Dünyanın en kısa süreli iki perdelik tiyatrosuSahne 1Yaşlı adam toplumdan! tepki almasına rağmen evlendiği genç karısı ile jip''ine binmek üzeredir. Bu arada avukat rolündeki bir kadın, peşine taktığı gazeteci ve televizyoncu tayfasının önünde yaşlı adama doğru hamle yapar.Vakurdur,Arkasında devletin ve patronunun tüm gücünü hisseder ve bunu karşısındakine, (aynı zamanda izleyicilere) en açık şekilde hissettirme telaşı içindedir.Ne yaptığını çokbilmiş bir tavır takınarak;Durun! bu araca kamunun
Dünyanın en kısa süreli iki perdelik tiyatrosu
Sahne 1
Yaşlı adam toplumdan! tepki almasına rağmen evlendiği genç karısı ile jip''ine binmek üzeredir. Bu arada avukat rolündeki bir kadın, peşine taktığı gazeteci ve televizyoncu tayfasının önünde yaşlı adama doğru hamle yapar.
Vakurdur,
Arkasında devletin ve patronunun tüm gücünü hisseder ve bunu karşısındakine, (aynı zamanda izleyicilere) en açık şekilde hissettirme telaşı içindedir.
Ne yaptığını çokbilmiş bir tavır takınarak;
Durun! bu araca kamunun gücü adına! ve kanun namına el koyuyorum. Artık bu araç devletin malıdır, dolayısıyla siz başka araca, diye haykırır.
Yaşlı adam bir yandan neye uğradığının şaşkınlığı, diğer yandan çalışanları, ailesi ve toplum karşısında düştüğü durumun utancıyla bir sandalyeye çöker.
Yapılan muameleye karşı tek başına olmanın ezikliği ile biryandan borçları karşılığında yaptığı ödemelerden, ödemelerinin kalan kısmından dili döndüğünce söz etmeye çalışır.
Ama heyhat
Bu arada uzatılan bir bardak suyu bile zor içecek durumdayken tacizden kurtulamaz.
Vakur avukat bu yaşlı ve bitkin dirence, hışımla karşılık vermeye devam eder en shakespeare tavrı takınarak.
Burası bu konuları konuşmanın yeri değil, çeneni kapa ve en utanılası duruma düş, sefil ve yalnız adam, diye haykırır.
Sadece şimdilik, olana razı ama biryandan da ortamdan kurtulma isteğiyle çağrılan minibüse doğru ilerler yaşlı adam.
Ama şov devam etmektedir.
Minibüsün parasını da cebinden ödeyeceksin, bunu artık kamunun malı olan şirketlere ödetemezsin! Diye bas bas kameralara göstere göstere haykırır. (belki bu parayı az önce kasadan almıştı, onu tahmin etmiş midir acaba kamu''cu kadın, orası bilinmez)
Yaşlı adam, başı önünde, eşi ve yanındakilerle minibüse koşar adım biner ve uzaklaşırken ilk perde kapanır.
Sahne 2
Perdenin ardındaki adam ortaya çıkar.
Karşısında yine adet olduğu üzere medya mensubu. Son aylarda yaptığı davranışlardan birini sergilemenin keyfi ile gülümseyerek, ayak tabanlarını fotoğraf makinesinin objektifine sokarak, soruları, daha doğrusu söylemek istediklerini anlatmaya başlar
En iş bitirmiş hali,
En medyatik pozu,
En kelle koltukta!! çalışan kişi,
En arenaya kurban yollamış köle taciri hali ile haykırır;
Kamunun vicdanını rahatlattık!!
Perde kapanırken, elini gazetecinin omzuna koyar ve patrona selam söyle der.
Eleştirmenin notu:
Bu kadar kısa, bu kadar etkileyici bir başka oyun izlemedim. Bunun yanında, izlerken bu kadar utandığım bir oyun sahnelenmemişti şimdiye kadar. Bu oyun, insanların kamu gücünü arkasına alarak ne kadar pervasız, ne kadar acımasızca, kişilik haklarına saldırdığını gösteriyor.
En ağır suçlardan biri olan tecavüz suçunu işleyen insanları dahi, polis kendi şapkasını, yeleğini giydirerek saklarken, kontrolsüz gücün nasıl insanlık suçu işleyebileceğini gösteriyor bu oyun. Oyunun yazarı ve aynı zamanda perde arkasındaki başrol oyuncusu, hem iyi yazmış, hem de çok iyi oynamış. Çok utandım, ama tebrik ederim, bir güç ancak bu şekilde kullanılır.
Bir kamu kuruluşunun gücünü, ileride anlayabileceğimiz amaçlar için, fütursuzca kullanan bu oyunda, üçüncü perdeyi kim yazacak, kim oynayacak merak ediyorum. Ama bildiğim bir şey var. Geçen akşam TV''de izlerken, yaşlı adamın, oyun yazarına inisiyatifi bırakıp, teslim olmayacağı anlaşıldı. Bu yapılan tiyatral şovdan sonra, zaten olmamalı da.
