Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Polis Akademisi Mezuniyet Töreninde konuştu. Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Şu anda ekranları başında tüm anneler babalar bu merasimi izliyorlar. Evlatlarını bu vatan seferberliğinde hazırlayıp yetiştirdikleri için Allah onlardan razı olsun.
FETÖ sonunda işi millete saldırmaya kadar vardırdı. 17-25 Aralık'ın ardından başlattığımız mücadeleyi 15 Temmuz'dan sonra hızlandırarak devletten temizledik. Bu çerçevede Polis Akademisi'ni de yeniden yapılandırdık.
Bugün mezun olanlarla birlikte 17-25 Aralık sonrası göreve başlayan komiser yardımcısı sayısı 7 bin 347'yi buldu. Eskiden yılda 500 mezun verebilen akademimiz üstün bir gayretle sadece bu yıl bin 859 mezun vermiştir. Mevcut eksiği tamamlayana kadar bu sistemle, yani sivilden öğrenci alarak komiser yardımcısı yetiştirme programını sürdüreceğiz.
Biz FETÖ ve PKK'nın ülkemize verdiği zararları yeniden yaşamak istemiyoruz Türk milleti dış güçlerle mücadelede yeteri kadar yoruldu. Bir de aynı mücadeleyi içrede vermemizin akılla izah edilecek bir yanı yoktur.
PKK ile mücadelede sadece 2015'in temmuzundan bu yana 1000'in üzerinde şehit verdik. Buna karşılık da 10 bine yakın da teröristi etkisiz hale getirdik. Ölen de, kaçıp giden de bizden gidiyor. 100 bini aşkın bir insan kaybımız var. Elbette teröre bulaştıkları için, kan döktükleri için devletlerine, milletine ihanet ettikleri için bunların hiçbirinin gözünün yaşına bakmıyoruz. Fakat faturayı kendimizin ödediğini de asla unutmayacağız. Biz tüm terör örgütlerinin, tüm teröristlerin üstesinden geliyoruz, geleceğiz. Bu konuda kararlılığımız var. Allah'ın izni ile bu işi halledeceğiz. Aksi halde tarih bize bunun hesabını sorar. Büyük bedeller ödeyerek imha ettiğimiz terör örgütlerinin yerine sürekli yenileri türeyecekse o zaman burada bir sorun var demektir.
Medya, üniversite, iş dünyası gibi toplum üzerinde yüksek etkisi olan yerlerde, yerli ve milli anlayışı çok güçlü bir şekilde yerleştirmeliyiz. Hangi görünüm, hangi iddia, hangi kisve altında olursa olsun kendini devletin ve milletin menfaatlerinin üstünde gören hiçbir anlayışın buralarda hakim olmasına izin vermemeliyiz. Bu bizim 'olmazsa olmazımız' olmalıdır.
Adam ilkokul mezunu, herhangi bir şeyi yok, takılmışlar peşine gidiyorlar. Şu anda da birçoğu kaçmış, Pensilvanya'da onun kaşanesinde, onunla beraber yaşıyorlar. 400 dönüm arazi Amerika onlara tahsis etmiş, orada beraber 'dünyada 160 ülkeyi buradan idare ediyoruz' diyorlar. Ama Amerika'nın bir sesi çıkıyor mu? Çıkmıyor. Defaatle görüşmemize rağmen, 85 koli dosyayı bunlara göndermemize rağmen ses çıkıyor mu? Çıkmıyor. Burada ne demek istediğimi anlıyor musunuz? Birileri bizi bir yerlerden idare etmeye çalışıyor. Birileri bizi bir yerlerden bölmeye, parçalamaya çalışıyor. Fakat bu milleti de bu ülkeyi de bölemeyecekler, parçalayamayacaklar.
Açıkça ikaz ediyorum devletin içinde hiçbir ekibin paralel bir yapıya gitmesine asla izin veremeyiz.
Suriye ve Irak'ta yaşanan hadiseleri, bu ülkeler üzerinde yapılan hesapları Türkiye'den bağımsız olarak görmüyoruz. Eğer Türkiye konusundaki niyetler gerçekleşmiş olsaydı, zaten şu anda Suriye ve Irak başta olmak üzere tüm bölgemizde başka şeyler konuşuluyor olurdu. Bizim bozduğumuz oyunlar sebebiyle sürekli yeni senaryolar üretiliyor ve tedavüle sokuluyor.
Büyük devlet, büyük millet olmanın verdiği o vakarla günlük gelişmelerin heyecanına kapılmadan asıl oyunun, asıl amacın bilincinde olarak kararlılıkla adımlarımızı atıyoruz, atacağız. Bu süreçte çıkarlarımızın yüzde 100 uyuştuğu, hedeflerimizin tam olarak kesiştiği hiçbir gücün olmadığını belirtmek isterim. Herhangi bir konuda buluştuğumuz her ülkeyle veya güçle bir başka yerde mutlaka maalesef ayrışıyoruz. Hatta karşı karşıya da geliyoruz. İşte bu karmaşık ilişkiler yumağı içinde ülkemizin ve milletimizin çıkarlarını koruyarak, istiklalimizi ve istikbalimizi önceleyen bir anlayışla mücadelemizi yürütüyoruz.
Kuzey Irak'ta ortaya çıkan son durum üzüntü verici olmakla birlikte üstesinden gelemeyeceğimiz bir mesele değildir. Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi anlamsız bir şekilde başlattığı bağımsızlık girişimi ile adeta kendini ateşin ortasına atıyor. Kosova ne günden ne güne, şu ana kadar daha 114 ülke kabul etti.
Kuzey Irak'ta da otur oturduğun yerde. Para pulun, her şeyin var. Bunu Irak, İran bizimle konuştun mu? Nasıl gelip böyle bir adım atarsın. Devlet yönetmek aşiret reisi olmakla olmuyor. Bir oyuna gelerek böyle adım atmış oldu. Yüzde 72 katılım yüzde 95 evet çıkmış. Bunları biz çok gördük. Burada darbe olduğu dönemlerde.
Israrla girişilen bu maceranın hüsranla sonuçlanması kaçınılmazdır. Bugün bir gazetede okudum. Bizim İsrail bayraklarının olduğundan haberimiz yoktu diyor Kuzey Iraklı bir yetkili. Geçmişte İsrail'in Mossad'ı onların ileri gelenleri ile işbirliği halindeydi, şimdi yine bu alevlendi. Yeni Lawrence'ler bu defa başarılı olamayacaklardır bunu bilmenizi istiyorum.
- NaimSüleymanoğlu açıklaması
- Naim Süleymanoğlu ile ilgili bir duyurumu tüm dünyaya hatırlatmak istiyorum. Çok ciddi bir siroz ve karaciğer yetmezliği sebebiyle yoğu bakımda, şu anda yoğun bakımdan çıkmış vaziyette. Karaciğer nakli ile umudun olduğu söyleniyor. Bunu özellikle milletime duyurmak istiyorum. İnanıyorum ki Naim Süleymanoğlu zaten ülkemde, dünyamda tanımayan yok gibidir. Turgut Özal'a da Allah'tan rahmet diliyorum, o dönemde ülkemize kazandıran oydu.
