|

Hükümet temel tüketim ürünlerinde sabit fiyatı gündeme aldı: Tavan fiyat vurgunu bozar

Hükümet, vatandaşın alım gücünü zorlayan bazı temel tüketim maddelerinin fiyatlarını yıl sonuna kadar sabitleyecek bir sistem üzerinde çalışıyor. Buna göre, enflasyon sepetinde yer alan yağ, un, şeker, bebek bezi gibi 20-25 kalem ürün yıl sonuna kadar aynı fiyata satılacak. Bu ürünlerde gerekirse sübvansiyon yapılarak üretici de tüketici de korunacak. TZOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Ömer Demir, “Bu uygulamayla hem halk nefes alır hem vurgunculuk önlenir” dedi.

Ekonomi Servisi
00:00 - 8/04/2022 Cuma
Güncelleme: 23:15 - 7/04/2022 Perşembe
Yeni Şafak
Market
Market

Son dönemde başta sebze ve meyve olmak üzere bir çok üründe yaşanan fiyat artışları tüm kesimlerin tepkisini çekiyor. TZOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Ömer Demir, fiyat artışlarından ‘vurguncuları’ sorumlu tuttu. Demir, son 1 yılda gübre fiyatlarının yüzde 310, mazotun litresinin yüzde 248, yem fiyatlarının yüzde 129, zirai ilaçların yüzde 566 arttığını ifade ederek tüm zorluklara rağmen çiftçinin üretimden vazgeçmediğini söyledi.

TOPU AKARYAKIT FİYATINA ATIYORLAR

  • Yüksek maliyetlere rağmen çiftçinin elmayı 2 liraya sattığını, ancak bu ürünün tezgahlarda 12.45 liradan alıcı bulduğunu, tarlada kilosu 1.70 lira olan limonun 8,50 liraya tüketiciye ulaştığını, tanesi 2.90 lira olan marulun da 13 liradan satıldığını belirten Demir, “Tarladan tezgaha gelirken yüzde 522’lik artışlar söz konusu. ‘Artışlar akaryakıttan kaynaklı’ diyerek bu fahiş fiyatlar savunulamaz. Çünkü mazotun litresi 1 yılda yüzde 248 arttı. Ancak sebze fiyatlarındaki 1 aylık artış yüzde 500’lere yakın. Bu nasıl izah edilebilir” diye sordu.

KESİNLİKLE NETİCE ALINIR

Ömer Demir, hükümetin gündeme getirdiği 20-25 temel tüketim maddesinin fiyatının yıl sonuna kadar sabitlenmesi önerisine destek verdi. Demir, “Gündeme gelen öneri tüketici açısından son derece önemli. Halk özellikle temel tüketim maddelerinin tüketiminde bir nefes alacak. Ben bu öneriden netice alınacağını ve bir an önce hayata geçirilmesini istiyorum” dedi. Sabit fiyatın aynı zamanda bir tavan fiyat uygulaması olacağına dikkat çeken Demir, “İstenirse tezgahta tavan fiyatın altında satılabilir. Bunun önünde bir engel yok” açıklaması yaptı.

HALKI İSYAN ETTİRMEK İSTİYORLAR

Benzer fiyat oyununun ekmek fiyatlarında da yaşandığına dikkat çeken Demir şunları söyledi:

  • “Ekmeğin fiyatını artırmak isteyenler bunu maya üzerinden gerçekleştirdi. 35 gün içinde ekmek mayasının fiyatı yüzde 800 arttı. İşte bu ekmek artırma formülüdür.”

Geçen yıl 80 kuruş olan soğanın 13 liraya kadar çıktığını, daha sonra Ticaret Bakanlığı’nın denetimleri sonucu 4 liraya gerilediğini hatırlatan Demir, “Sebze ve meyve fiyatlarındaki artışta bir gariplik yok mu? Burada bir vurgun yok mu? Burada bir kazanç yok, resmen vurgunculuk var. Halkı canından bezdirmek, isyan ettirmek istiyorlar” ifadelerini kullandı.

Bürokrasi bizi engelliyor

  • 4 ay önce 650 milyon metrekare arazinin devlet tarafından çiftçiye kiralanacağının açıklandığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da yüzde 75 hibe vereceğini söylediğini belirten Demir, ancak bürokrasiyi aşmakta zorlandıklarını dile getirdi. Demir, “Milli Emlak’a giden çiftçiyi kimse muhatap almıyor, suratına bakmıyor. Çiftçi 3. sınıf vatandaş muamelesi görüyor. Bürokrasi önümüze engel koyuyor” şeklinde konuştu.

"Gıda savaşı çıkacak"

Ömer Demir, 5 yıl sonra dünyada gıda savaşının çıkacağını iddia etti. Türkiye’nin bu savaşta en az hasarla çıkması için çalıştıklarını ifade eden Demir, “Türkiye, bu gıda savaşını fırsata çevrilebilir. Türkiye’de yıllık 17.5 milyon ton arpa ve buğday üretimi var. Bizim topraklarımız bereketli. Bu miktarı çok rahat 40-50 milyon tona kadar çıkarabiliriz. Marmara’da ekilmeyen binlerce dönüm arazi var” dedi.

Neler yapılmalı?

Ömer Demir fahiş fiyat artışının önüne geçilmesi için şu önerileri sıraladı:

  • 1-Bir an önce Hal Yasası çıkartılmalı. Böylece fahiş artışlar duracak ve fırsatçılık engellenecek.
  • 2-Ticaret Bakanlığı fiyat denetimlerini artırmalı. Gerekirse aşırı fiyat artıranlar kapatılmalı.
  • 3-Bürokratik engeller kaldırılarak atıl durumdaki tarım arazileri çiftçiye kiralanmalı.
  • 4-Bakkal ve manav sayısının artırılması için çaba gösterilmeli.
  • 5- Tarımda üretimin planlı bir şekilde yapılması için çalışmalar başlatılmalı.
  • 6- Genç nesilleri tarım sektörüne yönlendirecek projeler geliştirilmeli.


#TZOB
#Ömer Demir
#maliyet
#mazot
#gübre
2 yıl önce