|
Garantili marka

Kimi sarsıcı olayların ardından "Zamanlama manidar" denildiğinde, kafadan dalga geçenler vardı ya; bakıyorum da, Paris"teki suikastlardan sonra "cinayetlerin zamanlamasının tesadüf olabileceğini en baştan reddetmekle" işe başlıyorlar.

"Bu cinayetler İmralı sürecini, barış görüşmelerini torpillemek için işlendi" diyorlar ki, tamamdır.

Yine "Bırakın, bu komplo teorilerini!" refleksiyle delilleri artık kaçışı olmayacak aşamaya gelmiş bazı hadiselerde bile itina ile "hasıraltı" çalışmayı misyon haline getirmiş olanlar da şu sıra harıl harıl "komplo teorisi" imal etmekten kendilerini alamıyorlar!

Peki ya, bu cenahın kötü alışkanlıkları bitti mi?

Hayır…

Psikolojik harekat, kaldığı yerden ama daha ince, ama daha örtülü olarak devam ediyor.

*

Bu gibi durumlarda "olağan şüpheli" olarak servis etmeye bayıldıkları…

Narkozlamada dünya markası "Garanti, İran"ın işidir" klişesini…

Kendilerini tutamadılar, -yine fırına verdiler!

Açılışı, Medyamızın Teke Tek"çi Leon"u yaptı ki, zat-ı şahanenin "Görevimiz Tehlike" misali misyonunu bilenler için, bu hiç de şaşırtıcı değildi…

Ne de olsa Fransız aktör Jean Reno"nun tıpkısının aynısıdır; Paris"teki suikastlar hakkında "psikolojik operasyon" yapmaktan geri durabilir mi?!

Sonradan çark etmiş gibi görünmesi hadisenin özünü değiştirmez…

Zihinlere attığı kıymık yeter de artar bile…

Bir başkası da "Fransa"da bugüne kadar en etkili eylemleri yapan ülke İran"dı" diye satır aralarında "işi bitirdi"; pek ala, "vurdu kaçtı" da diyebiliriz…

Bu arada, "PKK"lıların İran"ı işaret ettiği öne sürüldü" diye yayın yapan Hürriyet"in internet sitesi, sonradan haberini el çabukluğu marifet kaybedivermiş ne gam!

Bütün bu psikolojik harekat numaraları karaciğere değil ama bilinçaltına çalışır; böylelikle arka plandaki asıl merkezlerin üzeri ihtimamla örtülmüş olur.

*

Son aylarda ısrarla "PKK-İran Bağlantısı"na zum yapanların…

PKK"yı inşa etmiş ve daima (damardan) desteklemiş olan ABD-İsrail tandeminin sistematik PKK bağlantılarına "yok muamelesi yapmaları" iliştirilmişliktir.

Mesela…

31 Mayıs 2010"da İskenderun"daki deniz üssüne yönelik PKK saldırısının ardında İsrail"in bulunduğu ispatlanmıştır.

Peki, ısrarla sadece "İran-PKK" diyenler…

"İşte İsrail-PKK" diyebildiler mi?

Hayır!

*

Buradan hareketle…

Paris"teki suikastların ardından (üstelik daha ilk dakikalarda) rahatlıkla İran"ı işaretleyip de "Fransa-Almanya-İsrail-ABD"nin derinlerini kategorik olarak hesaba katmayanlar "gerçeğin peşindedir" diyebilir miyiz?

Maalesef, diyemiyoruz.

Uğur Mumcu Suikastı"ndaki resmi "İran Parmağı" tezinin/yalanının bunca zamandır dublajını icra edenler de hakikatin peşinden gitmiyorlardı:

Nitekim, suikastın yirminci yılına geldiğimizde iyice madara oldular.

Yıllarca "İran-İslamcılar yaptı" tezi işlenerek…

Suikastın ardında, ABD-NATO"nun Türkiye"deki derin örgütü Üst Yapı"nın bulunduğu gerçeğinin üzeri örtülmüştür!

*

Bütün bunlardan sonra, bakınız ne diyeceğim?

Paris"te öldürülen üç PKK"lı kadından Sakine Cansız"ın 2007"den beri Fransa"da yaşadığından söz ediliyordu, değil mi?

Oysa…

İlk günkü bilgilerin doğru olmadığı, Cansız"ın aslında Almanya"da yaşadığı anlaşıldı.

Öldürüldüğü gün de Almanya"ya dönecekmiş...

Fransız polisi, Almanya"da Sakine Cansız"ın Paris ziyaretinden kimlerin haberdar olduğu hususunu da araştırıyormuş!

Bu durumda, suikastların arka planına kafa yorarken…

Fransa ile birlikte Almanya"yı da düşünmek gerekiyor.

Her iki ülkedeki derin devlet yapılanması da…

ABD-İsrail tandeminin nüfuzu altındadır.

Bütün bunları…

Oslo görüşmelerini hangi ülkenin gizli servisinin sızdırdığını hesaba katarak değerlendirmemizde fayda var.

Öyleyse, bir daha soralım:

İmralı Süreci"nin baltalanmasını kimler ister?

Barış sürecinin torpillenmesi kimlerin işine gelir?

11 yıl önce
Garantili marka
Rabbine hasım kesilen insan!
Sosyal çürüme yazıları 8: Sıkıntı yok cumhuriyeti
Belirsizlik ‘algılamayı’ öldürür
Reisi’nin manidar ölümü
İran bu sancılı günleri nasıl atlatacak?