|
Karadeniz’de savaş engellenmeli. Kuzey’den kuşatma durdurulmalı. Türkiye ölümcül tercihe zorlanacak. Batı’nın “Doğu cephesi” olamayız.
Karadeniz’de
Rusya-Ukrayna
savaşı
çıkar mı?
Savaşı ABD ve NATO mu provoke ediyor?
Rusya ile hesaplaşma adına
Ukrayna’yı yem olarak kullanıp
sonra yalnız mı bırakacaklar?

Peki, Karadeniz krizi Türkiye için ne anlama geliyor?

Türkiye ne yapmalı?
Irak
’ın ve
Suriye
’nin kuzeyinden sonra,
Doğu Akdeniz
ve
Ege
krizi patladı. Türkiye bunlarla mücadele ederken
bir anda Karadeniz yeni çatışma alanı
olarak ortaya çıktı.

Rusya ile alakası yok. Cephelerin tamamı Türkiye’ye karşı kuruldu. Batı bizden intikam almak istiyor.

Türkiye’nin
Güney sınırlarına cepheler kuranlar, Güney Denizi’ne
de cepheler kurmaya çalıştı.
Ege’de, Adalar’da, Yunanistan’ın Türkiye’ye en yakın bölgelerinde
askeri
üsler ve yığınaklar
a hız verildi.
Romanya
ve
Bulgaristan
’da on yıldır bir hazırlıktır sürüyordu. Bunları
“Rusya’ya karşı Avrupa’yı savunma”
olarak pazarlasalar da, son dönemde
Yunanistan merkezli, karada ve denizde yapılan hazırlıkların Rusya ile hiçbir ilgisi yok.
Tamamı Türkiye’ye karşı.
Tamamı Türkiye’yi
çevreleme, durdurma, dar bir alana sıkıştırma
amaçlı. Tamamı “Türkiye Yükselişi”ne karşı bütün Batı’nın ortak harekâtıdır.
Bu da bize; ABD ve Avrupa’nın Türkiye’ye yönelik
bütün kara sınırlarında, bütün denizlerde,
coğrafyanın birçok köşesinde
kapsamlı bir hesabı
olduğunun,
Batı’dan kopmanın, kendi yolunu çizmenin ağır bedelini ödetmeye çalışacağının açık delillerini sundu.

Ukrayna topraklarının işgali, ABD’yi Karadeniz’e çağırdı… Bunun sorumlusu Rusya’dır.

Rusya; Ukrayna topraklarını işgal etmesi
yle,
Kırım’ı ilhak
ve doğu bölgelerini Ukrayna’dan koparma planlarıyla
ABD ve NATO’yu Karadeniz’e çağırmış
oldu.
Tam da
onların istediği gerekçeyi
ellerine tutuşturdu. Ukrayna’nın Batı’dan yardım isteme dışında zaten bir seçeneği yoktu.
Ülke bölünmenin eşiğine,
Rus yayılması durdurulamaz noktaya gelirken
Kiev’in kendi bütünlüğünü korumak için her kapıyı çalacağı
zaten biliniyordu.
Ancak ABD ve NATO’nun
Rusya-Ukrayna krizinden çok daha öte
bir
Karadeniz krizi,
savaşı hazırlığı, hesabı öteden beri vardı. Şimdilerde bu tahrik alabildiğine yükseldi.

Karadeniz’den Baltık’a, Ege’den Polonya’ya.. Türkiye’yi tehdit edecek.

Rusya ve Ukrayna dışında
Türkiye’yi de tehdit eder hale geldi. Güneyden ve batıdan sıkıştırılan Türkiye, şimdi kuzeyden de yine ABD ve NATO çevreleri tarafından sıkıştırılmış olacak.
Eğer Karadeniz’de bir savaş çıkarsa kıyıdaş bütün ülkeleri etkileyecek.
Hiçbiri bu savaşın dışında kalamayacak.
Karadeniz’den Baltık Denizi’ne, Ege’den Polonya’ya
kadar sarsıcı etkiler uyandıracak. Batı-Rusya nüfuz haritasının
kesişme
noktalarının tamamı bu sarsıntıyı yaşayacak.
Bu haliyle Rusya-Ukrayna krizi;
iki ülke arasında bir kriz değil. Doğu-Batı, Avrupa-Rusya
arasında bir kriz ve bu iki cephenin etkisi altında olan bütün ülkeleri içine alacak bir kriz.

Türkiye ölümcül bir tercihe zorlanacak. Bizi hedef alan bütün tehditler ABD kaynaklı.

ABD ve NATO, Ukrayna’ya destek verip
Rusya’yı batıdan sıkıştırmak istiyor olabilir. Ama Türkiye’yi de ölümcül bir tercihle yüzleştirecek.
Karadeniz’de gerilimi öyle büyütecekler ki, Türkiye’ye
“Bizimle misin Rusya ile mi”
tercihi sunacaklar.
Son yıllarda
Karabağ’dan Libya’ya, Suriye’den Ege’ye
her alanda büyük
jeopolitik atılımlar
içinde olan Türkiye’yi böylece
bir çıkmaz alana sürüklemiş olacaklar.
Ukrayna krizi ne kadar Rusya’yı sıkıştırma amacı taşıyorsa o kadar da Türkiye’ye karşı büyütülüyor.
Türkiye ABD müttefiki, NATO üyesi ama Rusya’nın da dostu.
Son yirmi yılda olanlara bakarsak, Türkiye için
bütün tehditlerin ABD ve NATO kaynaklı
olduğunu göreceğiz.
Suriye’den Doğu Akdeniz ve Ege’ye, terörden Libya ve Karabağ’a, karşımızda
NATO, ABD ve müttefiklerini göreceksiniz.
Ezberlerimizi unutup
dünyanın yeni haline göre yeni tanımlar
yapmak zorundayız. Böyle olunca da bu sonuç çıkıyor ortaya.

Rusya ile de, Ukrayna ile de dostuz. Öyleyse Türkiye bir şeyler yapabilir.

Türkiye, Ukrayna ile
çok yakın dost.
Bir
kader ortaklığı gibi
bu. Özellikle
Kırım meselesinde Rusya ile aynı yerde olmadık,
olamayacağız. Ukrayna’nın çıkarlarını elbette savunacağız.
Ama Rusya ile de Batı tehditleri konusunda aynı yerde duruyoruz.
Moskova ile dostluğu bitirmek, Türkiye’yi Batı’nın tehditlerine daha da açık hale getirecektir.
Karadeniz’de
savaşsız bir çözüm
yolu bulma konusunda Türkiye’den daha
kritik rol
üstlenecek başka bir ülke yok. Eğer
bölgeyi ABD, NATO tehditlerine teslim edersek, Ukrayna büyük bedel ödeyecek. Türkiye de Rusya da büyük zarar görecek.

Erdoğan Zelinsky görüşmesi: Toprak bütünlüğü esastır. Kırım konusunda hassasız.

ABD ve Avrupa
savaşı çıkarıp ortada bırakacak.
Biz bize hesaplaşıp duracağız. Buna izin verilemez.
ABD ve Avrupa donanmasını, güçlerini Karadeniz’in dışında tutmaya mecburuz.
Eğer Rusya ile hesaplaşacaklarsa
Baltık Denizi’
nde,
Pasifik’
te bu hesabı gayet iyi görebilirler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan,
Ukrayna Cumhurbaşkanı
Vladimir Zelenski
ile görüşmesinden sonra Türkiye’nin pozisyonunu açıkladı:
“Türkiye olarak Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini güçlü bir şekilde savunduk. Kırım’ın ilhakını tanımama yönündeki prensip kararımızı bir kez daha teyit ettik.
Mevcut krizin, Ukrayna’nın toprak bütünlüğü ve uluslararası hukuk temelinde barışçı ve diplomatik yöntemlerle çözülmesi gerektiğine inanıyoruz. Son dönemde sahada gözlemlediğimiz
endişe verici tırmanmanın
bir an evvel son bulmasını, ateşkesin sürdürülmesini temenni ediyoruz.”

Kiev’i teşvik, Moskova’yı tahrik. Peki ya Karadeniz doğalgazı?

Türkiye Karadeniz’de zengin doğalgaz kaynakları buldu.
Dahası da bulunacak, sondaj gemileri çalışıyor.
Doğu Akdeniz’e doğalgaz eksenli çokuluslu kriz taşıyanlar,
şimdi
aynısını Karadeniz’de
yapıyor. Ukrayna’nın hassasiyetleri, ihtiyaçlarını kullanıyor.
Kiev’i teşvik, Moskova’yı tahrik
ediyor.
Ama hesap bu kadar değil. Dünyanın denizlerini paylaşanlar şimdi gözlerini Karadeniz’e dikti.
ABD ve NATO’nun Karadeniz’e yerleşmesi, Ukrayna’yı mahvedecek.
Rusya’yı yıllar süren çatışmalara sürükleyecek.
Türkiye’yi ise Suriye’de, D. Akdeniz’de ve Ege’de olduğu gibi şimdi de Karadeniz’den çevreleyecek.

Bir daha kesinlikle Batı’nın “Doğu cephesi” olmayacağız. Karadeniz’de tuzak kuruluyor.

Bu,
“Türkiye’nin büyük yükselişi”
ne kurulan tuzaktır.
“Terör Koridoru”
projesinden çok daha büyük bir hesaptır.
Savunma
alanında
devrimler
yapan,
teknoloji alanında olağanüstü bir sıçrayış yakalayan,
muhteşem bir
Hava ve Deniz gücü
oluşturan,
Ay’a gidecek roketler için hibrit motor
geliştiren,
jeopolitik hedeflerini yerli bir akılla yeniden tanımlayan,
yeni bir misyonla bütün coğrafyayı sarsan, 21. yüzyılda asla
Batı’nın “Doğu cephesi” olmayacak
Türkiye’yi
kuzeyden kuşatmak
tır.
İnanın bunu başarırlarsa, bir sonraki adım Türkiye-İran krizini patlatmak olacaktır.
Dünya bu mucizeyi tartışırken yeniden
ABD, NATO jeopolitiğine hapsolmak Türkiye için intihardır.

Türkiye’nin jeopolitik aklına güveniyoruz…

Rusya Devlet Başkanı
Putin’in yapabileceği çok şey var. Ukrayna ile krizi yumuşatacak
adımlar atmak, ABD ve NATO’nun bölgeye akmasına dair
gerekçeleri
mümkün olduğunca ortadan kaldırmak. Bunu yapmazsa, ABD ve NATO’nun bölgeye akmasına zemin hazırlamış olacak, Karadeniz’de
uzun soluklu bir savaşa
sürüklenecek.
Ne yapıp edip bu
savaşı durdurmak zorundayız.
Karadeniz’in
Amerikan Gölü’ne dönüşmesini engellemek zorundayız.
Karabağ’dan Terör Koridoru’na, Libya’dan Doğu Akdeniz ve Ege’ye bütün kuşatmaları
aklıyla, sabrıyla, bilgeliğiyle
etkisizleştiren Türkiye’nin Karadeniz’deki hesapları da bozabileceğine inanıyoruz.
Türkiye’nin jeopolitik aklına güveniyoruz.
#Karadeniz
#Savaş
#Kuzey
#Türkiye
#Batı
#Doğu
#Rusya
#Ukrayna
#ABD
#NATO
#Irak
#Suriye
3 yıl önce
Karadeniz’de savaş engellenmeli. Kuzey’den kuşatma durdurulmalı. Türkiye ölümcül tercihe zorlanacak. Batı’nın “Doğu cephesi” olamayız.
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından
Taşkent’in öbür yüzü
‘Korkuluk’…