Irak-Suriye kuzeyinde Erbil-Haseke hattını kullanarak terör örgütü PKK’ya binlerce TIR cephane sevk eden ABD, Türkiye sınırındaki Fiş Habur bölgesinin tamamıyla Bağdat kontrolüne girmesini engellemeye çalışıyor. Suriye PKK’sının üst yöneticisi Brett McGurk, günlerdir Erbil’de bu doğrultuda mesai harcıyor. Korsan referandumun ardından tüm kapılar yüzüne kapanan IKBY ve Barzani, McGurk’ün telkiniyle yeni bir kumpası devreye soktu. Irak’ın sınır kapılarını devralmak üzere harekete geçmesi üzerine IKBY, ‘Peşmerge ve Irak ordusundan oluşan ortak gücün bulunduğu ve ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin gözlemci olduğu’ bir modeli gündeme getirdi. PKK/PYD’ye giden karayolunu güvence altına almaya çalışan bu hamleye kesin darbenin, Irak ordusu ve Mehmetçiğin yıldırım harekâtıyla vurulabileceği konuşuluyor. Peşmerge’yi kapıların devrini geciktirmekle suçlayan Bağdat da, bölgeye yönelik kapsamlı operasyonun her an başlayabileceği sinyali verdi.
Silopi’nin hemen güneyindeki Zaho-Fiş Habur bölgesinin Bağdat kontrolüne girmesi, ABD’nin Irak kuzeyine getirdiği silahları Fiş Habur-Semelka kapısından karayoluyla Suriye’ye taşıyamaması anlamına gelecek. Bağdat merkezi yönetimi, Irak’tan Suriye’ye açılan güneydeki diğer kapı Yarubiye’yi de bir süre önce Peşmerge’den almıştı. Burada Bağdat güçlerine yönelik Peşmerge saldırıları devam ediyor. Yarubiye’nin ardından Fiş Habur’un da ‘tehlikeye’ girmesi, PKK destekçisi Pentagon’u iyice panikletti. Son dönemde Türkiye-Irak-İran arasında oluşan ‘Sadabad Ruhu’nu hazmedemeyen ABD, Irak kuzeyindeki terör hattında bu kez ‘gözlemci’ sıfatıyla hüküm sürmek istiyor. Onbinlerce Müslüman’ın katili Brett McGurk’ün telkiniyle IKBY tarafından öne sürdüğü ‘gözlemci’ şartının sahada hiçbir karşılığı yok. Çünkü sınır kapılarında ‘gözlemci’ statüsü oluşması için öncelikle Bağdat’ın çağrı yapması ve sonrasında Birleşmiş Milletler’in kararı gerekiyor.
Türkiye ve IKBY arasındaki Habur Sınır Kapısı’na alternatif olarak inşa edilecek Ovaköy’ün Irak tarafı AA ekibince görüntülendi. Şırnak’ın Silopi ilçesinin karşısındaki, Irak’ın Duhok kentinin Zaho ilçesi sınırlarında bulunan sınır kapısı inşa edilecek alan, şu anda Peşmerge güçlerinin denetiminde. Peşmerge güçleri sözkonusu bölgeyi 1991 yılından bu yana elinde tutuyor ve burası tartışmalı bölgeler arasında da yer almıyor. Ovaköy, Irak-Suriye sınırındaki Fişhabur’dan ise yaklaşık 10 kilometre mesafede bulunuyor.
Bağdat yönetimi, Irak ordusu, federal polis ve Haşdi Şabi’den oluşan ortak güçlerin 16 Ekim tarihinde Kerkük başta olmak üzere Peşmerge’nin elinde tuttuğu tartışmalı bölgelere düzenlediği operasyon sonucu birçok bölgede tam kontrol sağlandı ancak Fişhabur’a yönelik harekâtın yavaş ilerlemesi dikkatlerden kaçmıyor. Irak güçleri, 16 Ekim öncesi Ovaköy’den yaklaşık 95 kilometre mesafede bulunan, Musul’un kuzeybatısındaki Telafer-Zummar-Musul yolunda konuşlanıyordu. Operasyon sonrasında ise sözkonusu güçler birkaç gün içerisinde 55 kilometrelik hızlı bir ilerleme kaydederek Ovaköy’e olan mesafeyi 40 kilometreye kadar düşürdü. Irak ordusu şu anda Dicle Nehri’nin hemen batısındaki Zummar kasabasının Ayn Uvays köyünde bekleyişini sürdürüyor.
- İzin vermeyin
- Konuya ilişkin Yeni Şafak’a bilgi veren kaynaklar, “Amerika, Türkiye ve İran’ın devreye girmesiyle ve Irak’ın komşularıyla işbirliği halinde hareket üretmesiyle birlikte bölgede artık rahat adım atamayacağının farkında. Gözlemci hamlesi, bölgede hareket edebilmek ve kazanımlarını koruyabilmek için yeni icatlar bulma çabasından öte bir anlam taşımıyor. Referandum hamlesi sonrası bölgedeki varlığı büyük risk altına giren ABD, yediği darbenin şaşkınlığı karşısında ne yapacağını bilemiyor. Denize düştü, yılana sarılıyor” ifadelerini kullanıyor. Türkiye ve İran’ın sınır kapıları konusunda asla ABD veya başka bir devletin kontrolüne ya da ‘gözlemine’ izin vermemesi gerektiğine işaret ediliyor. Sınır kapılarında ‘gözlemciliğe’ müsaade edilmesi halinde bunu havalimanlarında kontrol devrinin izleyebileceği, sürecin devamında ise PKK ve Peşmerge’ye yeni ABD koruması için alanlar açılabileceği uyarısı yapılıyor.
qSınırın öte yanı için gündeme getirilen ‘gözlemci’ hamlesiyle ABD bir taşla iki kuş vurmayı hedefliyor. Pentagon hem Suriye PKK’sına nakil hattını korumak istiyor hem de bölgeye Türkiye’nin yapmayı planladığı harekâtı engellemek istiyor. Askeri kaynaklar, Habur karşısındaki İbrahim Halil Sınır Kapısı’nda Amerikan askerinin gözlemci olması durumunda, ABD’nin -tıpkı Suriye’de olduğu gibi- Türkiye’nin hareket tarzını kısıtlayabileceği uyarısı yapıyor. ABD’lilerin gözlemci olması durumunda yine, Irak’ın kuzeyindeki Türk askerlerine ikmal akışı da Pentagon izniyle yapılabilecek. Ankara’nın, her ne pahasına olursa olsun bunun önüne geçmesi gerekiyor.
Fiş Habur bölgesi, Irak ile Suriye arasındaki terör hattının ‘biricik’ noktası. ABD, Suriye PKK’sına silah-cephane-lojistik desteğini buradaki karayolundan iletiyor. Pentagon, Erbil’e indirdiği bütün silah sistemleri ve malzemelerini Dicle nehri üzerinden geçirerek bu bölgeden Suriye’ye ulaştırıyor. Habur Sınır Kapısı ve hemen karşısındaki İbrahim Halil’in Bağdat güçlerine devri önceki gün gerçekleşmişti. Barzani’ye ekonomik yönden büyük darbe vuracak Ovaköy Sınır Kapısı için de hazırlıkların hızlandırılması gerektiğine işaret ediliyor. Çünkü Ovaköy-Telafer-Bağdat hattı, Türkiye sınırının öte yanında tam da Fiş Habur’dan geçecek ve Peşmerge-PKK bağlantısını kesmiş olacak. Irak-Türkiye ticaret yolunun doğrudan tesisi anlamına gelecek Ovaköy hattı, terör koridorunun kalbine bir darbe daha indirecek. ABD’nin Fiş Habur’da kontrolün Bağdat’a geçmesini önleme çabasının altında da bunlar yatıyor. ABD eğer ‘gözlemci’ kumpasında ısrar ederse, Silopi’de Irak askerleriyle birlikte uzun süredir tatbikat yapan Mehmetçiğin gerektiğinde bölgeye aktif şekilde müdahil olabileceği belirtiliyor.
