Eski sömürgelerine karşı emperyalist hayâllerini sürdüren Fransa, Afrika’daki süregelen nüfuzunu koruyabilmek için bölgede özellikle Müslüman çoğunluğa sahip ülkelerde darbe, suikast, iç karışıklık, askeri müdahale ve siyasi baskı gibi her türlü hukuk dışı yolu deniyor. Son günlerde Cezayir’i hedef tahtasına koyan Fransa’nın, Libya ve Tunus’ta darbecilere destek verdiği, Mali’de de zayıflayan varlığını tehditler ile sürdürmeye gayret ettiği görülüyor.
CEZAYİR’E HAKARET ETTİ
- Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Cezayir’i hedef alan sözleri gerilime neden olmuştu. Macron,“Fransız sömürgesinden önce Cezayir ulusu var mıydı?”diyerek ülkenin tarihini yok saymaya çalışmış, bu sözleri“Fransız sömürüsüne karşı direnirken hayatını kaybeden şehitlerin anısına hakaret”olarak yorumlayan Cezayir ise önce büyükelçisini geri çağırmış, daha sonra da Fransız savaş uçaklarına hava sahasını kapatmıştı.
TUNUS VE LİBYA’DA DARBECİNİN YANINDA
MALİ’DE İSTENMEYEN ÜLKE
- Batı Afrika ülkesi Mali’de 24 Mayıs’taki darbe sonrası başa geçerek sivil geçiş sürecinin cumhurbaşkanı olan Assimi Goita’ya yönelik suikast girişiminde de Fransa’nın parmağı olduğu iddia edilmişti.Öte yandan Mali’de 2012’de patlak veren siyasi istikrarsızlığı bahane ederek ülkeye 4 binden fazla asker konuşlandıran Fransa, sebep olduğu sivil ölümleri nedeniyle halk tarafından istenmeyen ülke ilan edildi.