|

Tiyatro bizi birleştiriyor

İstanbul Tiyatro Festivali İtalyan Piccolo Teatro’nun sahneleyeceği Komik Tiyatro oyunuyla başlıyor. 18. yüzyıla ait oyunu güncel yorumuyla sahneye taşıyan yönetmen Roberto Latini, “Klasikler, görünürlüğün ve görünmezliğin birleşimidir. Tiyatro ise bir arada tutmaya yetkindir” diyor.

Seray Şahinler Demir
04:00 - 17/11/2018 Cumartesi
Güncelleme: 13:10 - 18/11/2018 Pazar
Yeni Şafak
​İstanbul Tiyatro Festivali İtalyan Piccolo Teatro’nun sahneleyeceği Komik Tiyatro oyunuyla başlıyor.
​İstanbul Tiyatro Festivali İtalyan Piccolo Teatro’nun sahneleyeceği Komik Tiyatro oyunuyla başlıyor.

İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından “Tiyatro bir kez yaşanır” sloganıyla düzenlenen 22. İstanbul Tiyatro Festivali başlıyor. 4 Aralık’a kadar yerli ve yabancı

23 oyunu seyirciyle buluşturacak festival, ilk oyunu Komik Tiyatro ile bu akşam Uniq Hall’de seyirciyi selamlayacak. 18. yüzyıl İtalyan tiyatrosunun önemli ismi Carlo Goldoni’nin oyunu Piccolo Teatro sahneleyecek.

Oyunun yönetmen koltuğunda ise klasikleri güncel bir bakışla yorumlayan Roberto Latini var. Latini bu kez kez Goldini’nin tiplemelerinin ve maskelerinini ötesine geçerek özgün karakterlerle karşımıza çıkıyor. Komik Tiyatro’yu yönetmeninden dinledik…

Piccolo Teatro ile Carlo Goldoni’nin oyunları arasında güçlü bir bağ olduğu biliniyor. Goldoni’nin Komik Tiyatro’su ile nasıl karşılaştınız?

Klasikler güncel tiyatro için bir fırsat ve Goldoni de çağdaş tiyatro için en ilginç fırsatlardan biri. Milano'da Komik Tiyatro’nun sahnelenmesi zamanımızın tiyatrosuna uygun bir deneyim ile izleyicilere her zaman ulaşmayı amaçlayan bir geleneği korumak demek.

GÖREBİLDİĞİMİZ KADAR GÜVENİYORUZ

İtalyan tiyatrosunun geçmişine bakarak bu geçmişin mirasına sadık kalırken yeni okumalarla yepyeni biçimler geliştirdiğiniz biliniyor. Buna dayanarak Avrupa’da ve dünyada tiyatronun geleceğini nerede ve nasıl görüyorsunuz?

Tiyatro belki de en eski iletişim biçimidir. Karşılaştığımız her insanda aradığımız ilk şey gözler. Kurduğumuz ilk temas şekli onların bakışlarıdır. Görebildiğimiz kadar güveniyoruz. Bu günlük hayatta her gün olan bir şey. Sonra da göremediklerimizi görmek için tiyatroya gideriz. Klasikler, görünürlüğün ve görünmezliğin birleşimidir. Belirginliğin ötesinde görebildiğimiz her şey, performansa dönüşür.

İtalyan tiyatrosunun geçmişini inceleyerek yeni formlar oluşturduğunuzu biliyoruz. Bu anlamda, Avrupa tiyatrosunun geleceğini nerede görüyorsunuz?

Şu an gerçekleşmek üzere olduğunu düşündüğümüz şimdiki zamanın yorumlandığı her girişimi tiyatro olarak tanımlarız. Bu belki sanatın kendisi... Her durumda ve anda iletişim kurabilmek için ortak bir dil bulmamız gerekiyor. İnanılmaz bir yolculuğun ortasındayız. İletişim inanılmaz bir hızda ilerliyor. İletişim konusundaki başarılar zaten tüm gücüyle başlıbaşına bir tiyatro, potansiyel tiyatro, tiyatronun gücü... Tiyatro bizi birarada tutmaya yetkin bir şey...

Bize biraz maskelerin ötesinde karakterler yaratma sürecini anlatabilir misiniz? Sembolik bir anlatım mı var?

Goldini üç aşamadan bahsediyor: karakter, aktör ve maske. Biz de şimdi dördüncüyü ekleyebiliriz: o da farkındalıkla ilgili... Sahnede neler olup bittiğinin farkındalığı.

Tiyatro dışında hangi yaşam ve sanat alanlarından besliyorsunuz?

Şiir okurum, çünkü duyguları, hisleri, renkleri, ışıkları ve imgeleri kelimelere ve sessizliklere çevirmenin zorluğundan zevk alıyorum. Müzik dinlerim (düzenli olarak değişen türler). Ayrıca sporla ilgileniyorum.

Oyuncularla birlikte şekillenen kolektif süreci anlatabilir misiniz?

Oyuncular ciddiyetle oynamak için davet edildi. Tiyatro, yetişkin hayatlarımıza misafir edebildiğimiz belki de tek şey. Muhtemelen oyunlar oynadığımız çocukluk yıllarımızdan mal kaçırabildiğimiz yegane olgu. Seyirci de buna dahil edilmeyi istiyor ve oyuncular bu süreci zedelemekten kaçınmayı becermek zorunda.

#Roberto Latini
5 yıl önce