Üç yaşındayken radyoda Yehudi Menuhin'den dinlediği Beethoven'ın Keman Konçertosu'ndan çok etkilenen ve ailesinin de desteğiyle derhal keman derslerine başlayan şimdi ise virtüözitesi kadar modelliğiyle de dikkat çeken Charlie Siem İstanbullu müzikseverlerle buluştu. Konser öncesi buluştuğumuz Siem, “Kondisyonumu korumak için düzenli olarak her gün çalışıyorum. Ama bunun uzunluğu günden güne değişiyor, kendimi sınırlandırmadan çalışmayı seviyorum. Önemli olan kendimi geliştirmek, müziğin hakkını verebilmek. Kendini geliştirme arzusu içten gelen bir duygu, ben de kendimi içimden gelenlere bırakıyorum” diyor.
Siem, müzik dışında kitap okumayı, film izlemeyi çok seviyor. Fırsat buldukça da yüzüyor ve go-kart yapıyor. Sahnede gerçekleştirdiği her performans onun için farklı hisler uyandırıyor. “Çaldığım esere bağlı olarak zihnimden geçenler de değişiyor. Her parça içimde farklı karakterler yaratıyor ve beni bambaşka bir moda sürüklüyor. Ben de bu duyguları elimden gelen en net şekilde dinleyiciye aktarmaya çalışıyorum” diyor. Siem, keman denince akla ilk gelen isimlerden Paganini'den çok etkilendiğini söylüyor. Onun sayesinde solistlik kavramına yeni bir bakış açısı kazandırıldığını düşünen Siem, bir zamanlar hocası olan Schlomo Mintz'in kemana tüm bedeniyle hakim oluşundan ve Hilary Hahn'ın kusursuz icrasından da büyülendiğini itiraf ediyor.
