
ANAP milletvekili Yıldırım Aktürk''ün TCK 312. maddeyle ilgili olarak Meclis''te yaptığı konuşmayı ve Milli Savunma Bakanı Prof. Hikmet Sami Türk''ün onu teyidini duymuş olmalısınız. Olay şu: Seçim kararı alındığı günlerde, Batı''nın da isteğine uyarak, özgürlükleri kısıtlayıcı maddeleri yasalardan temizlemek için yola koyulan Mesut Yılmaz başkanlığındaki 55. Hükümet, 312. maddeyi değiştirme çalışmalarını da başlatmıştı...
Gruplar arası temaslardan sonra herşey yolunda giderken, Cumhuriyet başsavcısı Vural Savaş başbakan Mesut Yılmaz''ı ziyaret etmiş... Başsavcı Savaş''ın, kendisine, "312''yi kaldırırsanız Tayyip Erdoğan da yararlanır; ileride 163''ten daha sert bir yasa getirmek zorunda kalırsınız" dediğini, Mesut Yılmaz, konuyla yakından ilgilenen partilisi Yıldırım Aktürk''e aktarmış... Vural Savaş''ın o günlerdeki temaslarının özgürleşme çabalarını akamete uğrattığını, yasalardaki hak ve özgürlükleri kısıtlayıcı maddeleri temizleme sözünü batılılara veren dönemin insan haklarından sorumlu bakanı Prof. Türk de teyit etmekte.
İlki, "Ülkenin 1 numaralı hukukçusu'' sıfatını taşıyan Yargıtay cumhuriyet başsavcısının zihniyetiyle ilgili. Başsavcı Vural Savaş''ın bir yasa maddesini bir kişiyle irtibatladığı anlaşılıyor. Anlatımlardan çıkardığımız, başsavcının, 312. madde mağduru Eşber Yağmurdereli''nin mahkumiyetinin kaldırılması girişimini, yasa değişikliği Tayyip Erdoğan''ı da kapsayacağı için, yanlış bulduğu... Tabii, bu uyarıyı duyunca girişimden vazgeçen siyasilerin, Eşber Yağmurdereli ile Tayyip Erdoğan (veya ikisine atfedilen görüşler) arasında fark gözetme yanlış fiiline iştirak etmiş olduklarını da kayıtlara geçirmekte yarar var.
İkinci vahim nokta, başsavcı Savaş''ın görevini ifa biçimi. Yasama ve yürütme organlarının kendileri açısından gerekli gördükleri yasal düzenlemelere, her vatandaş gibi Vural Savaş''ın da itiraz etme hakkı vardır. Ancak, bu hakkını, kapalı kapılar ardında yürütülen temaslar biçiminde kullanamaz Cumhuriyet başsavcısı. Kendisini dinlemeye hazır bir kamuoyu var zaten; bilinen başka fikir açıklama yöntemlerini de deneyebilirdi. Hazırlattığı bir raporu hükümete ve ilgili bakanlara sunmasına da razı olabilirdik. Ancak, konuyu, başbakana gidip aba altından sopa gösterme anlamı da çıkartılabilen (Meclis kürsüsünde görüşmeyi aktaran milletvekilinin bu hisse kapıldığı anlaşılıyor) bir biçimde tartışmasının herhangi bir mazereti olamaz.
Üçüncü vahamet, yürürlükte olduğu ileri sürülen ''kuvvetler ayrımı'' ilkesinin perişan durumudur. Biz bugüne kadar, yargıya siyasilerin müdahalesinden duyduğumuz rahatsızlığı dile getirip durduk; olumsuz örneklerle her karşılaştığımızda, yargıçların baskı altına alınmasının hukuk sistemini zedelediğini savunduk. Yıldırım Aktürk''ün açıklamaları sorunun bir başka boyutunun daha bulunduğunu ortaya koyuyor. Başsavcının, hem yürütme hem de yasama organını etkileyecek tarzda temaslar yürütmesinin başka ne anlamı olabilir? Vural Savaş''ın telkinleri, hükümetin ve Meclis''in çabalarını etkileyecek kadar ciddiye alınmış her iki kuvvet tarafından...
Acaba, başbakan ve ilgili bakan, Vural Savaş''ı hangi sebeple dinlediler? Başsavcının açıklanan ve bakan tarafından da teyit edilen görüşü bir hukuki mütalaa değil çünkü, siyasi bir gerekçe; bu yönüyle de, iktidarın mutlaka dinlemesini ve tavır almasını gerektiren bir hukuki zorunluluk içermiyor. Ancak, buna rağmen görüşüne uyulması, siyasilerin başsavcının görüşüne başka bir ağırlık atfetmeleriyle irtibatlı olmalı. Vural Savaş''ta vehmedilen ağırlık ne olabilir acaba?
28 Şubat sürecinin sistemin dengelerini altüst ettiği bir çok örnekle biliniyor. Anasol Hükümeti''nin başı Mesut Yılmaz iki defa muhtıraya muhatap olmuştu. Cumhuriyet başsavcısının, hükümetin zorunlu gördüğü bir yasama faaliyetini durdurmak üzere devreye girip kapalı kapılar ardında telkinlerde bulunması da, dönemin bozulan dengelerinin çarpıcı örneklerinden biri olarak siyasi tarihimize geçecek.
''Kuvvetler ayrılığı'' ilkesi, ancak o kuvvetlerin kendi görev alanlarına başkalarını karıştırmamalarıyla ayakta kalabilir. Mesut Yılmaz''ın, vaktiyle başında bulunduğu yürütme organı ile konumu gereği yönlendirdiği yasama organına dıştan yapılan müdahalelere çanak tuttuğu anlaşılıyor.
18 Nisan seçimi bozulan bu dengelerin yerli yerine oturması açısından da önemli.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.