, bu yolda ulaşmak istediğimiz nihai hedeftir"

Gönül Elçileri Projesi'nin önemine işaret eden Emine Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının gayretleriyle kimsesiz çocukları koğuş tipi yurtlardan kurtardıklarını, onları Sevgi Evleri'nde daha huzurlu ve güvenli ortamlara taşıdıklarını dile getirdi.


Koruyucu aileliğin, bu yolda ulaşmak istedikleri nihai hedef olduğunu vurgulayan Erdoğan, aile ortamının sıcaklığını tüm çocuklara sağlamayı amaçladıklarını bildirdi.


Erdoğan, altına imza koydukları Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin de çocuğun öncelikle aile yanında bakımı, bu mümkün olmadığı takdirde uygun bir aile yaşamı içinde hayatını sürdürmesini ve gelişmesini öngördüğüne dikkati çekerek, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bu hizmetin en iyi şekilde nasıl uygulanacağına dair bilgilendirici çalışmalar yaptığını söyledi.


Uygun şartların oluşması durumunda, gerekli eğitimleri alan koruyucu ailelerin, bu toplumun en büyük sorunlarından birine neşter attığını ifade eden Erdoğan, hem bireysel hem de toplumsal bazda çok önemli bir misyon üstlendiklerini belirtti.


Erdoğan, "81 ilde sizlerin ve yurtdışında büyükelçilerimizin eşleri ve sivil toplum kuruluşlarımızın öncülüğünde koruyucu aileliğin ne olduğunu toplumumuza en doğru şekilde anlatalım ve bu halkayı genişletelim. Sizlerden bu alanda yapacağınız etkili çalışmaların haberlerini bekliyorum" dedi.


Gönül elçilerinin sadece kendilerine, kendi gönüllerine karşı sorumlu olduklarını anlatan Erdoğan, "Kendi yaptıklarının muhasebesini, kendi gönül mahkemelerinde yaparlar. Bizlerin buradaki arzusu, sevgiye ve aile sıcaklığına hasret çocuklarımıza uzanacak bir elin umudunu, kalbimizde canlı tutmaktır. Toplumda bir duyarlılık ve farkındalık oluşmasına vesile olmaktır" görüşünü bildirdi.


"Bereket Ormanları'nın ilk adımını atalım"

Emine Erdoğan, gönül elçiliğinin sınırı olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti: 


"İnsan, toplum meselelerine bir kere gönlünü açtıktan sonra, bu yol hiç ummadığımız alanlara uzanıyor. Bu güzel buluşmayı taçlandırmak, birlikteliğimizi yeni ufuklara taşımak üzere şimdi burada sizlerin de en az benim kadar gerekli olduğuna inandığınızı düşündüğüm bir projeyi, gündeme getirmek istiyorum. Çocuklarımız için seferber olduğumuz gibi onların gelecekte yaşayacağı çevre, soluyacağı hava için de seferber olalım. Milletin sarayındaki bu ilk buluşmamızda, ömrümüze, ülkemize bereket katacak Bereket Ormanları'nın ilk adımını atalım. Bu buluşmanın bir anısı olarak, gelecek ay, 21 Mart itibarıyla kutlayacağımız Dünya Ormancılık Haftası vesilesiyle, 81 ilimizde 100 bin fidan dikerek, gönül elçiliği projemizi, uzun vadeli bir yatırıma dönüştürelim."


Orman ve Su İşleri Bakanlığının katkılarıyla, orman il müdürlüklerinin bulundukları şehirlerde gönül elçilerine bir orman alanı tahsis edeceğini ve fidanların sağlanacağını anlatan Erdoğan, "Tüm çevrenizi, gönüllülerinizi bu seferberliğe davet edin" dedi.


Ağacın, ormanın hem ekonomi hem de ekosistem adına önemine işaret eden Erdoğan, "Baharı, fidanlarımızı toprakla buluşturarak, geleceğe dair umutlarımızı, toprağın bereketine ekerek karşılayalım. Ormanların getireceği yağmurlar, toprağımızın bereketini artırsın ve bu döngü, çocuklarımızın geleceğini inşa etsin. Yeşilin binbir tonu ülkemizi kuşatsın" ifadelerini kullandı.


Bereket Ormanları'nın hayırlı olmasını dileyen Emine Erdoğan, konuşmasını "Gönül Elçiliği Projesi kapsamında nice güzel çalışma yapmayı umuyor, elçiliğiniz boyunca, nice gönüller kazanmanızı temenni ediyorum ve hepinize başarılar diliyorum" ifadeleriyle tamamladı.

#Emine Erdoğan
#Emine Erdoğan saray
#Emine Erdoğan davet
9 yıl önce