|

İkilikleri müzikle anlatacağız

47. İstanbul Müzik Festivali için geri sayım başladı. Festivali yeni direktör Efruz Çakırkaya ile konuştuk. Çakırkaya, “Var olmanın karanlığı, var olmanın aydınlığı” temasıyla hazırlanan programı anlattı: “Hayatta her şey denge. İkiliklerin müziğe yansıması üzerinden bir içerik oluşturduk. Besteciler yaşadıkları karanlık ve aydınlığı eserlerine yansıtmışlar.”

Seray Şahinler Demir
04:00 - 25/03/2019 Pazartesi
Güncelleme: 16:13 - 25/03/2019 Pazartesi
Yeni Şafak
7. İstanbul Müzik Festivali direktörü Efruz Çakırkaya
7. İstanbul Müzik Festivali direktörü Efruz Çakırkaya

İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın en uzun soluklu festivali için geri sayım başladı. 47.’si düzenlenecek festival bu yıl “Var olmanın karanlığı, var olmanın aydınlığı” temasıyla 11-30 Haziran tarihleri arasında izleyiciyle buluşacak. Festival yola yeni direktör Efruz Çakırkaya ile devam ediyor. Programı Çakırkaya’dan dinledik...

Sizin direktörlüğünüzdeki ilk festival… Nasıl bir program hazırladınız, neleri gözettiniz?

İstanbul Müzik Festivali’nin 46 yıllık bir geleneği var. Her direktörün kattığı yenilikler oldu. Gelenekselleşmiş içerikler var olmaya devam edecek. Eser siparişleri, festival buluşmaları serisi, klasik müzik dünyasının büyük isimlerine yer vermeye devam edeceğiz. Bir süredir gençleri destekleyen işler yapmaya özen gösteriyoruz. Orada biraz daha artabilir. Klasik müzik sevgisinin, kültürle sanatla gençlerin çocukların etkileşiminin ne kadar erken yaşta olursa o kadar önemli olduğunun bilincindeyiz. Dolayısıyla çocuk ve gençlere yatırım yapacağımız projelerimiz daha fazla olacak.

Türkiye’de müzik eğitimi alan yetenekli gençler genelde kariyerine yurt dışında devam ediyor. İKSV’nin bu kapsamda destekleyici projeleri, ödülleri oluyor…

Müzik eğitimi alan gençlerin bu konuda sıkıntısı var çünkü belli sayıda orkestra var. Müzisyen olmak orada kadroya girmek çok kolay değil. Solistlik kariyeri ise başka bir kulvar. İmkanlar hala var ama istenen düzeyde değil. Yayılabilecekleri çok fazla bir olanak yok. Tercihen de yurt dışında bir şey bulduklarında orada kalmayı tercih ediyorlar fakat bizim destek verdiğimiz çocukların büyük kısmı eğitimlerinden sonra dönüp burada bir şey ateşiyle yanıyorlar. Bu mutluluk verici.

MÜZİKAL BİR ŞENLİK HAZIRLADIK

Festival programı nasıl hazırlandı? İzleyiciye ne vaat ediyor?

Festival programı çok uzun yıllar öncesinden başlanarak hazırlanıyor. 7 yıldır festivale getirmek istediğimiz Human Requiem bu yıl geliyor. 2012’de izleyip hayran kalmıştık. İstanbul’a getirmeliyiz diye düşünmeye başladık. Bu yıl geliyor. Arada ülkemizde bir takım talihsizlikler oldu. O durumlarda yurt dışından gelen sanatçılar biraz imtina ediyorlar. Yurt dışında medyada daha farklı ürkütücü şekilde lanse ettiriliyor. Geldikleri zaman dışarıdan göründüğü gibi değil diye şaşırıyorlar da. Hepsini konserde izleyip keyif alacağız.

Bu yılki tema daha kapsayıcı. Farklı disiplinleri müzikal çerçevede buluşturmak zor olsa gerek..

Kötü-iyi, güzel-çirkin, yaşam-ölüm gibi ikiliklerin müziğe yansıması üzerinden bir içerik oluşturduk. Hayatta her şey denge. Biri olmadan diğerinin varlığını anlayıp kavramak zor. Bu da sanatsal yaratımları etkiliyor. Biz de bunun müziğe yansıyışını konu ediyoruz. Programda bu tema başlığıyla programımıza aldığımız repertuvarlarda da çeşitli besteciler kendi dönemlerinde yaşadıkları karanlıkları ve aydınlıklarını eserlerine yansıtıyorlar. Biz de buradan yola çıkarak kötülük ve ölümle gibi konulara gönderme yaparak yüzümüze aydınlığa bilime dönerek müziğin ve sanatın iyileştirici etkisine odaklandık. Müzikal bir şenlik hazırladık diyebilirim.


  • Programdan notlar…
  • Festivalin açılış konserini, Aziz Shokhakimov şefliğindeki Tekfen Filarmoni genç piyanist Seong-Jin Cho ile yapacak. Orkestra ayrıca 17 Haziran akşamı günümüzün en ünlü viyolenselcilerinden biri olan Daniel Müller-Schott ile bir konser daha verecek. Çinli piyanist Yuja Wang bu yılın merakla beklenen isimlerinden. Wang’a Türkiye’de ilk kez çalacak Lüksemburg Filarmoni Orkestrası eşlik edecek. Daha önce de festivale konuk olan Polonyalı Piotr Anderszewski mutlaka izlenmeli. La Scala Oda Orkestrası enerjisiyle programda göz kırpıyor. Bu yılın ilgi çeken konserlerinden biri ise Berlin Radyo Korosu’nun izleyicileri de içine alan “Human Requiem” projesi. Program hakkında detaylı bilgi, müzik.iksv.org adresinde.



#Efruz Çakırkaya
#İstanbul
5 yıl önce