Sindirimi kolaylaştırıcı, iştah açıcı, sakinlik verici olmasının yanı sıra pırasa A vitamini ile mukoza ve göz sağlığı için de faydalıdır. Bütün tarih boyunca ekilip biçilmiş ve halk tarafından çok tüketilmiş bir sebzedir.
Çok eski çağlardan beri tüketilen ve kaynaklarda sarımsak ve soğanla birlikte anılan pırasa zambakgiller familyasındandır. Eski Yunan’dan Eski Mısır’a şifa reçetelerinde adı geçen pırasanın Gal Mitolojisinde özel bir yeri var. Efsaneye göre Gal askerleri bir savaşta başlıklarına pırasa takarlar ve o savaşı kazandıktan sonra pırasayı sembol olarak kabul ederler.
- İçeriğindeki kükürtlü maddeler nedeniyle, bugün pek sevilmese de aslında mikroplara karşı iyi bir koruyucu ve aynı zamanda iyi bir koku silicidir.Uluslararası mutfakta kemik suları çıkarılırken, sos yaparken, istenmeyen kokuları silmek için içine bir miktar pırasa atılır ki bu kötü kokunun yok olmasını sağlar. Tarihe geçmiş isimlerden biri olan İmparator Neron, sesi açılsın diye o kadar çok pırasa çorbası içermiş ki adı pırasayla anılır olmuş.Eski Yunan’da pırasanın iyi bir uyku verici olduğu düşünüldüğünden yemeklerden sonra yenilmesi uygun görülmüş.
CİLDE VE SAÇLARA FAYDALI
CİLDE VE SAÇLARA FAYDALI
Elbette pırasa bundan çok eski zamanlarda, dünya mutfaklarının köklerini barındıran Mezopotamya’da kimi tariflerde geçer. Avrupa’da daha çok çiğ tüketilen pırasa, salataların, sandviçlerin içerisinde yeşil soğan gibi kullanılır. Kokusu soğandan daha hafif olduğu için de oldukça hoş bir etki bırakır.
Özellikle beyaz kısımları yemek yapmada tercih edilen pırasayı pişirmeden hemen önce doğramak lezzet ve besin değeri açısından en doğru yöntemdir. Kozmetik sanayiinden içeceğe birçok alanda kullanılan pırasanın cilde ve saçlara da faydası olduğunu söylemeden geçmek istemem. Her ne kadar kötü koktuğunu düşünsek te kükürtlü gıdalar cilt ve saç sağlığında önemli destekleyicilerimizdir. Sindirimi kolaylaştırıcı, iştah açıcı, sakinlik verici olmasının yanı sıra içerdiği A vitamini ile mukoza ve göz sağlığı için faydalıdır. Maliyetinin düşüklüğü nedeniyle bütün tarih boyunca ekilip biçilmiş ve halk tarafından çok tüketilmiş.
Osmanlı mutfağında da 18. Yüzyıldan itibaren eskiye oranla daha sık kullanılan bir sebze olmuştur. Bugün, çocukların da severek tüketeceği birkaç pırasalı tarif paylaşalım istiyorum. Sağlıklı, mutlu pazarlar dilerim.
Pırasa Çorbası
Pırasa Çorbası
MALZEMELER
-250 gram pırasa
-2 orta boy patates
-100 gram pastırma
-2 yemek kaşığı tereyağı
-Bir su bardağı krema
-Bir çay kaşığı tuz
-Bir çay kaşığı kişniş
-Bir yumurta sarısı
-3 su bardağı tavuk suyu
YAPILIŞI:
Pırasaları ince ince doğrayalım. Pastırmayı doğrayalım. Pastırmayı tereyağında çevirelim.Tavadan pastırmayı alıp pırasayı ekleyelim ve kavuralım. İki yemek kaşığı kavrulmuş pırasayı ayıralım. Patatesleri doğrayalım. Patatesi tavuk suyunda 15 dakika kaynatalım. Pırasayı ilave edelim ve bir taşım daha kaynatalım. Çorbamızı blendardan geçirelim. Ayrı bir yerde krema ve yumurta sarısını karıştıralım, çorbaya yavaşça ilave edip kıvam alana kadar kaynatalım. Ayırdığımız pırasa ve pastırmayı ekleyelim. Tuz ve kişniş ilave ederek servise alalım. Afiyet olsun.
Pırasalı Kiş
Pırasalı Kiş
MALZEMELER
-100 gram tereyağı
-1 çay bardağı yoğurt
-2 yumurta
-1su bardağı un
-Bir paket kabartma tozu
-1 çay kaşığı tuz
-Bir tatlı kaşığı kekik
-400 gram pırasa
-100 gram kaşar peyniri
-100 gram gravyer vb sert peynir
-Bir avuç maydanoz
YAPILIŞI:
Tereyağı, yoğurt, tuz, kekik, un ve bir yumurta ile yumuşak bir hamur yapalım. Hamurumuzu 15- 20 dakika dinlendirelim ve pişirme kağıdı serdiğimiz düz dipli bir kalıba veya tepsiye yerleştirelim. Ayrı bir yerde pırasayı ince ince doğrayalım. Tavada hafifçe çevirelim. Bir lokma tereyağı ilave ederek lezzetlendirelim. Tuz, baharat ve kıyılmış maydanozu ekleyelim. Sert peyniri ilave edip karıştıralım. Hamurumuzun üzerine bir kat kaşar serelim, pırasalı içi kaşarın üzerine yerleştirelim. Kalan kaşar ve bir yumurtayı iyice karıştırıp en üste serelim. Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında 20 dakika pişirelim. Afiyet olsun.
#Pırasa
3 yıl önce
