
Dünyamızın son 20 yıl içerisinde köklü bir altüst oluş yaşadığına hiç kuşku yok; iki kutuplu global sistemin yerini ABD''nin başını çektiği farklı bir yapı aldı. Tek ''hegemon güç'', gerektiğinde zor da kullanarak, iradesini uzak coğrafyalarda hissettirmenin peşinde. Eski sistemin koruduğu güç dengesi de yok bugün, o dengeyi sağlayan uluslararası yapı da. ''Küreselleşme'' sınır tanımadığı gibi, karşısına çıkan iradeleri de ezip geçiyor. ''Ulus-devlet'' yapısı zayıflıyor; gelişmelere ayak uyduramayan, teknolojik açıdan geri ülkelerin devlet yapılarının çözülme tehdidiyle karşı karşıya kaldığı bir durum söz konusu.
Böyle bir ortamda, MİT, Türkiye için, ''güçlü bir ekonomi'', ''kusursuz bir dış politika'' ve ''caydırıcı bir askerî yapılanma'' öngörüyor; bir de bunları tamamlayacak ''güçlü, dinamik, etkin, esnek, hareket kabiliyeti yüksek ve yaratıcı bir istihbarat yapılanması''. MİT, kurum olarak, bu sonuca ulaşmayı sağlayacak bir kararlılığı dile getiriyor 80. yıl açıklamasında.
Günlerdir metin üzerinde yürütülen tartışmalar bir şeye işaret ediyor: MİT''in, açıklamayı, herkesin üzerinde kolayca kendi görüşlerinden izler bulacağı biçimde yazabilecek kalem ustalığında kişilere sahip olduğu... Hemen her eğilimden gazete ve yazar, açıklamanın içeriğinde itiraz edilebilecek çok az yön bulabildi; tespitler medyadan yaygın bir kabul gördü. İtirazlar, genellikle, “Söyleme, yap” gibi usule dönük eleştirilerle sınırlı kaldı.
MİT böyle bir açıklamayı neden yaptı acaba?
Bu soru, özellikle açıklamayı ''hükümete karşı bir uyarı'' olarak görenler çıktığı için önemli. Anayasal olarak Başbakana bağlı bir kurum, ikili görüşmelerde veya Milli Güvenlik Kurulu''nda (MGK) dile getirebileceği görüşlerini doğrudan kamuoyuyla paylaşmaya kalkarsa, birileri de, “MİT hükümeti uyardı” diye düşünebilir elbette. Oysa, metin, hemen her paragrafıyla, Ak Parti hükümetinin dünyayı algılama ve Türkiye''yi o algıya uygun konuşlandırma çabalarıyla örtüşüyor.
Konuya böyle yaklaştığımızda, MİT''in bu açıklamayla hükümeti veya Ak Parti''yi uyarmak istediği yorumlarının gerçekçi olmadığı hemen anlaşılıyor. Türkiye''nin güçlü bir ekonomiye sahip olması, çok yönlü bir dış politika izlemesi ve Türk Silâhlı Kuvvetleri''nin dosta-düşmana ''caydırıcı güç'' yansıtması hükümetin de temel politikası...
“Böyle bir açıklamayı MİT neden yaptı?” sorusunun bir tek cevabı olabilir: İkili görüşmelerde ve MGK toplantılarında MİT yetkilileri tarafından dile getirilmiş değerlendirmelerin kamuoyuyla da paylaşılmasının Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından bizzat arzu edilmesi... Devletin istihbarat örgütünün dünyaya bakışının, global planda meydana gelmekte olan gelişmeleri değerlendirişinin ve bu değerlendirme içerisinde Türkiye''ye biçtiği rolün bu açıklıkta bilinmesi, hükümet açısından rahatlatıcı bir etkiye sahip çünkü.
Düne kadar perde gerisinde cereyan eden, kamuoyundan gizli tutulan değerlendirmeler, bugünün dünyasında, değişik sebeplerle, aleniyete intikal ediyor. MİT''in 80. yılında denediği, benzer örgütlerin başka ülkelerde yıllardır yapageldiğinden pek farklı değil. ABD''deki çeşitli istihbarat birimlerinin en temel konularda yaptığı değerlendirmelere yıllardır kolayca ulaşılabiliyor. Keşke, MİT, yoğun bir metin olarak hazırlanmış ''80. yıl açıklaması''na temel teşkil eden bulgularını da kamuoyuyla paylaşsa.
Önemli bir açılım MİT''in yaptığı...
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.