‘Drej Ali’ lakaplı Ali Yasak’ın FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen hakkında ‘sümüklü, Amerikan ajanı’ dedikten sonra nasıl örgütün hedefine girdiği hazırlanan iddianame ile ortaya çıktı. Yasak’a kumpas kuran örgüt önce haraç istedi, bunu alamayınca da ticareti engelledi. Yasak’a kumpas kuran eski emniyet müdürleri Ayhan Buran ve İbrahim Aydın hakkında yaptığı suç duyurusuna ilişkin soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlandı. Ali Veysel Özkan, Mustafa Tuzcu, Ömer Faruk Yasak, Volkan Özkan ile Ali Yasak iddianamede müşteki olarak yer aldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianameye göre FETÖ yöneticileri tarafından Ali Yasak’tan istenen himmet ve örgüt yayınlarını yasa dışı yollardan Ukrayna’ya sokmaması nedeniyle örgüt mensuplarınca kumpas amacıyla hakkında soruşturma ve davalar açıldı.
Soruşturma kapsamında ifade veren ‘Drej Ali’ lakaplı Ali Yasak, örgütün ilk olarak kendisiyle 1994 yılında temas ettiğini belirtti. Yasak ifadesinde şunları söyledi: “O tarihlerde Kazakistan’da canlı hayvan ithalatı yapıyordum. Örgütün tepe yöneticilerinden Bahattin Karataş, Kazakistan, Özbekistan ve Türkmenistan’da güçlü olduklarını, bu ticareti tek başına yapamayacağımı söyleyerek ortaklık teklif etti. İşi tek başıma yaptığımı söyleyerek reddettim. Daha sonra bu saydığım ülkelerin sınır geçişlerinde karşıma türlü türlü zorluklar çıkarıldı ve ticaretime son vermek zorunda kaldım.
2002 yılında ise Kuzey Irak’ta hurda metal ihale işine girmek istedim. Örgütün Kuzey Irak imamı firari Talip Büyük bana ulaştı. İhaleyi kendilerinin alacağını, benim ihaleye girmememi istedi. İhaleye gireceğimi söyleyince bu kez ortaklık teklif etti. Bu teklifi reddederek 550 bin ton hurda metallik ihaleyi kazandım. Ancak bu miktarın 50 bin tonunu alabildim. Örgüt mensuplarınca ticaretim engellendi. Sait Enver Yıldız kurban ve bağış adı altında himmet istedi. Ayrıca koliler içerisinde Ukrayna’ya girişi yasak olan FETÖ elebaşı Gülen’in kitaplarını getirmemi istedi. Her iki talebi de kabul etmedim.
- 2007’de FETÖ yöneticisi Bahattin Karataş da benden himmet istedi. Yanımda bulunan Salim Taşanyürek isimli arkadaşım Gülen’i kastederek, ‘Bırakın bu sümüklü Amerikan ajanının peşinden gitmeyi’ demesi üzerine Karataş yanımızdan ayrıldı. Daha sonra yanıma gelerek arkadaşımın adını sordu. Ben ise, ‘Amerikan ajanı olduğu bir sır değil herkes söylüyor. Ben de söylüyorum. İsim istiyorsan al benim ismimi’ diyerek yanımdan gönderdim. Bu olayın ardından Ergenekon davasından 6 yıl 3 ay hapis cezası aldım. Yargıtay kararı sonrası beraat ettim. FETÖ’nün hedefi haline geldim.”
