|

Milli kültür hamlesi

Üçüncü Milli Kültür Şurası'nın ilk iki oturumu Bakan Nabi Avcı'nın başkanlığında yapıldı. Bakan Avcı, bu Şura'yla milli ve yeni bir ruhla Türkiye'de kültür hamlesinin başlayacağını dile getirdi. Alev Alatlı ise, kültürel tercihlerimizle şiddetli bir erozyon yaşadığımızı söyledi.

Yeni Şafak ve
04:00 - 4/03/2017 Cumartesi
Güncelleme: 23:45 - 3/03/2017 Cuma
Yeni Şafak
Milli kültür hamlesi
Milli kültür hamlesi

Milli Kültür Şurası'nın üçüncüsü İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayında dün başladı. Üç gün devam edecek olan oturumlarda kültür ve sanat dünyasından önemli isimler 17 başlık altında oluşturulan 17 komisyonda yerli ve milli kültür meselesini tartışacak. Pazar günü sona erecek olan Şura'nın açılış konuşmasını yapan Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, Türkiye'yi kültür sanatta hak ettiği yere taşımak için bu hamleyi başlattıklarını söyledi. Şura'nın milli kültürün ihyası ve yeni kültür politikalarının üretilmesi hususunda bir milat olacağını belirterek “Büyük bir medeniyetin mirasçısı olan milletimizin bu olağanüstü kültürel birikimini doğru ve etkin bir biçimde kullanması konusunda yeni bir ruhla, yeni bir vizyonla harekete geçmesi gerekiyordu" dedi.



EROZYON YAŞIYORUZ


Bakan Nabi Avcı'nın yöneticiliğini üstlendiği açılış oturumunda Alev Alatlı, Hasan Celal Güzel, İbrahim Kalın ve Mehmet Genç birer konuşma yaptı. Alev Alatlı günlük yaşamımızda kullandığımız dilden kültürel tercihlerimize kadar şiddetli bir erozyon yaşandığını belirtti. Alatlı, kültürün tüm yönleriyle ele alıp tartışılması gerektiğinin altını çizdi. Hasan Celal Güzel ise Cumhuriyet sonrası uygulanan kültür politikalarının özensiz olduğunu dil devriminin bir yıkıma yol açtığını söyledi. Güzel şöyle konuştu: "Bir toplumun geçmişi yok sayıldı. Bugün milyonlarca yazma eserimiz var. Çocuklarımız gidip okuyamıyor. Peyami Safa'yı, Sabri Esat Siyavuşgil'i çocukların önüne koysak anlamazlar. Bir kültür rönesansına ihtiyacımız var. Asımın nesli köylü ve cahil değil şehirli ve kültürlü nesil olmalı" dedi.



Yerellik ve evrensellik önemli


Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, milli değerlere dayanmayan bir toplumun iktisadi, siyasi ve diğer alanlarda bağımsız olamayacağını söyleyerek “Bu noktada kültür ve medeniyet birlikte kullanılmalıdır. Tek başına kültür, bir medeniyet tasavvuru inşa noktasında yeterli olmayacaktır. Yerellik, millilik, evrensellik bugün üzerinde uzun uzun konuşmamız gereken konuların başında geliyor. Toprak ve düşünce arasındaki mesele bugün de önemini koruyor. Anadolu coğrafyasını ele alırken bunu onun dünyadaki yerinden bağımsız olarak düşünemeyiz. Burada ne evrensellik adına kendi köklerinden kopan ne de yerellik adına kendi içine kapanan bir ikilimin içine girmememiz lazım. Her kültür ürünü milli ve yereldir onu evrensel yapan içinde barındırdığı mesajdır, manadır” ifadelerini kullandı.



Geçmişle kopukluğun giderilmesi gerekiyor


Mehmet Genç ise değişmenin ve aynı kalmanın sınırları olduğunu söyleyerek, dile vurgu yaptı. Genç, "50 yıl önce yazılanları tekrar Türkçeleştiren kuşakla karşılaşıyoruz. Fransa'da 17. yüzyılda yazılmış bir metni bugün tekrar yazanları göremeyiz. Bu kopukluğun giderilmesi lazım. Türkiye'deki aydınlar Osmanlı Türkçesi'ni mutlaka bilmeli. Çok zengin bir dildi, onu kaybetmek bize çok pahalıya mal oldu" diye konuştu.



15 yılın kültür sanat bilançosu


Kültür Bakanı Nabi Avcı 15 yılda kültür sanat adına devletin yaptığı girişimleri şöyle özetledi:

*42 olan kültür merkezi sayısı, 110'a ulaştı.


*Bakanlığa bağlı müze sayısı 93 iken 198'e çıktı ziyaretçi sayısı ise 7,4 milyondan 17,3 milyon kişiye ulaştı.


*Bakanlar Kurulu kararlı Türk kazıları, 2002 yılında 57 iken, 2016'da 112 seviyesine ulaştı.


*1992-2002 arası yurt dışından getirilen eser sayısı 2 bin 525 iken, 2003-2016 yılları arasında yurt dışından getirilen eser sayısı 4 bin 270 adet oldu.


*2002'de destek verilen özel tiyatro sayısı 59 iken, 2016'da 216'ya ulaşmış, 2002'de özel tiyatrolara verilen destek miktarı 850 bin lirayken, 2016'da yaklaşık 6 katına çıkarak 5 milyon lira seviyelerine yükseldi.


*2002'de 23 olan sahne sayısının, 2016'da 65'e ulaştı 2001-2002 sezonunda 4 bin 63 olan devlet tiyatroları temsil sayısı, 2015-2016 sezonunda 5 bin 319'a yükseldi.


*2001-2002 sezonunda 1 milyon 14 bin 57 olan devlet tiyatroları seyirci sayısı, 2015-2016 sezonunda 1 milyon 779 bin 121'e ulaştı. 2001-2002 sezonunda opera ve bale temsil sayısı 584 iken, 2015-2016 sezonunda 843 temsile yükseldi.


*Türk sinemasına verilen destek 35 kat artırılarak 176 milyon 356 bin 23 dolara yükseldi.







Tamburi Cemil Bey konseri


Şura boyunca, Türkiye'nin çağdaş sanat anlamında seçkin hat ve resimlerinden oluşan bir karma sergi de katılımcılara açık olacak. Ayrıca Türk müziğinin dehası olarak kabul edilen Tanburi Cemil Bey de vefatının 100. yılında bir konserle yad edildi.







#Kültür
#Nabi Avcı
#Alev Alatlı
#İbrahim Kalın
7 yıl önce