Seri haline getirmek amacıyla ilkini “Tarım” sonrakini “Sanayi” olmak üzere iki makale yayımladıktan sonra gelen güzel bildirimler neticesinde “Büyük Yalanlar” serisine ara ara devam etmenin gerekli olduğuna inandım. Bu hafta “Teknoloji” konusunu irdeleyeceğiz.
Geleceği ilgilendirmesi açısından hükümetlerin teknolojiye verdiği destekler gençlerin desteğini almak açısından ciddi önem arz etmektedir. Ancak adım atmak kadar atılan adımların doğru bir iletişim ile yayılmasını sağlamak da gereklidir. Zira yalanlar puslu havada daha fazla alıcı bulmaktadır.
Şimdi, teknolojik gelişime dair atılan adımların genel fotoğrafını çekmeye çalışalım. Karar yine sizin…
Ortalama hükümet ömrünün 2,5 yıl olduğu
parlamenter sistemin 80 yılında sadece 2 olan Teknopark sayısı, verilen 2,2 milyar liralık hibe desteğiyle son yirmi yılda 96’ya çıktı.
Bu tekno parklarda
9 bine varan girişimin 44 bin 375 projesi desteklendi.
Bugün
59 ilimize yayılmış Teknoparklarda, tam 87 bin 772 araştırmacı görev yapıyor.
İstanbul-İzmir-Kocaeli üçgeninde inşa edilen mega teknoloji koridoru her geçen gün genişlerken 2022 yılında Bilişim Vadisi İstanbul faaliyete geçti, Bilişim Vadisi İzmir’in de temelini atıldı.
Bilişim Vadisi Bakü için de imzaları önümüzdeki yıl atılması bekleniyor.
Girişimcilere fikirlerini hayata geçirmek ve onları geliştirmek için maddi ve manevi destek sağlayan iş geliştirme merkezleridir.
İlk kez kuluçka merkezleri yine bu dönemde kurulmuştur.
Tersine beyin göçünü teşvik etmesi açısından bu merkezler altın madeni gibidir.
Firmaların kendi bünyesinde kurdukları ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nca desteklenen
Ar-Ge ve Tasarım Merkezlerinde şu anda 81 bin araştırmacı çalışıyor. Son yirmi yılda kurulan bu merkezler 78 binden fazla inovatif projeye ev sahipliği yapıyor.
350’ye yakın firma ve 20’den fazla üniversitenin yer aldığı; sağlık, nükleer enerji, yenilenebilir enerji ve tekstil alanındaki yatırımlar yine bu dönem zarfında devlet tarafından desteklenmektedir.
Tüm bu çalışmalar ve
verilen destekler sayesinde Türkiye’de Ar-Ge harcamalarının GSYİH içerisindeki payı binde beşten yüzde 1,13’e çıktı.
Yine bu dönemde
özel sektörün toplam Ar-Ge harcamalarındaki payı yüzde 29’dan yüzde 71’e yükseldi.
Özel sektör
Ar-Ge harcamalarının yarısından fazlası son 20 yılda hayata geçen Ar-Ge merkezlerinde gerçekleşti.
2002 yılında yalnızca 40 bin olan tam-zaman-eşdeğer Ar-Ge personeli sayısı 5 kat artarak 222 bine ulaştı.
Sadece bir yılda 23 bin yeni araştırmacı Türkiye’nin Ar-Ge ordusuna dâhil oldu.
Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı tarafından yayımlanan
Küresel İnovasyon Endeksi’nde 2022 yılında 4 basamak daha tırmanarak 37’nci sıraya yükseldik.
Akıllı üretim, iklim değişikliği, finans teknolojileri ve akıllı tarım alanlarında geliştirilecek yapay zekâ çözümlerini ekosistemin tamamına yaygınlaştırmak amacıyla;
yeni nesil TRUBA süper bilgisayarının yer alacağı yeni veri merkezi 2023 yılında Ankara’da açılıyor. Böylece yapay zekâ alanında yapılacak çalışmalarda, kapasitemiz tam 5 kat artacak!
Verilen destekler ile
Türkiye’nin evlatları 2022 yılında dünyanın en büyük Bilim ve Mühendislik Yarışması olan ISEF’te 7 ödül aldı. Uluslararası bilim olimpiyatlarında 8’i altın, toplamda 50 madalya kazandı.
Nereden bakarsak bakalım Türkiye Yüzyılı geliyor!
Tarımından sanayisine oradan teknolojine geniş bir yelpazede gereken taşlar sistematik bir biçimde yerli yerine oturtuluyor.
Bu yapı sayesinde uzun yıllar geride kalan Anadolu toprakları tekrar oyun kurucu hüviyetini kazanacaktır.
