|

Kitabım yüzünden 1.5 yıl antidepresan kullandım

Şadiye Furkan Demirtaş, “Cehennemden Kaçış, Hep Kadınlar Ezildi” ve “Susturun Ezanları dedi ve...” kitaplarını kadın sığınma evlerindeki kadınlar ve Sağmalcılar Cezaevi'ndeki kadın mahkumlarla yaptığı görüşmeler sonucu yazmış. Konuştuğu kişilerin psikolojisini birebir yaşayan Demirtaş bu nedenle 1.5 yıl antidepresan kullanmak zorunda kalmış.

00:00 - 24/04/2011 Pazar
Güncelleme: 22:08 - 23/04/2011 Cumartesi
Yeni Şafak
Kitabım yüzünden 1.5 yıl antidepresan kullandım
Kitabım yüzünden 1.5 yıl antidepresan kullandım

Son dönemde gençlerin ellerinden düşürmediği bir kitap var; Ayetlerle İbadet ve Tesettürün Lüzumu. Kitabın bu kadar aranmasının sebebi özellikle gençlerin cevaplarını aradığı “Neden tesettür gereklidir, ölçüleri nelerdir, ibadet neden yapılmalıdır” gibi sorulara cevap vermesi. Ancak kitabın yazarı Şadiye Furkan Demirtaş'ın gençlerin kafalarındaki soruları cevaplamak için yazdığı tek kitap değil. Dönüş ve Beyaz Ölüm kitapları çok arananlardan. Şadiye Furkan Demirtaş'la kendisini ve kitaplarını konuştuk.

KİTABI OKUYAN NAMAZA BAŞLIYOR

Şadiye Furkan Demirtaş'ın birikiminin arkasında uzun bir eğitim dönemi yatıyor. 1964 Malatya doğumlu olan Demirtaş, Fatih İmam Hatip Lisesi'nden sonra 4 yıl boyunca Libya Konsolosluğu'nda ders alarak Arapça öğrenmiş. Dört yıl kadar Haseki İslam Merkezi'nde fıkıh ve tefsir dersleri görmüş. Bursa'da 2 yıl kadar evlilik danışmanlığı okumuş. Kur'an-ı Kerim Kursları arası Kur'an birinciliğinden sonra Diyanet'e bağlı medreselerde 3 yıl boyunca Kur'an ve din dersleri vermiş. Mektup Dergisi ve Milli Gazete'de 1985 - 1986 yıllarında yazıları yayınlanan Demirtaş'ın birkiminin kitaba dönüşmesi ise 2001 yılına denk geliyor. Amacı ise belli, “100 kitap da 1000 kitap da yazsam, önemli olan hakikat noktasında yazdıklarımla kaç kişiyi kazandım” diyor Demirtaş. Yazdığı kitaplar ve romanlarla gençliğe kaybettikten sonra bir daha elde edemeyecekleri zamanlarının değerini anlatmaya çalışıyor. Onları yol ayrımlarında yanlış yöne sapmaktan kurtarmaya çalışıyor. Kitapları da bu yol ayrımlarındaki uyarı işaretleri gibi. 5000 basılan kitap şu an 8. baskısını yapmış. Demirtaş, “Elinde kitapla gelip hocam kitabınızı okuduktan sonra kapandım namaz kılmaya başladım diyorlar. Benim için en büyük mutluluk bu. Dünyayı verseler bu kadar sevinmem” diyor.

YAŞANANLAR VARKEN KURGU GEREKMİYOR

Demirtaş'ın kitapları gerçek hayat öykülerinden esinlenilmiş. “O kadar çok yaşanmış acı hayat var ki kurguya gerek yok. Her hayat bir öyküdür her öykü yaşanmış bir hayattı. Her yaşanılan hayatlar da insanların ortak kaderleridir.” diyor. Allah Yolunda Can Verenler kitabı Kerbela'yı anlatıyor. O da şu an en çok satanlardan. Sıla ihanete uğramasına rağmen dirayetini kaybetmeyen, beden özürlü çocuğu için ayakta kalan ve evliliğini ayakta tutmaya çalışan fedakar bir annenin mücadelesini, bir kadının azmini anlatıyor. Demirtaş Sıla ilk çıktığında Osman Yağmurdereli'ye vermiş. Yağmurdereli kitabı senaryo haline getirip dizileştirmeyi düşünürken vefat etmiş. Beyaz Ölüm uyuşturucudan hayatını kaybeden bir ailenin tek evladının hikayesi. Demirtaş, vefatından sonra günlüğünü annesinden alıp romanlaştırmış. Şu an tiyatro oyunu olarak da sahneleniyor. Cehennemden Kaçış, Hep Kadınlar Ezildi ve Susturun Ezanları dedi ve… kitapları da kadın sığınma evlerine sığınmış kadınlar ve Sağmalcılar Cezaevi'ndeki kadın mahkumlarla birebir yapılan görüşmelerden oluşan bir eser. Demirtaş bu iki kitap için görüşmeler yaparken ve kitapları yazarken çok etkilenmiş. Görüştüğü kişilerin psikolojisini birebir yaşamış ve bu nedenle 1.5 yıl antidepresan kullanmak zorunda kalmış.

ZAMANIN DÜĞMESİ OLSAYDI

Şadiye Furkan Demirtaş hayatta en çok istediği şeyin zamanın bir düğmesinin olması. Elimizde tutamadığınız tek şeyin zaman olduğunu söyleyen Demirtaş, “Ben yaşadığım hayatın içinde her zaman ömrümü zamana, zamanı da ömre dönüştürüyorum. Hayatın içindeki zaman akan su gibidir. Zaman ömürdür, zaman hayattır. Onun için onu iyi takip ettiğim zaman sevinir, değerlendiremeyip de kaçırdığım zamana da üzülürüm. İnsanlar kaybettiği sermayesinden ziyade kaybettiği gençliğine acımalı. En büyük değerimiz gençliğimiz. Onları kaybetmemeliyiz.” diyor. Bu nedenle herkese ulaşmak için kitaplarının fiyatını düşük tutuyor Demirtaş.


Bu kitabı anne babalar okusun

Demirtaş'ın yeni kitabı ise 'Ergenliğe Dikkat.' Kitabı psikolog ve psikiyatrislerle görüşerek hazırlayan Demirtaş, “Bir çok anne baba ergenliği bilmiyor ya da ciddiye almıyor. "Biz ergen mi olduk?" diyorlar. Erginliğe yaklaşım çok önemli. Uyuşturucuya başvuran çocuklar ailede bir boşluk olduğu için dışarıdaki hayatı tercih ediyorlar. Anne babanın çocuğa yaklaşımının nasıl olması gerektiğini anlatıyorum. Bu anne babalar için bir kitap” diyor.



13 yıl önce