Kırklareli'nin Bulgaristan'a sınır Kofçaz ilçesine bağlı Malkoçlar köyünde 19 yıldır kahya olarak görev yapan Cevdet Bil, ormanların gönüllü koruyuculuğunu yapıyor.
Türkiye'nin, kuzey batı ucundaki "akciğerleri"ni, 56 yaşındaki Kahya Cevdet koruyor. Çobanlık için geldiği Kofçaz ilçesindeki Malkoçlar köyünde çalışkanlığı dolayısıyla muhtar tarafından köy kahyalığına alınan Cevdet Bil, hem köyün hem de ormanların güvenliğini sağlıyor.
Bulgaristan'a sınır köy Malkoçlar'da tek başına köy mülkündeki evde kalan Cevdet Kahya, görev sorumluluğunda olmasa da ormanlık alanların da gönüllü bekçiliğini yapıyor.
Cevdet Bil, sabahın ilk ışıklarıyla yaptığı kahvaltısının ardından muhtarlığın yolunu tutuyor. Önce köylüye gelen evrakı kapı kapı dolaşarak dağıtan Bil, ardından motosikletine binerek "Ormancı" türküsü eşliğinde ormanda kontrollerde bulunuyor.
Köy sınırları içerisindeki ormanları karış karış dolaşan Bil, öğle vaktinde ise bir ağaç gölgesinde peynir, zeytin ve domatesten oluşan sofrasında karnını doyuruyor. Ormanları mesken tutan Kahya Cevdet, gece gündüz demeden attığı devriye ile köyün ve ormanların güvenliğini sağlıyor.
REKLAM
Ormanların korunması hepimizin görevi
Bil, yaptığı açıklamada, 19 yıldır ormanların gönüllü bekçiliğini yaptığını söyledi. Ormanları korumanın artık kendisi için bir görev olduğunu anlatan Bil, "19 yıl önce dönemin muhtarı beni yanına davet ederek 'Kahya olur musun?' dedi, ben de kabul ettim. O zamandan bu yana ormanların içerisinde yaşıyorum. Kimse bana 'Ormanları korumak senin görevin mi?' demesin. Ormanlar hepimizin, korunması da hepimizin görevidir" dedi.
Ormanları çok sevdiğini aktaran Bil, şu görüşleri dile getirdi:
"Yangın veya olumsuz bir durum gördüğümde hemen yetkililere haber veririm. Orman ekipleri de gelerek gereğini yaparlar. Ormanları çocuklarımı sevdiğim kadar seviyorum. Hayatım ormanlarda geçti diyebilirim. Bir fidan görsem hemen koşarak yanına gider toprağını kabartırım. Orman benim her şeyim desem yalan olmaz. Günlük yaklaşık 100 kilometre ormanda gezerek kontrollerimi yapıyorum. Ormanları sevmemin nedeni temiz havasıdır. Herkes ormanlara gelip bir fidan ekse, bir fidanın kökünü temizlese gelecek kuşaklara daha yeşil bir dünya bırakırız."
Antalyadan Uşakta ziyarete gittiği ailesine yardım için tarlada pancar makinesi kullanan Binnaz Sertçelik, 14 Kasım 2018de, makineye sıkışan taşı çıkarmak için altına girdi. Sertçelik, bu sırada esen rüzgarın etkisiyle uzun saçlarını şafta kaptırdı. Saçlarının koptuğunu hisseden Sertçelik, makineyi durdurmak için uzun süre kumandayı aradı.
Uzakta duran kumandayı ayağıyla kendisine çeken genç kadın, pancar makinesini durdurdu. Kendisini pancar makinesinden kurtaran Sertçelik, bütün bedeni kan içinde traktöre bindi. Binnaz Sertçelik, 1,5 kilometre uzaklıktaki evine gitti.
Uşakta götürüldüğü hastanede ilk müdahalesi yapılan Sertçelik, ambulans helikopterle getirildiği Antalyada, olaydan 53 saat sonra Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Kliniği İdari Sorumlusu Uzman Dr. Asım Uslu tarafından ameliyata alındı. Sertçelikin kopan kafa derisi yerine dikildi.
Kazadan aylar sonra artık tamamen sağlığına kavuşarak, normal yaşamına dönen Binnaz Sertçelik, Geçirdiğim kaza çok korkunçtu; ama Allahtan geldiğini biliyordum. Çok zordu. Hem benim hem ailem için. Onlar beni kazadan hemen sonra o halde görmüştü. Çok şükür atlattım dedi.
Televizyonlarda yer alan haberlerde kendi görüntülerini hala izleyemediğini belirten Sertçelik, İnternetten açıyorum izlemek için ama tüylerim diken diken oluyor. İzleyemiyorum diye konuştu.
Pancar makinesine kaptırdığı saçlarının peruk gibi kafasından koptuğunu dile getiren Sertçelik, Kaza sırasında nasıl bir görüntü içinde olduğumu az çok tahmin edersiniz ama ben bunu bire bir yaşadım. Acısını ben hissettim. Hala geceleri aynı rüyayı görüyorum kazayla ilgili.
Gündüzlerim iyi geçse de gecelerim çok kolay geçmiyor. Artık çok sevdiğim korku filmlerini izleyemiyorum. Mesela yüksek sesten hiç korkmazdım ama yüksek sesle arkamdan biri seslense bile ürperiyorum. Şu anda aynı cesaret olur muydu, düşünüyorum. Hala düşünüyorum o makinenin içinden nasıl çıktım?
Çıktığımda kendimi yere atmak istemiştim ama dizlerimi bükemiyordum. Sonra o halde traktöre bindim. Yaşadıklarıma, yaptıklarıma o kadar şaşırıyorum ki. Allahtan bir güç gelmişti. İnsan canı için olunca mücadele ediyor demek ki dedi.
Artık normal yaşantısına döndüğünü anlatan Sertçelik, Yemeğimi bile yapar oldum. Eşimle birlikte işimize gidiyorum. Büyük sıkıntılarım yok artık diye konuştu.
Eşiyle birlikte çalıştıkları Ar-Ge istasyonunun serasından çıktıktan sonra ilk kez traktöre koltuğuna oturan Binnaz Sertçelik, kaza gününü hatırlayınca heyecanlandığını söyledi. Sertçelik, Traktör kullanmayı çok seviyordum ama en son binişim çok kötü bir şekilde olmuştu. Başımdan ayak parmak uçlarıma kadar kan içindeydim. Çok kan kaybetmiştim.
Kafa derim yoktu. Her yerim yara içindeydi. Kolum kırıktı. Gözlerime dolan kanı silip öyle kullanmıştım traktörü. Sağ kolumda kırık olduğu için yolda ilerlerken vitesi değiştirememiştim. Diğer elimle değiştirmiştim.
Çok zordu; ama şimdi artık rahatlıkla traktör kullanabildim. Dikkat ettiğim sürece tekrar aynı şeyleri yaşamayacağımı öğrendim. En önemlisi de korkumu yendim dedi.
Binnaz Sertçelikin eşi Tuğrul Sertçelik (27) de eşinin sağlığına kavuştuğunu belirtirken, Hepimiz için çok zor bir süreçti. Çok şükür, iyisiyle kötüsüyle atlatıldı. Normal yaşamımıza dönmüş durumdayız. Çok güzel şeyler hissediyoruz. Bu olay başımıza geldiği ilk andan itibaren emeği geçen doktorlarımıza, herkese teşekkür etmek istiyoruz diye konuştu.
Binnaz Sertçelikin bu kadar kısa sürede iyi olacağını ve normal hayatına dönebileceğini beklemediğini aktaran Tuğrul Sertçelik, Bunu hiç tahmin etmiyordum. Allaha şükürler olsun iyi durumdayız. Beklentilerimizin çok çok üstünde gelişmeler oldu dedi.
.
Baş derisi kopmuştu: Aylar sonra traktör kullandı
Uşak'ta, henüz 5 aylık evliyken, saçlarını pancar makinesine kaptırınca baş derisi kopan ve yüzü gözü kan içinde traktörle 1,5 kilometre uzaklıktaki evine ulaşan Binnaz Sertçelik (22), kazadan 4 ay sonra ilk kez traktör kullandı. Yaşadıkları için 'korku filmi' diyen Sertçelik, yeniden traktör kullanıp, kazanın travmasını atlattığını ve korkusunu yendiğini söyledi.
