İsrail işgali altındaki Filistin topraklarının kıyısında ablukaya alınmış bir kara parçası; insanlığın direnişte olduğu bir ada, Gazze. Kilometrekareye en fazla insanın düştüğü bu direniş kalesinde hayat ne kadar iyi olabilirse o kadar akıyor. Her an başınıza bir İsrail bombasının düşme ihtimalinin olduğu bu adanın çocukları, geleceğe dair en büyük umut. Gazze’nin çocukları yokluk içinde tırnaklarıyla hayata tutunuyor. Bombaların ruhlarında yaşattığı travmaya rağmen Gazze’nin sokaklarını gülücükleriyle aydınlatıyor, varlıklarıyla okullara hayat veriyorlar. Yoksunluğa ve yoksulluğa rağmen yollarından vazgeçmiyorlar. Gazze’nin dar, yıkık ve bakımsız sokaklarında okullarının yolunu tutuyorlar. O yollarda dünyanın en güzel servisi onlar için çalışıyor. Reuters'in haberine göreGazze’deki Han Yunus mülteci kampında, okullarına yürüyerek gidemeyecek kadar küçük ya da yol parasını denkleştiremeyecek kadar fakir olan çocuklar için “eşek arabası” servisi onların hizmetinde.
Islıkla haber veriyor
33 yaşındaki Loay Ebu Sahloul’un çalıştırdığı eşek arabası Han Yunus’un dar sokaklarında yol alırken, üç kez ıslık çalarak yolcularına geldiğini haber veriyor. Çoğu okul öncesi öğrencilerden oluşan 15 kadar çocuğu kapılarının önünden alarak okul yolunu tutuyor. Kendisi de nörolojik bir hastalıktan muzdarip olan Ebu Sahloul yaptığı işi aynı zamanda bir sosyal hizmet olarak nitelendiriyor. Servis hizmeti verdiği çocukların ailelerinden aylık 1,3 dolar (22 TL) alan Ebu Sahloul, bölgedeki çoğu ailenin çocukları için otobüsle yolculuğu karşılayacak geliri olmadığına dikkat çekiyor. Bölgede otobüs servisini kullanmanın maliyeti yaklaşık 8 kat daha fazla. Elbette eşek arabasında yolculuğun da riskleri var. Kimi zaman çocukların arabadan düştükleri belirtiliyor. Gazzeli ailelerin en büyük dileği, çocuklarının bir gün servis olarak otobüs kullanması.
